"Of bu yoğun hayat beni çok zorluyor." dedi odamda ileri geri dolanan Beste.
"Hangi yoğun hayat?" dedim koltuğumda geriye yaslanıp.
"Bilirsin konserler falan. Şu menejerlik."
"Sen menejerim değilsin ki."
"Gene kırıcı olmaya başlıyorsun." dedi dudaklarını büzerek. "Bak nasıl üzdün bak."
"Umrumda değilsin." dedim orta parmak göstererek.
"Örnek arkadaşlık ya." dedi ellerini çırparak. "Küstüm ben gidiyorum."
"Nereye?"
"İpek Saygınoğlu storysine buraya gelirken fotoğraf koymuş onu bulacağım."
"Beni tanımıyorsun!" dedim kaşlarımı çatarak.
"Ah bebeğim o kadar iyi tanıyorum ki." dedi sırıtarak. Ardından el sallayıp odadan çıktı.
"Ünlü camiasında bir daha rezil olacağım." dedim kendi kendime. "Aman hep olduğum şey."
"Gitmeseydi keşke bak canım sıkıldı. Ne yapsam prova mı yapsam? Amann petroll canım petrol artık sana sana muhtacım petrol."
Ve bir kapı çalması.
"Gel Beste gel. Dayanamadın değil mi?" diye bağırdım arkamı bile dönmeden.
Kapı yavaşca açıldı. "Müzik sisteminde sıkıntı var. Sizin sahneniz biraz ertelenmek zorunda onu söyleyecektim." dedim bir erkek sesi.
Arkamı dönüp konuşan kişiye baktım.
HADİ ORDAN. VAY ANASINI SAYIN SEYİRCİLER.
"Kamer?" dedim sırıtarak. Bu çocuk niye gerçekte çok daha yakışıklıydı?
"O kim?" dedi bana bakmadan.
"Baksana bir bana." dedim. Aşırı eğlenmeye başlamıştım işte şimdi.
Derin bir nefes alıp gözlerini bana çevirdi.
Gülümsedim. "Güzel gözlerin var."
"Açıklamamı yaptım. İzninle gidiyorum." dedi kaşlarını çatarak.
"Benim iznim gerekiyor mu? Öyleyse izin vermiyorum."
"Doğa." diyip derin bir nefes aldı. "Bey. İşım var."
"Bak işte ondan hiç bahsetmemiştin. Burada mı çalışıyorsun?"
"Evet."
"Otursana ya. Sohbet edelim."
"Hay Allahım." diyip kapının yanındaki sandalyeye oturdu.
"Bir şey diyeceğim. Benim müziğimi beğenmiyorsun öyleyse burada ne iş sen ya?"
"Kararı bana vermediler." dedi sahte bir gülümseme takınarak.
"O zaman şarkımı sana ithaf edeyim bugün."
"Sağol ya çok düşüncelisin."
"Biliyorum. Biliyorum."
"Ben artık gitsem?"
"Hayır olmaz. Sıkılırım ben." dedim. Evet eğlenmeye devam ediyordum.
"Ben sana seni eğlendirecek birilerini bulurum. Daha önemli işlerim var."
"Ya sahneye çıkmak istemezsem?"
"Birileri kapıları açıp hayranlarını üstüne salmak ister."
"Pekala yendin beni."
Gülümsedi. Ardından oturduğu yerden kalktı.
"Görüşürüz Kamer."
"Umarım görüşmeyiz."
....
Bunu yazmadan önce hayalimde çok farkliydi şimdi beceremiyorum aw biraksam mi bilemedim üzgnm üzgn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
APTAL (BOYXBOY // TEXTING)
Short StoryDoğa'nın alternatif evren hikayesidir. İsterseniz onu okumadan da bunu okuyabilirsiniz tabi.