☁️; roommate

7

BENİ ÖZLEDİNİZ Mİ?
BEN ÇOOOK ÖZLEDİM 🌼💃🏻

iyi okumalar, yorumlarda buluşalım 💜

🐰

"Eve mi gideceksin?" Baekhyun'un sorusuyla beraber Haneul yediği tatlıdan başını kaldırdı.

"Emin değilim." Şehire inip biraz dolaşmak istiyordu ama Min Sung'un getirdiği eşyalarını bir an önce odasına yerleştirmekte istiyordu.

"Eşyalarımı yerleştirmem lazım." diye ekledi ardından. "Henüz odayı benimseyemedim."

"Baekhyun'la beraber biraz dolaşacağız. Bize katılmak ister misin?" Haneul ağzındaki lokmayı yuttuktan sonra biraz düşündü. "Eve döndüğünüz de eşyalarını yerleştirirsin." Jongin ve Sehun pratik yapmak için yanlarından ayrılmışlardı.

"Ah.." dedi kelimelerini uzatırken. Chanyeol ısrarcı gözüküyordu ve Baekhyun, Haneul'ün yüz ifadelerini inceliyordu. "Olabilir."

"Merkeze gitmedin değil mi?" Haneul olumsuzca başını salladı. Henüz yeni gelmişti ve okul dışında bir yere gidememişti.

"Henüz gitme fırsatım olmadı." Masada duran peçetesini alıp, dudaklarının kenarlarını temizledi. Baekhyun bacaklarını öne doğru uzatmak istediğinde, Haneul'ün dizlerine hafifçe çarpmıştı. İkisi birbirine kısa bir bakış attıktan sonra bakışlarını kaçırdılar.

"Burada gece hayatı oldukça yoğun. Takılmayı sever misin?" Chanyeol oldukça ilgili görünürken, Baekhyun telefonuyla ilgilenmeye başlamıştı.

"Bu ruh halime göre değişiyor. Genelde sakin ortamlarda takılıyorum. Eğer istemediğim halde gürültülü mekanlarda bulunacaksam beni ikna etmeniz gerekir." Haneul yavaşça gülümseyip öylece bekledi.

"Baekhyun'un ikna yeteneği oldukça kuvvetlidir." Chanyeol yavaşça gülümsedi. "Seni kolaylıkla ikna edebilir."

"Çok iddialı." Haneul, Chanyeol'e baktıktan sonra gözlerini Baekhyun'a çevirdi. Kaşlarını yavaşça indirip kaldırırken gülümsemeye devam etti.

"Artık kalkalım mı? Eve erken dönmek ve yarım kalan bestelerimi tamamlamak istiyorum." Baekhyun telefonunu cebine sıkıştırırken, ellerini dizlerine sürttü. Herkes yavaşça ayaklanıp, üzerlerini düzelttiler ve bulundukları yerden çıkıp, Chanyeol'ün arabasına doğru ilerlediler. Arabaya doğru ilerlerken üçlünün güzel sohbeti ince bir sesle bölünmüştü.

"Beyler," Becky'in topuklarından çıkardığı ince ses yankılanırken Baekhyun'un yanına yanaşmıştı.

Chanyeol ve Baekhyun'un koluna girerek ikisinin yanağına öpücük kondurmasıyla yüzlerini buruşturdular. Haneul yavaşça gülerken dudaklarını birbirine bastırmıştı.

"Meşgul olduğunu söylemiştin?" Baekhyun'a dönüp dudaklarını büzerek konuştuğunda çoktan kollarını ondan kurtarmışlardı. "Yarın partiye beraber katılacak mıyız?" Yüzüne samimiyetsiz bir gülümseme yerleştirerek Becky'e döndü.

"Zaten gördüğün gibi arkadaşlarımla meşgulüm." Baekhyun, Chanyeol ve Haneul'ü gösterip bekledi. "Onun dışında her zaman meşgul birisi olduğumu bilmen gerekmiyor mu?" Becky'in yüzü düşerken Baekhyun Chanyeol'e kısa bir bakış atmıştı ve Chanyeol hafifçe Haneul'ün koluna dokunarak arabaya ilerlemeye başlamışlardı.

Arabadaki yerlerini aldıktan sonra Baekhyun'u beklemeye başladılar. Haneul'ün gözleri dikiz aynasına kaydığında Baekhyun'un kızı arkasında bırakıp arabaya doğru ilerlediğini gördü. Arabada yerini alırken, Chanyeol çoktan harekete geçerek radyodan müzik açmıştı.