Dark Sun: Rising

~Sindel~

Merhaba arkadaşlar (saygın birilerine söylüyomuş gibi oldu), neyse bu bölüm Sindel'in ağzından anlatılıyor.ileride belki Stiles'ın ağzından da yapabilirim. neyse ben konuşmayı bırakıp sizi bölümle baş başa bırakayım.Unutmayın bölüm Sindel'in ağzından :D

SINDEL

Mason karşımda durmuş, vücudundan kırmızı yerine siyah kanlar geçerken damarları çok net görülüyordu. dünkü eğitim gibi olmasını istemiyordum. çünkü...

...Çünkü ölme ihtimali vardı.

Ancak ben onun ölmesini istemiyordum. ona karşı sıcak hissediyordum. her zaman yalnız olduğum için insanlara kötü davranmıştım.ancak Mason içimi ısıtıyordu.ve o şu anda karşımda ölme ihtimali olan bir şekilde duruyordu. ve gözleri...

Gözleri göz bebekleri kaybolmuş bir şekilde simsiyah bana bakıyordu. ben ise hiçbir şey yapmadan karşısında duruyordum.birşey yapmak istiyordum. yapmalıydım ancak karşımdaki Mason değildi. gözlerinde aynı sıcaklığı hissetmiyordum. Mason'u omuzlarından tuttum.

"Dünkü olaylar olmayacak Mason."

O da benim omuzlarımdan tuttu. Omuzlarımda yanma hissediyordum. ancak bunu umursamıyordum.Çünkü yaralarım kendiliğinden ve hızlı şekilde iyileşiyorlardı. bir süre sonra yanma hissi geçmeye başladı. Mason'a baktığımda ise normale dönmüştü. bana baktı. kan ter içinde kalmıştı. yüzüme baktı;

"Teşekkürler"

Gülümsedi, bana gülümsedi. içimi ısıtan bir gülümseme. O an hayatımda hiç farketmediğim bir şey farkettim.

Mason'ı seviyordum. Onu seviyordum.