(Nasıl olabilir? Koca bir insanlığın ölmesi. Milyarlarca kişinin zombiye dönüşmesiyle) Bu konuda ciddiyim ilk kitaptan sonra okumalar düştü 2. kitabı en az elli bölüm yapmayı düşünüyordum ama gerçekten okuma sayısı çok az ilk kitabada böyle bir duyuru yapacağım finalın tadını çıkartın izlenme sayısı yükselirse devam etmeyi düşünüyorum yeni kitaba başlayacağım onla ilgili çok iyi fikirlerim var iyi okumalar
ELIZABETHIN GÖZÜNDEN
Ben:Herkes hazır mı
Caner: Hazırız
Denizin haberini alınca herkese hazırlanmaları için 3 saat vermiştik. Canere
Ben: Onu bulabilecek miyiz?
Caner:Tabiki de. Ne pahasına olursa olsun onu bulacağız.
Canere gülümsedim ve
Ben:Teşekkür ederim
Herkese döndüm ve
Ben:Denizin yerini öğrendik ve şimdi yola çıkma vakti. Gerekirse onlarla savaşacağız.
Herkes sevinç çığlıkları attıyordu. İçimden Ne pahasına olursa olsunDENİZİN GÖZÜNDEN
Bayıltığim çocuğu bir kenara çektim. Burda kalmalıydım. Beni almaya geleceklerdi ve büyük bir çatışma çıkacaktı. Bu kadar kişiyi nereden bulmuştu.
Baya fazlalardı aralarına sızmam gerekiyordu. Biraz ilerledim. Karşıda bir nöbetçi vardı. Sessizce yaklaşmaya başladım. Yanına gelince boynunu kırdım ve onu ağaçlıklara çektim. Üstündeki kıyafetleri giydim ve yüzündeki maskeyi taktım. İçeri geçtim iki kişi bu tarafa doğru geliyordu.
Nöbetçi gibi etrafı kontrol ederek yürümeye başladım. Yanıma geldiklerinde ilk adam naber kanka nasıl gidiyor? Ben bir an durakladım ve iyiyim sen napıyorsun diğeri senin sesin ne zamandan beri bu kadar kalın. İçimden küfür savurdum. Nasıl tahmin edememiştim. Ben hastayım kanka ondan dolayı ilki geçmiş olsunda daha ilkbahardayız garip dedi. Canımı sıkmaya başlamıştı. Onu halledebilirdim ama iki kişilerdi. Ben çok büyük bir sorun değil biraz boğazım şişmiş ondan adam bana garip garip baktı ve arkadaşına işaret yaptı ana binanın yolunu tuttular. Arkasından senle sonra görüşeceğiz dedim sessizce ve ana binanın yanındaki binaya doğru döndüm ve yürümeye başladım. Bakalım bu binada neler bulabileceğim binanın içine girdiğimde girdiğime pişman oldum. Ben aman tanrım...ELIZABETHIN GÖZÜNDEN
Ben:Allah aşkına seçe seçe bu yolumu seçtiniz başka yol yok muydu?
Arabaları durdurmuş yolu gözlüyorum. Yolda binlerce zombi vardı va bizim yapacağımız hiçbir şeyimiz yoktu.
Ben:Oraya giden başka yol yok mu?
Caner:Var 500 metre önce sağa dönüş yolu vardı. Ordan gidebiliriz ama orada da zombi olabilir.
Ben:Deneyeceğiz bu zombilet nereden çıktı?!
Caner:herkese geri dönüyoruz hadi beni takip edin.
Geri döndük sağ tarafa döndük. Yolda ilerlemeye başladık. O sırada öndeki arabanın içinde
Ben:Caner sorun çıkarma yani bizim gruptan birisi yaralanırsa ya da ölürse Denize nasıl anlatırım.
Caner:Bizim gurup diye birşey yok Elizabeth bu arabaların içindekiler bize güvenerek Deniz için bizle gelen herkes bizim için önemli.
Ben:Üzgünüm ama onu düşünüyorum ondan başka birşey düşünemiyorum.
Caner:Elizabeth bu insanların sana ihtiyacı var. Bir lidere ihtiyaçları var. O kişide sensin. Bu savaşı kontrol etçek olan sensin. Herkes sana güveniyor. Kendini toparlamassan bu savaşı kaybederiz.
Ben:Tamam Caner biraz zamana ihtiyacım var.
Caner:Zamanımız az hemen kendini toparla Deniz seni böyle görmemeli.
Caner haklıydı. Günlerdir uyumuyordum. Kendimi toparlamam lazımdı. Araba aniden durdu. Canerle ön tarafa baktık.
Ben:şimdi kesinlikle hapı yuttuk....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOMBİLERİN DÜNYASI:İNTİKAM YEMİNİ
RandomDeniz o geçen 15 yıldan sonra artık dayanamayıp cephanelik ve erzak bulmak için awmye gitmiş gurubunda ki Yusufu kaybedince deniz çok fazla sinirlenmiş ve söyle bir yemin etmişti BÜGUNDEN SONRA YAŞAMAK YOK SON NEFESINE KADAR YAŞAMAK VE ZOMBİLERİN BA...