"Aradığınız kişiye şu an ulaşılamıyor..."
Cümlenin kalanını dinlemeden "Hay ben aradığım kişininde..." diye başlayan küfürlerimi sıralayıp telefonu yatağın üstüne attım ben ne zaman Cenk'e tek seferde ulaşabilmiştim ki zaten, çook çook uzun yıllar önce belki, telefonun açılmayacağını anlayınca içerden gelen sözleri duymamak için kulaklarımı kapattım.
Sen nerelerde kalıyorsun Taner!
Sanane kadın!
Nasıl sanane çocuğunun annesiyim ben senin!
Bir işi becerdin iyi ki!
Bıybıy, her gün bu kavgalarını dinliyor olmasam ilk zamanlardaki gibi ağlardım belkide ama alıştım artık. Biraz daha öylece durup tam yanlarına gidip atarlanmaya karar verdiğim sırada sustuklarında odamda biraz daha bekledim. Sert bir kapı sesi duyduğumda odamdan Allah vergisi bir hızla fırlayıp oturma odasına indim.
"Anne?"
"Söyle Berfin." Ouv kızgınız.
"Babam nerede?"
"Ne bileyim nerede? Çekti gitti sonunda."
Çekti gitti mi? Babam mı? Beni bırakıp? Hayır size acıklı bir hikeye atlatmayacağım tabi kii, benden çıkabilecek son şey acıklı hikaye. Buruk gülümsememle annemin başında durmuş düşünürken annemin telefonla konuştuğunu duydum. Canımlı, aşkımlı cümleler havada uçuşurken kaşlarımı çattım. Huu, ben buradayım lan, ben kızın, hani Berfin Asya olan. Bak hiç umurunda mı? Te Allam.
Biraz daha annemi dinledikten sonra belki de hayatımdaki en salakça ve en asice kararı vermiştim ama bir hışımla odama koşup sırt çantamı aldığım gibi dolaptaki kıyafetlerimi "Madem bakamayacaktınız ne diye yaptınız lan." diye söylene söylene sıkış tepiş çantanın içine doldurdum. Kıyafetlerin anca dörtte birini doldurabildiğim sırt çantamı bir kenara koyup küçük bir çantaya daha eşyaları zorla sığdırıp aşağıya indim. Merdivenlerden inerken aklıma dank etti, e ben anneme ne diyeceğim?
Ya annecim sizin sikimsonik kavgalarınızdan ta burama geldi ben evden kaçıyorum.
Ben gidiyorum hayatta başarılar.
Hadi anniş Berfin kaçar.
En iyisi Nehirlerde kalacağımı söylemek sanırım ya, diyerek aşağıya indim annem telefondaydı hala. Lan evde tek sevgilisi olmayan insan benim ya la. Neyse. Annem telefonun ahizesini eliyle kapattı.
"Nereye böyle?"
"Şey ya, Nehir yatıya çağırdı oraya."
"İyi fazla geç kalma." Yüzümdeki WTF ifadesiyle salonda öylece dikilince annem 'Amaan sen anladın işte.' bakışı atıp telefona geri döndü.
Ee napalım Berfin hanım, sizede yol göründü hadi bakalım diyerekten sırtlandım çantalarımı çıktım dışarı. Mahallenin girişindeki duraklardan birine gidip taksiye bindim ve Nehirin evinin adresini söyledim.
Ya şimdi bu kız manyak mı neden bir kavgada evi terketti diyeceksiniz belki ama, ben zaten reşitim orası sorun değil hemde bir değil iki değil ya 19 yıllık hayatımın 13 yılını kavga gürültüyle geçirdim.
Yok sen beni aldattın, yok sanki sen aldatmadın. Hayır ikiside aldattı ne diye bu kavga, burada çemkirmesi gereken tek kişi var bknz bendeniz Berfin Asya.
İkisinizde sevgilisiyle tanıştım ve çıtım çıkmadı, hani belki yola gelirler diye. Sonuçta filmlerde öyle oluyor değil mi?
Ama artık yether deme zamanı. Tam anlamıyla, yether.Kendi ayaklarımın üstünde durup bu saçmalıktan uzaklaşacağım. Tabii bir süre Nehir de kalmam gerekecek, hatta belki borç filan almam da gerekir ama sonunda kendi ayaklarımın üstünde duracağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MANYAK
Teen Fiction"Lan sen ne dingil birisin ya! Ben şuraya çıkmadan önce neredeydin?! Evet, evet in arabadan gerizekalı mendebur seni.." Arabadan kaşları çatık şekilde inen adamı görünce, nasıl biridir diye bile bakmadan verdim veriştirdim. "Hayır size kasaptan mı v...