0.1

680 30 8
                                    

Jennnie~
"Güneş'in ilk ışıklarıyla güzel bir güne başladım" demek isterdim ama maalesef ki benim hayatım boyunca uyanıcağım güzel bir gün olucağını düşünmüyorum. Sabah annemin bağarışlarıyla uyandım. Kahvaltı yapmam için beni aşağı çağırıyodu. Saat'e baktığımda ise biraz daha yatarsam okula geç kaldığımı fark ettim. Hemen soğuk bir duş alıp hazırlandım. Saçlarımı taramak için aynaya karşısına geçtim ama her zamanki gibi hüsrana uğradım. Hala çirkindim ve bu benim canımı yakıyordu. Yüzüm sivilceliydi ve toplu bir vücüdüm vardı. Bu yüzden okuldaki herkes benle dalga geçerdi. Bu düşüncelerimi bir kenara bırakıp aşağı indim. Annem ve babam masaya oturmuş kahvaltı ediyorlardı. Yanlarına gittim ve bende kahvaltı etmeye başladım. Sessizliği bozan annem olmuştu.

"Jennie, seninle konuşmamız gereken önemli şeyler var kızım."

" Ne konuşucaksınız?"

Babam hemen söze atıldı.

"Biliyorsun ki kızım benim işlerim belli olmuyor . Her hafta yurt dışına çıkmak zorunda kalıyorum ve bu benim için çok zor bir durum. Ayrıca şirketteki ortağımla bir karar aldık."

"Ne gibi bir karar? "

" Şirketi Amerika'ya taşımayı düşünüyoruz. Bu yüzden de Amerika'ya taşınmamız gerek. Ve bu durumda sende artık orda okumak zorundasın."

Bu dediklerine şaşırdım diyebilirim. Tabiki böyle bişey beklemiyordum. Ama bu fikir hoşuma gitmişti. Burdan uzaklaşmak iyi gelebilirdi.

"Tamam. Ne zaman gidiyoruz?"

İkiside şaşkınca bana baktılar. Heralde bu kadar çabuk kabuk ediceğimi düşünmediler. Ama yanılıyorlardı burdan kurtulmak için herşeyi yapardım.

"Bu hafta sonu gidiyoruz hemen hazırlanman gerek."

"Peki" dedim.

Çantamı da alıp evden çıktım. Yaşadığım yeri seviyordum. Ama sadece bana eziyet edilmediği, dalga geçilmediği ve kendi başıma kaldığım zamanlar. Daha çok geceleri dışarı çıkar müzik dinleyerek sahilde dolaşırdım. Bu beni her zaman rahatlatıyordu. Yine müzik dinleyerek gidiyordum okula sanırım okulun tek iyi geçen tarafı giderken ki bölümüydü. Okulun kapısından içeri girdim ve tabiki bütün gözler bende . Bana iğrenerek bakıyorlardı. Artık alışmıştım ve umursamıyordum. Her zaman çalışkan bir öğrenciydim. Ama bu durum beni eziklikten kurtarmıyordu. İlk derse geç kalmıştım bu yüzden kantine gidip kahve aldım ve en arkada olan masaya oturdum. Kahvemi içtim ve kafamı masaya gömdüm. Uykum vardı ve uyumuştum.

Ne kadar uyuduğumu bilmiyorum ama kafama vurulan şeyle ve büyük bir baş ağrısıyla uyandım. Kafamı kaldırdım ve etrafima baktım. Her zamanki gibi Jimin, tayfası ve sürtükleri. Aish! Cidden bunlardan nefret ediyordum. Nayeon ve Momo'nun kafama tepsiyle vurduklarını farkettim. Jiminler ise bana bakıp gülüyordı. Sadece onlar değil tabiki kantindeki herkes. En sonunda vurmayı kesip gülmeye başlamışlardı kızlarda. Ayağa kalkmaya çalıştım ama başım dönmeye başlamıştı. Zar zorda olsa kalktım masadan. Zorlukla yürüyordum. Bir anda gözlerim karardı ve yere düştüm en son herkesin bana şaşkınca bakışlarını görmüştüm sonrası karanlık.

Jimin~
Kantinde yine ezikle dalga geçiyorduk. Ah her zamanki gibi çok eğleniyordum. Zar zor ayağa kalktı ve yürümeye başladı. Sendeleyerek yürüyordu ve gözleri yarı açıktı. Herkes gülmeyi kesip ne olucak diye ona bakıyordu ki kız bir anda yere düşüp bayıldı. Herkesin yüzünü şaşkınlık ifadesi sarmıştı. Bende şaşırsam da böyle bir şey beklemiyordum. Ama umrumda bile değildi. Bizimkilerle yerdr yatan bir adet eziğin yanından geçip gittik. Ondan nefret ediyordum. Neden diye sorsanız da bilmiyorum ama çok çirkin ve onla uğraşmak çok komik.
Tuvalete girdik. Ve konuşmaya başladık.

JK: Öf be ezik jennie'nin çok komik değil miydi o hali ama sonra bayıldı ve bu beni çok şaşırttı.

RM: Gerçekten ezik fln ama bayılmasını bende beklemiyordum bu ani oldu.

JN: Umarım ona birşey olmaz

MY: Yoksa bütün suç bize kalır ve o şapşal müdür ile uğraşırız.

V: Gerçekten çok can sıkıcı bu durum o müdürle uğraşma ak istemiyorum.

JM: Ona birşey olup olmaması umrumda bile değil.Bence sizde bu kadar dert etmeyin. Birazdan kendine gelir ve kimseyle uğraşmayız . Dedim ve koridora çıktım. Arkamdan da bizimkiler geldi. Herkes bize bakıp ezik hakkında konuşuyorlardi. takmayip bahçeye çıktım. O sıra ambulans girdi içeri ve jennie'yi aldılar.Gerçekten bu kadar kötü müydü durumu. Neyse ne hali varsa görsün umrumda bile değil.Hatta ölmesi daha mantıklı dünya bir ezikten kurtulmuş olur. Yukarı çıkıp çantamı aldım ve okuldan çıktım. Evime gittim ve yatağıma uzandım. Yorulmuştum bugün. Ve çok saçma şeyler olmuştu.Umursamadan yatağa yattım ve uyudum.

Selam gençler!
Bu ilk kitabım umarım beğenirsiniz.🙂
Yazım yanlışlari olabilir bunun için kusura bakmayın 😊
Bide Nayeon ve Momo'ya anti değilim aksine ikisinide çok seviyorum. Sadece Korece isim aklıma gelmediği için onların ismini yazdım. Anti değilim ❤️

Bu arada oy verip yorum yaparsanız çok sevinirim 💞

Ve eğer bu kitabım beğenilirse yeni şeyler yazmayı planlıyorum.
Duygu ve düşüncelerinizi yoruma yazın bide yanlışım varsa eğer söyleyin 💜

CallousHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin