Eceyi kolundan tutup odama çıkardım.ece ve ben çok sinirliydik nasıl iki tane genç kız iki erkekle aynı evde yaşayabilirdi.eceyle beraber yere oturup konuşmaya başladık "ya kanka biz nasıl iki tane erkekle aynı evde yaşayabiliriz"dedim ece beni onayladı yarim saat kadar düşündükten sonra ece bıkkın bir tavırla "ya bence şöyle yapalım..."ecenin bu kararını son çare olarak onayladım ve aşağıya oğuz ve mertin yanina indik.gerizekalilar yerde oturmuş telefonla uğraşıyorlardı on dakikadır karşılarında dikislmisiz fakat bizi farketmeyince dayanamayarak boğazımı temizledim aynı anda ikiside bize odaklandı.ece ve ben karşılarına oturduk ve ece konuşmaya başladı.
"Biz sılayla ortak bir karar verdik görünüşe göre hiçkimsenin bu evden gitmeye niyeti yok siz burda kalabilirsiniz ama bazı şartlarımız var"dedi.oguz onu tepkisiz bir şekilde izlerken "neymiş şartlarınız"dedi ece oğuza dik dik bakarak "birincisi kimse kimsenin ne yaptığına karismayacak"oğuz ve mert sesli bir kahkaha attı ve mert "bize ne kızım sizden"dedi ikimizde gözlerimizi devirerek aynanda birbirimize bakıp sırıttık ve ben "ahhhh yazık siz yanlış anladiniz bizim demek istediğimiz kimse kimsenin evde yaptığı pisliğe karışmayacak ha birde herkes yaptığı pisliği temizleyecek ne sandınız ki siz"dedim mimiklerimi oynatarak söylemiştim bu kelimeleri ece devam etti "ikincisi bildiğiniz gibi bu evde bir salon ve bir mutfak var siz zaten evin içi için düzgün şeyler alacağınızı sanmıyorum o yüzden biz sılayla yarın gidip evi dekore edicez sizin odanız hariç"dedi oğuz o sırada "hop hop hop nerden biliyorsunuz ben pembe koltuklarda oturmam beraber gidip ortak karar alıcaz birbirimizden ne kadar nefret etsekte aynı evde kalıyoruz sonuçta"dedi son sözlerini bastırarak söylemişti.ece derin bir "offff"cekip kabul etti ve ben devam ettim "yukarıda fazladan bir oda var ve oldukça büyük o odayı spor salonu yapıcaz yani birkaç spor aleti falan alıcaz"dedim mert dizlerine vurarak ve kaşlarıni kaldırarak "sizin amacınızı anlamadım biz spor yaparken amacınız bizim kaslarımızı görmekmi"dedi alayla ve oğuza baktı ikisi aynanda kahkahayı patlattı ben bu merti anlayamıyorum daha dün sinirliydi salak salak sözler söylüyordu şimdi sabahtan beri kahkaha atıyor düşüncelerimden sıyrıldım ve gıcık bir şekilde "hahaha çok çok mert bey lütfen kaslarınıza dokunabilirmiyim...tövbe ya bikere o spor salonu bizim sağlığımız için"dedim o da gıcık bir şekilde benim taklidimi aldı "hihii mirt biy litfin kaslariniza dokunabilirmiyim tivbi tivbi..."aslında benim taklidimi aldığında çok komik görünüyordu gülmemek için kendimi zor tutum ama kendimi sıktım ve gülememeyi başardım.sahi biz mertle inatlasirken ece nin sesi çıkmamıştı oğuzunda mertle aynanda kafamızı onlara çevirdik amanınnnn kaçınnnnECENİN AĞZINDAN:
Mert ve sıla dalaşırken onların ne dediğini kulaklarım duymuyordu bile.çunku neredeyse yarim saattir oğuz ile birbirimize saldıracak gibi bakıyoruz.benim bir suçum yok ben tam merte laf sokacakken oğuzun bana dik dik baktığını gordum ve bende ona aynı şekilde baktım.biz kaşlarımız çatık birbirimize bakarken mert ve sıla bizi fark etti ve bize döndüler.yani öyledir hissedebiliyorum ben daha fazla dayanamayıp oğuzun üstüne atladım oğuz benim atlamamla otururken devrildi şuan oğuzun üzerine çıkmış saçlarını yoluyorum.oğuz da beni kaldırmaya çalışıyor ama ben onun her saçının telini tek tek koparmadan rahat edemiycem birden beni kollarımdan tutup yere yatırdı bu sefer o benim ustumdeydi ama aramızda mesafe vardı yani onun vücudu benim vücuduma değmiyordu.ama değmesine milim kalmıştı.ustume çıkıp yanaklarımı tuttu ve kaşları catik bir şekilde sıkmaya başladı yanakların bir saga bir sola giderken bu acıya dayanamayıp elini tuttuğum gibi ısırdım.tam kafasinida ısıracakken sıla beni tuttu ve kaldırdı.mertte oğuzu kaldırdı.
