Dördüncü Bölüm

300 22 2
                                    

Yavuz odaya yavaş yavaş girip kapıyı kapatırken Annesinin eliyle dur işareti yaptığını görüp durdu Gülümser hanım zorlukla ayağa kalkarken konuşabilmişti

Gülümser " hadi sizde çıkın artık odadan Babanız görse kıyameti koparır biliyorsunuz bu odaya girilmeyecek...YASAK "

Odanın kapısı tekrar kilitlenirken Gülümser hanım Anahtarı alıp yatak odasına doğru yola koyuldu Anahtarı ait olduğu yere koyacaktı kasaya

Ateş " gördün mü buzlar kraliçesi yavuz efendi Annemizin halini "

Yavuz " kes sesini Ateş yeter artık beni sorumlu tutuyorsun anlıyorum tut istediğin kadar tut "

Kapı zili çalındığında  ikisinin bakışları da kapı diline kaydı kim gelmişti haberleri hile yoktu merdivenlerden aşağı inerlerken yardımcı kapıyı açtı gelen Bahar Karasu idi ...Yavuz Karasu 'nun eşi Bahar Karasu

Yavuz " Bahar hayatım hoşgeldin ama söyleseydin bu ne sürpriz "

Bahar " geleyim dedim işte hayatım kötü mü ettim "

Bahar 'ın valizleri yukarı çıkarılırken usulca salona geçti gelin geldiği evi hiç değişmemişti değişmeyecekti Anlaşılan
Gülümser hanım merdivenlerden aşağı inince salondaki gelinini gördü Bahar 'ı severek ve isteyerek gelin almıştı Korkmaz Ailesinden

Gülümser " hoşgeldin güzel gelinim "

Bahar İkınci Annesi olan Gülümser hanımın Elini öperken Hamit Ağa göründü salona gelmiş gelinine elini öptürmüştü

Gülümser " geç kızım geç yol yorgunusun sonuçta geç otur konuşalım "

Bahar " Annecim Endişenizi Anlıyorum ama sakin olun benim yüzümden tansiyonunuzun çıkmasını istemiyorum "

Gülümser " düşünceli gelinim benim "

Kahveler içilip herkes sohbet ettikten sonra Ateş 'ın telefonuna bir mesaj sesi geldi telefonunu alıp salondan çıkarken mesajın kimden olduğuna bile bakamamıştı bile
GÖNDEREN : Erkan
* Kardeşim bu kardeşinin yeni numarası bil istedim "

Ateş gördüğü telefon numarasıyla içi rahatlarken salona geri dönmüş bitmiş olan kahvesinin götürülüp yeni getirildiği fincanında içmeye başlamıştı

Hamit Ağa " hayırdır Ateş oğlum mutlu bir haber aldın galiba "

Ateş " önemli değil baba "

Her ne kadar önemli değil desede sevinçten yerinde duramıyordu kardeşinin yeni telefon numarası geçmişti eline salonun ortasında herkesin içinde aramamak için zor tutuyordu kendisini

Bahar " ben bir lavaboya gideyim en iyisi elimi yıkayıp geliyim hem Ameliyathanelere gire çıka alışkanlık oldu bende biraz "

Bahar Ellerini yıkamak için lavaboya girerken eşini ne kadar özlediğini hatırladı sadece eşini değil aslında iki ailesini de ne kadar çok özlemişti mesailer...Ameliyatlar...aciller
Derken ne kadar da çok özlemişti Ailesini sadece telefonda konuşmak yetmiyordu onun için

Ellerini kurulayıp çıkarken kapı gözüne takıldı bir odanın kapısıydı bu Karasu konağına ilk gelin geldiği günde merak etmişti ama dokunamasan soramadan İstanbul 'a gitmek zorunda kalmıştı odanın kapısını açmak için yeltendiği sırada arkasındaki duyduğu sesle irkildi ve o sesin geldiği yöne doğru döndü Hamit Ağa karşısındaydı

Bahar " Şey ben ...sadece merak etmiştim

Hamit Ağa " merak etme ...şimdi in aşağı kocanın yanına "

Karşısındaki büyüğünün sözünü ikiletmeden aşağı indi salona tekrar geri döndüğünde Gülümser hanım eşi Yavuz ve Ateş onu güler yüzle karşılamışlardı

Bahar " Anne o oda kimin yani "

Gülümser " ben Anladım kızım "

Gülümser hanım 'ın bu sözcükleri demesiyle Ateş ve yavuz başlarını öne eğmişlerdi kimseden bir ses bir soluk çıkmıyordu

Ateş " ben odama çıkıyorum "

Ateş ayaklanıp salondan uzaklaşırken Yavuzda arkasından geliyordu ki durdu neyi vardı ki saklayacak bütün olan biteni kocasından Yavuz 'dan öğrenmeliydi

Yavuz " Anne bütün olayı Bahar ' a ben anlatsam olur mu "

Gülümser " kendinizde o cüreti bulduysanız buyrun siz anlatın yavuz bey " Annesi salondan hızla uzaklaşırken yavuz ve Bahar salondan çıkıp terasa doğru ilerlediler

Yavuz " Aslında o oda Kardeşimin yani kız kardeşimin "

Bahar " siz iki kardeş değil misiniz Yavuz "

Yavuz " üç kardeşiniz Bahar'ım "

Ateş odasında kendisine gelen telefon numarasını bulup tuşlarken arama tuşuna bastı heyecanlıydı bu sefer açar umuduyla daha da heyecanlanmıştı
Ama yine aynısı olmuştu işte telefon çaldı ...çaldı ...çaldı ve AÇILMADI

Bahar " Yavuz sen bu değilsin sen benim aşık olup Evlendiğim adam olamazsın değil mi çünkü kimse bunu kardeşine yapmaz yapamaz "

Yavuz " yaptım ama Bahar yaptım sonrada olanlar oldu zaten "

Bahar " SENİN YÜZÜNÜ BİLE GÖRMEK İSTEMİYORUM ARTIK "

Bahar terastan çıkıp gözden kaybolurken Yavuz derin derin iç çekti Bahar da Yapılan bu haksızlığı bedeli Yavuz 'da bulmuştu işte

Fethi odasında müzik dinleyip derin düşüncelere dalmışken odasının kapısının açılmasıyla kitaplığını çıkarıp gelen kişiye baktı

Nazlı " gelebilir miyim "

Fethi " gel tabi gel tabiki gelebilirsin "

Nazlı " belliki yine yastasın ne oldu abi kim üzdü seni bu kadar "

Fethi " yine çıktı karşıma nazlı gel beraber olalım sil baştan başlayalım dedi herşeye "

Nazlı " sen ne dedin "

Fethi " olmaz dedim ne dicem iki çocuklu bir kadına "

Nazlı " Aşk senin dilinde bu demek galiba nereye gidersen git senin peşini bırakmıyor demek "

Fethi " Aşk ölümüne sevmek demek aslında canı yandığında senin de canının yanması  ...Sen güldüğünde onun da gülmesi  ...ağladığın da onun da ağlaması ama bütün duyguları da onunla yaşamaktır ...aşk seni ele geçirdi bir daha asla bırakmaz bırakamaz ama ben salak gibi inanıp kandım Aşk denen saçmalığa sonumda toz duman oldu "

Bahar valiziyle indiği taksiden gelin gittiği evine baktı özlemle yavuz 'un anlattıklarından sonra eve dönmemeye yavuz 'u cezalandırmaya kararlıydı



Tutkulu  Bir AŞK Hikayesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin