Eun eline aldığı kitabı özenle okşadıktan sonra kasanın yolunu tuttu. Eun aşk romanları okuyan bir kız değildi. Genelde bilim kurgu kitapları okur,16 yaşında olmasına rağmen karakterleri gerçek farzederdi.
Fakat son zamanlarda garip duygulara ev sahipliği yapan kalbi,ona fazla geliyordu.
Eun daha önce birine yoğun duygular beslememişti. Eğer anasınıfındaki sümüklü sevgilisini saymazsak kimseyle çıkmamıştı da.
Kitapçının da oluşturduğu romantik ortam onu çok satan aşk romanlarından birini almaya itmişti.
Kitabın parasını verdikten sonra kahverengi temalı kitapçıdan çıktı. Yüzüne değen soğuk rüzgar onu titremişti.
Ayak bileklerini geçmeyen fakat yine de onu üşüten kar,sokakların bütün sesini saklıyordu.
Eun kabanına daha sıkı sarılıp adımlarını hızlandırdı.
Jeon'un evine girmek için bahçe kapısını ittirdiğinde çıkan ses,camda merakla etrafı izleyen Jungkook'un ona dönmesini sağlamıştı.
Jungkook'un yüzünü kocaman bir sevinç dalgası kaplamış,kocaman tavşan dişleri gün yüzüne çıkmıştı.
Kapı açılınca Eun fazlaca üşüdüğü için hızla içeri girdi.
"Hoşgeldin karlar kraliçesi!"diye bağırdı Jungkook.
Eun yeni lakabını duyunca kıkırdamıştı. Kollarını Jungkook'un boynuna dolamış ve arkadaşıyla hasret gidermişti.
Nihayet ayrıldıklarında beraber Jungkook'un odasına çıkmış ve Eun'un çantasından çıkardıkları ıvır zıvırları götürmeye başlamışlardı.
Jungkook nihayet ağzındaki cipsi yuttuktan sonra sitemle konuştu.
"Eun neden önüne koyuyorsun bunları!?Sonra kaslarım kayboluyor!"
"Kes sesini ve mamalarını ye! Sonra insanlara yaşıtım olduğuna inandıramıyorum!"diye karşılık verdi Eun.
"Geçen sefer halam telefonumu kurcalarken senin resmini görmüş. Bana gelinimi neden göstermedim diyor."dedi Jungkook.
Eun ağzındaki boğazına kaçınca öksürmeye başladı.
"Heh bende böyle olmuştum işte. Sonra dedim hala ben daha 16 yaşındayım. O da dedi ki 'Sen üniversiteye gitmiyo muydun?'."
Eun kahkaha atmıştı fakat o gelin muhabbeti moralini de bozmuştu.
Jungkook'un yanına geçip yeni aldığı kitabı açtı.
"Ben aşk kitapları sevmem Ki!"diye mızmızlandı Jungkook.
"Bende."dedi Eun.
Jungkook daha fazla itiraz etmeden kitabı okumaya başladı.
Kitabın yarısına geldiklerinde Jungkook klişelerle dolu olan kitabı kenara koydu.
"Hadi ama Eun! Kitabın sonunda oğlan da kıza aşık olacak işte!"diye sitem etti.
Kafasını Eun'a çevirdiğinde,Eun'un yeşil gözlerinin dolu dolu olduğunu gördü.
"Niye ağlıyorsun Turuncu?"dedi ve kafasını Eun'a doğru eğdi.
"Her hikâyede oğlan kızı sevmiyor Jungkook."dedi. Sesi kırık çıkmıştı.
Jungkook Eun'a sıkıca sarıldığında Eun onu itelemişti.
Fakat Jungkook inadına daha sıkı sarıldığında Eun da karşılık vermiş ve yüzünü Jungkook'un boynuna gömmüştü.
"Eun ben bu kitabı okudum."dedi Jungkook kısık bir sesle.
Eun kafasını kaldırdı.
"Kitabın sonunda oğlan kıza aşık oluyor."dedi sonra. Eun gülümsediğinde Jungkook derin bir nefes alıp konuşmaya devam etti.
"Fakat kız çoktan onu unutmuş."Jungkook burukça gülümseyip Eun'a daha sıkı sarıldı.
"Ben bizim hikayemizin sonunu da biliyorum Park Eun Mi."
"Bilmiyorsun Jungkook,sen sadece tahmin ediyorsun."diye fısıldadı Eun.
"Doğru,o zaman sana kapıldığımı da yalnızca tahmin etmiş olmalıyım."dedi Jungkook. Eun duyduklarının gerçekliğine inanamadı.
Jungkook'un yüzüne bakmak için geri çekildiğinde,Jungkook buna izin vermemişti.
"Beni utandırma. Zaten bunu söylemek için çok güç harcadım."
"Tanrım! Sen ciddisin. "Dedi Eun. Geri çekildiğinde Jungkook yanağına bir öpücük kondurmuştu.
Bir kelebek kadar hafif fakat duygu yüklüydü.
"Halam haklı aslında,neden onu geliniyle tanıştırmıyorum Ki?"
Eun omzuna hafifçe yumruk atıp kıkırdadı.
"Tanrım annem çok mutlu olacak!"dedi Jungkook mutlulukla.
"Iseul teyzeye söylemeyelim...Utanırım."dedi Eun. Bu fikir bile sıcaklamasına yetmişti.
"Sen nasıl istersen güzelim."diyip ellerini birleştirdi Jungkook.
"Eve gitmeliyim."deyip ayaklandı Eun.
"Öpücük verip gidebilirsin."
Eun Jungkook'un kısalması için omuzlarını tutup bastırdı. Jungkook dizlerini kırınca da yanağına yumuşak bir öpücük kondurdu.
Jungkook gülümseyip Eun'u son kez kucakladıktan sonra onu uğurlayıp kapıyı kapattı.
Odasına çıktığında Eun'un kitabını unuttuğunu görünce gülümsemesi büyümüştü.
"En azından onlara gitmek için bir bahanem var."
Ara yapma timi başarılı bsdb. Uzun zamandır yazmayınca garip hissettim. Neyse kip bay!