------------------------------------------------------
OĞUZUN AĞZINDAN:
O aptal kızla neredeyse yarim saattir birbirimize saldıracakmış gibi bakıyorduk.hiç anlaşamıyoruz bu iki asalakla peki nasıl aynı evde kalacaz.bide bize şart koşuyorlar tövbe ya.birbirimize bakmaya devam ederken birden eceyi üstumde saçlarımı yolarken buldum ondan kurtulunca onu altıma aldım.aramızda mesafe vardı o mesadeyi kolumu yere yaslayarak koruyordum ilk günden sapik damgası yemek istemem sonuçta.o altimda ama ona ne yapabilirim ki saçlarını çeksem olmaz vursam asla olmaz ben bunları düşünürken tombul ve kırmızı yanaklarına gozum takıldı piç smile yapıp yanaklarını kızartana kadar çektim.o yine akıllanmamış olacakki yine üstüme çıktı ve tam saçlarımı hedef almışken sıla onu kaldırdı ve mert de beni kaldırdı.ayakta o darmadağın saclariyla ve kıpkırmızı yanaklariyla bana sinirle bakarken bende ona dağılmış saçlarımla gönderdiği bakışların aynısını ona gönderiyordum.ve birden bağırarak "dördüncü şartımız ise kimse kimsenin odasına üstünü değiştirirken dalmayacak"dedi bu kızın derdi neydi böyle bende piç smile mi takınarak "kapını kitleseydin ozaman minik kızz"dedim ece tam ağzını açacakken sıla ecenin ağzını kapatıp yukarı çıkarttı.mert ve bende odalarımıza çıktık.SILANIN AĞZINDAN:
Oğuz ve merti zar zor birbirinden ayırıp odalarına çıkardık.ama ne olmuştuki ece birden kimse üstünü değiştirirken birbirinin odasına dalmicak demişti.ben yarın bunun hesabını eceden sorarım.
Gözüme vuran güneş ışıkları yüzünden sabah erkenden uyandım.sonunda bugün eve eşyalar alıcaktık ilk isim şu odaya perde almak olucak.telefonuma baktığımda gözlerimi pörtletetek saate baktım meğer saat onbirmiş öğlen güneşiymiş hemen yataktan fırladım ve ecenin odasına daldım ece hala uyuyordu eceyi uyandırmaya çalıştım "ece kak hadi eve eşya alacaz" uyanmadı "uyannnnn" uyanmadı "kanka hemen uyan oğuz senin arkandan konuşmuş"diye bağırdım ve yataktan fırlayıp nerde o piç beklesin o deyip ayaklandı kolunu tutup kahkaha patlattım ve "şakaydi"dedim oda 'sen malmisin'dercesine bana baktı bende "eşya alacaz unuttun mu"dedim oda "hııı yürü bakkala gidek atıştırmalik biseyler aliriz"dedi bende ona pijamalarımızı gösterdim oda gülerek "boşverrrr" dedi ve beraber aşağıya indik inmemizle durmamız bir oldu mert ve oğuz oturmuş kahvaltı ediyorlardı ama bu yiyecekleri nereden bulmuşlardı Biz onlara bakarken mert başını kaldırdı ve "ne vardı bu evde herkes kendi yemeğini yapar ona göre" dedi bende göz devirerek "zaten bizde bakkala gidiyoruz kendimize kendi yemeğimizi alırız"dedim o ise göz devirmekle yetindi bakkala gidip büyük boy nutella ve iki ekmek aldık bu bize yeterdi bugün aksam market alışverişi yaparız zaten biz eve girdiğimizde ayılar hala yemek yiyorlardı bizde tezgaha çıkıp bağdaş kurduk iki kaşık alıp hem ekmeğe sürüp yedik hemde sade yedik oğuz "siz çok garipsiniz"dedi ecede "heee öyleyiz"dedi sonra lafa mert atladı "sağlıklı olmanız için düzgün bir kahvaltı etmelisiniz yoksa o yapacağımız spor salonu bisa gidecek"dedi bende onun dün yaptığı şey gibi onun taklidini aldim " soğloklo olmonoz oçon dozgon bor kahvolta..."oda sırıttı onlar kendi yediği yeri topladı gerçi toplicam diye daha çok dağıttılar ama bizde topladık ve mert emir verici bir ses tonuyla "hazırlanın hem eve yiyecek alıcaz hemde eşya" Biz sesimizi çıkarmadık çünkü ikimizide konusamicak derecede halsizdik artık yerde yatmaktan sanırım hepimiz bıkmıştık.Evet canlarım uzun bir bölüm oldu 1017 kelimeyle bölümü bitirdim yeni bölüm için yarına hazırlanın 😚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EGOİST ŞARKICI
RomantizmEn nefret ettiğim şarkıcının konserine gitmek bir delilik sanırım ve konser öncesinde o şarkıcıyla kavga etmek.hepsi annem yüzünden... konser sonrasında o piç mert'le (şarkıcı) birdaha karşılaşmayacağimizi sanıyordum fakat öyle olmadı gittiğim her y...