Algan odasına girdiğinde bu gün çok yorulduğunu hissetti. Aslında günü yoğun geçmemişti ama etrafında dönen oyunlar onu yormuştu. O gemiye bin ondan in diğerine bin yorulmuştu. İnternette bakması gereken bazı konular vardı ama onlara sabah kalktığında bakmaya karar verdi. Algan odasının şekline bile bakamadan kendini yatağa bıraktı ve uyumaya başladı. Algan sabah uyandığında rahatladığını iliklerine kadar hissetmişti. Bunun sebebini uyuduğu yatağa bağlıyordu ama bana sorarsanız tamamen psikolojikti. Genç adam odasına baktığında ortalama bir yurt odası büyüklüğünde olduğunu fark etti. Oda çok büyük değildi ama gayet güzel dizayn edilmişti yatağın hemen yanında, camın hemen karşısında bir masası vardı. Masanın üzerinde geçmişteki lenslerin konulduğu kutulara benzeyen bir kutu vardı. Algan ayağa kalktı ve masasının üzerindeki kutuyu eline aldı. Kutuyu açtığında aslında çokta şaşırmamıştı. Kutunun içinde bir çift lens vardı tek farkı lensler dışında kutunun kenarında bir çiftte mikroçipe benzeyen cisimlerin olmasıydı. Algan lensleri takması gerektiğini düşündü. Lensleri kutusundan çıkardı ve gözüne yerleştirdi. O anda algan'ın gözlerinin önünde yazılar belirmeye başladı.
" Oturum açılıyor
Sistem başarıyla açıldı
kullanıcı kimliği oluşturuldu
Ad: Algan
Mesleği: öğrenci
Durumu: sağlıklı
Ayrıntılı bilgi: Devre dışı
Yapay zeka sesi: kulaklıklar takılı değil (kullanıcının çipleri tarif edildiği gibi yerleştirmesi gerekli)
Yardımcı yapay zeka: Devre dışı "
Bu yazılar silindikten sonra Algan nasıl bir çağda yaşadığını daha net anlamaya başlamıştı. Bunlar geçmişteki dünyasında elinde olsaydı her sınavdan tam not alabilirdi. Bunu düşündükçe Alganın içi cız etsede çok umursamadan araştırmak istediği şeylere karar verdi. Tam çiplere bakıp ne oldukları hakkında yorum yapmaya başlayacağı sırada önünde bir yazı daha belirdi
"Mikro kulaklık kullanım şekli: Kullanıcının çipleri kulaklarının arkasına yerleştirmesi yeterlidir sistem otamatik bağlantı kuracaktır."
Algan bir kez daha çok basit düşündüğünü anlamıştı . Lensler merak ettiği bilgiyi internet üzerinden en kısa ve öz şekilde bulmuştu. Bu teknoloji gerçektende gündelik hayatın bir parçasıydı. Algan merak ettiği bilgileri araştırmaya başladı ve araştırdıkça çok daha şaşırdı. Dünyanın şekli bile çok değişmişti.
işte dünya aynen böyle bir şekil almıştı. Aslında aldırılmıştı. Çünkü insanlığın olduğu diğer gezegenlerde bile bu yapı vardı. bu coğrafi şekil sayesinde insanlar uzaya çıkmadan diğer gezegenlere seyehat edebiliyorlardı. Tam ortadaki boyut okyanusu bir çoklu okyanustu. Yani aynı okyanus Tüm gezegenlerde vardı. Dünyadan yola çıkmış bir yolcu uçağı gökyüzüne gitmek yerine bu okyanusa gidiyordu ve okyanusa dalış yapıyordu. Ama derinlere indikçe yeryüzüne geri çıkıyordu ama bu yeryüzü başka bir gezegenin yeryüzü oluyordu. İnsanlar bu sayede uzaya çıkmak için enerji harcamıyor, yoldan ve zamandan tasarruf ediyordu. Gezegen ise 16 yönetime ayrılmıştı ve bir yönetim ortalama bir ABD büyüklüğündeydi. Her yönetim içinde onlarca şehir bulunuyordu ve Hotan şehri Göktürk yönetiminin kuzeyinde bulunan şehirlerden biriydi ve ortalama bir şehirdi. Algan bunları okuyunca artık hiçbir şeye şaşırmamaya karar vermişti. Çünkü böyle işleri çok zorlaştırıyordu. Her şaşırdığında yazar onun yüzünden konuyu ilerletemiyordu. Algan odasında vakit geçirip yeni bilgileri öğrenirken ekranına gelen bildirimle bir an irkildi. Mesajı açtığında programı görmüştü. Program biraz abartılmıştı ama yinede uyması gerekiyordu. Aslında Alganın dikkatini çeken bazı şeyler vardı mesela 12 saatlik Hitler tekniği eğitimi. Alganın aklına 2. dünya savaşında büyük katliamlar yapan Adolf Hitler gelmişti. Ama devlet bu adamın tekniğini niye öğretmek istiyordu ki. Bu soruların cevabını 1 saat sonra öğrenecekti. Alganın programına göre gitmesi gereken kat 3. kattaki Hitler uygulama odasıydı. Dersi uygulama odası denen bir odada görecekti. Algan acaba öğretecekleri teknik Adolf Hitlerin askerlerine bile yaptırdığı selamlama haraketimi diye düşünmeden edemedi. Aradan elli dakika geçmişti ve Algan ışınlanma kabinlerinden birinin önündeydi. Alganın öğrendiği bilgilerden biride. Işınlanmanın bulunduğu aman çok küçük alanlarda işe yaradığıydı. Genç adam ışınlayıcıya bindi ve 3. kata ışınlandı. Işınlandığı arka sokaklar dizisindeki sorgu odasının dışına benziyordu fakat daha büyüktü. Işınlayıcının hemen çıkışında 30 yaşlarında sert görünüşlü bir adam vardı. Algan tam selam vereceği sırada adamdan gelen kalın sesle ürktü. Adamda tam bir asker havası vardı ve çevresine çok hırçın bir enerji yayıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzay Fatihi
Science Fictiongelecekte geçen bir hikaye. Açıklamayı boşverin de içeri gelin.