Fuck Me "After Party Sex " [Chanbaek]

→2←

"Baekhyunnnn uyan artıkkk!"

"Baekhyun uyan artıkkkk!"

"Yetiştirmem gereken programlar var! "

Baekhyun odada cızırtılı sesle bir gözünü zorlukla araladığında çarşafının mis kokusunun şimdi burun sızlatan bir kokusuyla  yüzünü buruşturak mayışık hareketlerle yatağında dikeldi.

Önce ağzının kenarından akan salya kalıntılarını silip gözlerini ovalarken belindeki ve belinin alt kısmında hissettiği ağrıyla kısık bir inleme bırakmış, gözlerini ağrıyla sıkıca kapatmıştı.

"Bu da ne, gece bir yere mi çarptım?Dur bir dakika gece dışarda ..."

Diye panikle stüdyo şeklindeki evin salonundaki dev aynanın önünde durduğunda boynundaki büyük kızarıklık
nefesini kesmişti.

"Hadi canım! Köpek falan mı ısırdı? "Diye düşünürken beyaz tişörtünü hızla indirdiğinde kalçasının üzerine korkuyla düşmüş ve ağrıyla bir öncekinden daha büyük bir inleme bırakmıştı.

"Bir değil bir sürü köpek ısırmış,TANRIMMM!"diye mırıldanması dokunduğu izlerle fısıltıya dönerken en son dün gece ne yaptığında kalmıştı aklı.

FlashBack

Dün 13:25 suları

Baekhyun uzun uğraşlar sonucu  kurduğu yeni bilgisayar programının ona büyük  gelir sağlayacağına emin bir şekilde geriye yaslandığında ekranda beliren mesaj kutucuğuyla şaşırmıştı.

Ona ulaşmak isteyen pek insan olmazdı. Bir elin parmağını geçmeyen arkadaş çevresi ve onu kendi haline bırakmış bir annesi vardı.

Byun Baekhyun, benim dahi programcım, dışarı çıkmayı sevmediğini biliyorum ama bu akşam ki şirket partisine gelmeni rica ediyorum.

Senin sayende şirket büyük bir kar oranıyla yılı kapattı.
Lütfen beni kırmayıp gel.

-Woo Yeol

Baekhyun davet isteğini bir kaç kere ,tamam en az on kere daha okuduktan sonra aylardır  market alışverişi bahanesiyle bile dışarı çıkmayıp, kendini  soyutladığı için biraz değişikliğin iyi olacağını ve zihnini açacağını düşünerek gitme kararı almıştı.

.

.

.

Dün 21:10 suları

Teknologlar

Kai
İnanmıyorum
Bizim minicik ev kuşumuz
partiye gidiyor.
Soo oğlumuz insan içine
Karışıyor.
Ağlayacağım
Ühühühü

Kyung
Kai bir rahat ver.
Gitmemek için
Daha fazla bahane bulmadan
evden atmalıyım.
Gelsene sen buraya
Baekhyunun evinde
Yaramazlık yapalım.

Kai
Olur
Yola çıktım bile.

.

.

Baebae
Çarşaflarımdan
koltuğumdan
Uzak durun
En önemlisi
Teknolojik olan
her şeyimden.
Milyonlar harcıyorum
Ben onlara
Spermlerinizi
Orada görmek istemiyorum.

Baekhyun taksinin durmasıyla  üzerindeki koyu mavi takım elbiyi düzeltirken böyle iddialı bir şey giymeyi istemiyordu. Sessizce içeri girip Woo Yeol başkana biraz görünecek ve kaçacaktı.

Ama bu takım ile daha içeri adım atar atmaz insanların ona dönmesine  neden olduğu için Kyungsooyu eve gidince ipe dizmeyi, tüm hesaplarını hackeyip sonrada Jonginle seviştiği bir videoyu hesaplarına koyacağını aklına not ettikten sonra, büyük salonun ortasında bir kaç kişiyle konuşan başkanı görmesiyle oraya sakin adımlarla ilerlemişti.

"Bay Woo, ben Byun Baekhyun"diye orta yaşlarında olmasına rağmen dinç görünen adamın önünde eğildiğinde  adam büyük bir neşeli ve gür sesle karşılık vermişti.

"İşte benim  ve şirketimin gizli kahramanı, eğer o gün, o şirket bilgilerine sızan  virüsü etkisiz hale getirmeseydi  şirketimiz şimdi iflas bayrağını çekmişti."diyerek omuzuna elini atarak misafirlere doğru abartılı bir şekilde onu tanıttığında Baekhyun, rahatsızca kıpırdanmış ve omuzundaki elden kurtularak eğilmişti.

"Gel bakalım seni şirketin beyniyle tanıştırayım. İlerde ikinizin birlikte  bir şeyler yapmasını umuyorum.Biri şirketin beyni, diğeri teknoloji tanrısı yani Baekhyun demem o ki benimle anlaşma yapmaya ne dersin? "diyerek şirket Ceo'su Baekhyunla daha sessiz bir köşeye çekildiğinde Baekhyun şaşkınlıkla kalakalmıştı.

"Şey -öhm- bu çok ani oldu, bir mahsuru yoksa bunu düşünmek istiyorum Başkanım."diye Baekhyun başkandan uzaklaşıp bahçedeki gürültülü ortama ilerlediğinde cidden şaşkındı. Önünden geçen garsonu durdurup bir bardak içki alıp fondiplediğinde yetmeyeceğine karar vererek bir kaç bardak daha fondiplemiş, en sonunda  neresi olduğunu bilmediği ama sakin  ve karanlık bir köşede kendini çimlerin üzerine atmıştı.

Ellerini gökyüzünde bulanık gördüğü yıldızlara uzattığında görüşünü daha da bulanıklaştırmış bedenle dudaklarını sarkıtıp yuvarlanarak tekrar yıldızları gördüğü bir alana geçip tekrar elini uzatmıştı ki yeniden üzerine eğilen bedenle oflayarak kalkıp oturmuştu.Bir süre sonra  yan tarafına oturan adama döndü.

Adamın kafasına diktiği şişeyi takip ederken ağız kısmını saran ıslak parlak dudaklarla yutkunmuştu.

Adam üzerindeki bakışları fark edip şişeyi ona uzattığında Baekhyun, kurumuş boğazını ıslatmak için şişeyi  hiç düşünmeden alıp kafasına dikmişti.

"Seni hiç görmemiştim, kimsin? "diye kelimeleri birleştiremeyen adama saçma bir kahkahayla  döndüğünde adamın daha da yakınında olan dudaklarına tekrar yutkunarak bakmış, şişeyi tekrar kafasına dikmişti.

"Bilmem, kimim ki ben? BEN KİMİMMM-hahahaahahahha-"

Baekhyun şişeyi uzatıp tekrar yere uzandığında adamda yüksek bir kahkaha atarak yanına uzanmıştı.

"Bende bilmiyorum, bende kimim, sen de bilmiyorsan  bu iyi bir şey. Tek deli ben değilim."

Kalın sesiyle boğuk boğuk konuşurken Baekhyun kanının ısındığını hissetmeye başlamıştı.

İçme limitini iki bardaktan sonra  fazlasıyla aşmıştı. Ve şuan kendi aklı başında bir adam olmaktan çok uzaktı. Lisenin ilk yılından beri böyleydi,iki bardaktan sonra bünyesi içkiyi kabul etmezdi.

"O zaman tanışalım mı?"diyerek yan tarafına dönüp adama gözlerini diktiğinde adamda onun gibi dönerek yüzüne bakmış ve mırıldanmıştı.

"Nasıl? "

"Böyle"diyerek Baekhyun usulca yaklaşıp dudaklarını birleştirdiğinde  adam karşılık vermekte gecikmemiş onu kendisine biraz daha çekerek usulca dudaklarını emip, parmaklarıyla yüzünü keşfe çıkmıştı.

Asırlarrrr sonra gelen bölüm için üzgünüm.
Bundan sonra sık atacağım.
Bu aralar yazma hevesim yok ama yine de
Seri şekilde atmaya çalışacağım.

Bir sonraki bölüme kadar kendinize iyi bakın.

Yorum yapabilirsiniz yani hiç çekinmeyin
😇