°5

555 49 9
                                    

-wonwoo-
Lanet alarmın çalmasıyla uyandım ve okula gitmek için hazırlandım
Okula gitmek istemiyorum hem de hiç
Ama maalesef "gitmeme" gibi bir şansım yok.
• • •
Kapşonlumu üzerime geçirip siyah pantolonumu giydim
Kulaklığımı taktım ve yavaş bir parça açtım
Derse girmeden önce kantine uğrayıp çikolatalı süt aldım
Sınıfa girdim sırama oturdum
Jihoon sanki beni bekliyormuş gibi ben sırama oturur oturmaz yanıma geldi
Henüz erkendi ve sınıfta sadece ikimiz vardık
-Wonwoo iyi misin?
+Evet, neden ki?
-Yüzün bembeyaz olmuş kötü bir şey mi var?
+Hayır, yok bir şey.
Sonra yerine geçti
Benimle konuşurken aslında başka bir şey söyleyecekti onu çok iyi tanıyorum
Ama söyleyemedi
Zaten gün boyu başka hiç konuşmadık Jihoon'la
• • •
Dersler bitmişti ve eve gidiyordum
Okulun yanındaki parktan geçecektim
Park bana huzur veriyordu
Kuş sesleri, çam ağaçlarının kokusu..
Gerçekten çok güzel bir yer
Kuş seslerini dinlemek için çimlere uzandım bir yandan da çam ağaçlarının kokusunu içime çekiyordum
Tam o sırada Cheol ayağıyla göğüs kafesime bastı
Kaburgalarım kırılacaktı
Ayağa kalktım
Nefes nefese kalmıştım
Joshua birden bağırdı;
-Nefes almayı hak etmiyorsun!
Bizimle aynı havayı solumayı hak etmiyorsun!
Jeonghan elime siyah bir maske tutuşturdu;
-Al, bunu tak. Sakın çıkarma! Okul içinde veya okul dışında farketmez. O maskeyi takmazsan artık bizimle aynı havayı soluyamazsın. Tamam mı?!
Cevap vermedim.
Cheol boğazımı sıkıyordu;
-Tamam mı dedik!
+T-tamam
• • •
Maskeyi takıp eve gittim
Yatağa uzandım
Kaburgalarım hâlâ sızlıyordu ve boğazım acıyordu
Gece saat 01:00
Seul'ün en işlek caddesine gittim
Şu iğrenç maske ile..
Bir kutu bira aldım
Banka oturdum ve etrafıma baktım
×Gülüşen insanlar
ve beni gülümseten bira×

the mask ; meanie ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin