bu hüzün nedir içimde ki ..
her gece oturduğum bu sedirde
neden başka diyarlarda buluyorum bugün kendimi..
hasretlik çekenin kalbine karlar yağarmış derdi annem..
40 fırının ateşi yansa da ısıtamazmış o kalbi,
hep öyle derdi buruk gülümsemesiyle...
ne haklıymış..
Bir insan bir insanı böyle özlememeli belkide..
karlar yağdırmamalı içine ..
Buz tutturmamalı bir eylül akşamında..
halbu ki eylül sarılı-kırmızı caddeleri süsleyen yapraklarındır...
karlar insanın kalbine değil yeryüzünün üstüne dökülmeli..
Insan insana hasretlik çekmemeli..
gülmeli,sevmeli,bakmalı,görmeli..
kilometrelerce öteye düşmemeli..
Şimdi bir pencere önünde,sedir de geçiyor yaşamım..
kalbimde kar,aylardan eylül...
öylesine hasret..
öylesine ağlamaklı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gramafon
ChickLitFonda saklambaç oynayan çocukların şen sesi gramafonda çalan şarkılar kadar eski şimdi kulaklarımda sesin.. duymayalı kaç mevsim geçti kimbilir... saçlarıma düşen aklardan sonra bıraktım saymayı.. saçlarıma aklar düşüren adamın yeşermiştir dedim e...