Aradan 1 yıl geçti. Akın artık okulun en gözde öğrencilerinden biriydi. Tabi! O yarışmayı kazandıktan sonra zengin oldu. Bir zamanlar hayal bile edemeyeceği şeylere kavuştu. Okuldaki tüm kızlar onun bu ünü ve zenginliği uğruna peşindeydiler. Ama Akın Merve'den asla vazgeçmiyordu. Merve ona bu yolda eşlik etmişti ve bundan sonra da yanında olmasını istediği kişi Merveydi. Ama sınıfın en popüler kızı Gamze Akın'ı gözüne kestirmişti bir kere. Ne yapıp edip elde etmeliydi. Bir gün Merve ve Akın sınıfta otururlarken Gamze yanlarına geldi :
- Selam hayırsızlar!
+Pardon? Anlamadım?(Merve)
- Ne bileyim. Bi senedir aynı sınıftayız bir selam vermiyorsunuz yani.
+ Sen iyi misin Gamze? Sen bizim yanımıza hiç gelmedin ki?
- Ama şimdi geldim işte. Eee ne yapıyorsunuz bakalım.
+ Oturuyoruz. Biraz matematik çalışacaktık.
- Hımm öyle mi? Bence bırakın şimdi dersi falan. Cumartesi evde parti vereceğim. Sizi de davet edeyim dedim.
Gamze'nin bu ani yakınlığı Merve'yi şüphelendirse de Akın kimseyi kıramayacak kadar yumuşak kalpliydi :
+ Peki. Teşekkür ederiz. Madem ayağımıza kadar geldin bize de gelmek düşer.( Akın )
- Harika! Mutlaka bekliyorum ama.
Gamze , yüzünde kendinden emin bir ifadeyle oradan ayrıldı. Merve bu durumdan hiç hoşlanmadı ama Akın için katlanabilirdi. Akın Merve'ye bakarak :
+ Eminim o partinin en güzel kızı sen olacaksın.
- Abartma Akın. O kadar zengin ailenin bakımlı kızları dururken ben mi?
+ Onlar dışı süslü boş kutular gibiler sevgilim. Senin dopdolu kalbinle asla yarışamazlar!
Merve hafif bir tebessümle başını öne eğerek gülümsedi. O partiye gitmeli ve Akın'ın elini sıkı sıkı tutmalıydı.