Florist // Yoonmin

1|5

Swagi: Hey,

iyi misin?

Mochijm: Bilmiyorum.

Yanlış bir şey yaptığımızı düşünüyorum ben Yoongi.

Sadece dondurma yedik ve sen onu da görmek için beni evime kadar getirdin.

Bo-young'un bu kadar tepki vermesine anlam veremiyorum.

Gerçekten de dediğin kadar benden nefret ediyor mu?

Swagi yazıyor...

Mochijm: Sanırım cevabımı aldım şşsdşskflskflkslf

Swagi: Jimin bak, Bo-young çözülmesi zor bir kız.

Ben bile bazen onu anlamıyorum.

Senden neden haz etmiyor ya da neden senin karşında sana gülerken başkalarına seni sevmediğini söylüyor bilmiyorum ama onunla artık konuşmasan daha iyi olur.

Sakın bunları onu senden kıskandığım için söylediğimi düşünme. Ya da seni sevmediğim için ondan uzak tutmaya çalıştığımı...

Sadece... sen çok iyi niyetli birisin Jimin. Bo-young'la şuan iyi olsanız bile bu ileride yine aynı olayın tekrarlanmayacağı anlamına gelmez.

Zaten oradan taşınacaksın. Bugün bana onunla hiç dışarıda buluşmadığını söylemiştin. Yalnızca apartmandayken konuşuyormuşsunuz.

Mochijm: Evet ama Yoongi, yine de üzüldüm.

Nasıl böyle bir şey yaptığımı düşünür? Sen onunla birlikteyken nasıl sana sarktığımı düşünür?

Hongbin gelirken komşular konuşuyormuş ve o da olanları duymuş.

Eve gelince bana kızdı.

Ayrıca Bo-young'a bir kez daha güvenmediğini söyledi. "Sana kaç kez söylememe rağmen o kıza samimi davrandın al işte." diye apartmanı bile ayağa kaldırdı.

Swagi: Sana neden kızdı? Bir suçun yoktu ki? Yalnızca birlikte eve geldik, bence buna kızamaz.

Mochijm : Hayır kızdı çünkü o benim ağlamamdan nefret ediyor. Ayrıca dediğim gibi beni uyardığı halde onunla konuşmaya devam ettim.

Neden konuşmamı istemediğini bilmiyorum ya da neden ona güvenmediğini.

Ama istemiyor üzerine bir de ağlayınca kızdı.

Swagi: Jimin, bak o benim sevgilim olduğu halde bunu diyorum ama...

Neden ağladın ki?! Buna değer miydi?

Mochijm: Yoongi, uzun zamandır arkadaşız ve cidden sadece bir gün beni sevgilisiyle gezerken gördü diye açıklamama izin bile vermeden yargıladı.

Üzülüyorum çünkü uzun süredir Hongbin'in dediklerine kulak asmayıp onunla görüşmeye devam ettim. Ayrıca sen her seferinde beni sevmediğini dillendirdin. Ama ben senin dediklerini de önemsemedim.