~1~ Küçük Rahibe

2.9K 58 9
                                    

Okuldan çıktığımda vücudum çok ağrıyordu ve kasılıyordu. Neler oluyordu bana ? Heralde hastalanmıştım. Ahh..Tanrı'm o dondurmayı yememeliydim. Eve kadar dayanmalıydım. Ama dayanamıyordum. Alt tarafı bir dondurma. Neden bu kadar etkilenmiştim ki ? Yolda dizlerimin üstüne çöküp inledim. Ellerimi boynuma götürdüm. En çok da boynum acıyordu. Boynumda başlayan ve tüm vücudumu etkileyen bir ağrı. Bıçakla kesiliyormuş gibi bir ağrıydı. Ağlamaya başladım. İ sırada yoldan geçen bir araç durdu ve beni kucakladı. İnsan değildi çünki boynunda her vampirde farklı şekillerde olan dövmelerden biri vardı. Bunu biliyordum çünk annem benim gibi insanların vampirlerden uzak durması gerektiğini söylerdi ve vampirlerle insanları ayırabilmem için vampirlerin özelliklerini anlatırdı her zaman.

"Bı...ah! Bırak be..beni..ahh!" diyebilmiştim kucağında olduğum adama. Sadece diyebilmiştim çünkü kendimde onu itecek kuvveti bulamıyordum. Güldü.

"Seni bırakırsam dönüşümünü tamamlayamazsın. Ve ölürsün" dedi. Dönüşüm mü ? Olamaz! Vampire dönüşemem !

"Vampir mi olacağım ? " dedim tereddütle.

"Evet. Kendini fazla yorma. Bu senin yararına" dedi. Bir süre sessizce ilerledik ve büyük bir okulun önüne geldik. Bu okul kocamandı ve şato görüntüsüne sahipti. Şaşkınlıkla ağzım aralandı.

"Thanswill Vampir Okulu" dedim. Der demez boynuma saplanan ağrıyla tekrar ağlamaya başladım.

"Neren ağrıyor?" dedi tanımadığım bir kadın. Bu kadın siyah saçlı ve siyah gözlüydü. Kendinden emin bir duruşu vardı. Çok güzeldi ve de güçlü. Her erkek onu arzulardı. Bu haliyle bir tanrıçayı andırıyordu. Alnında mavi ve içi dolu bir hilal vardı. Parlıyordu bu hilal. Sanırım o da vampirdi.

"Boynum.." dedim.

"Ama bu imkansız" diyerek boynuma dokunuyordu. Ne imkansızdı ki ? Düşüncelerimi okurmuş gibi cevapladı.

"Sen geleceğin vampir rahibesisin. Boynundaki dövme şimdiden oluşmuş" dedi. Ve ekledi.

"Seni biri ıssırdı mı. Yani ıssırılarak mı vampir oldun ?"

"Hayır. Sadece yürüyordum. Ahh... Tanrı'm...Hala acıyor" dedim. Kadın beni revir olduğunu tahmin ettiğim odaya götürdü. Beni iyileştirirken konuşuyordu.

"Ben yüksek rahibe Anastasia."

"Ben de Ashley Moore" dedim.

"Bundan sonra bu okulda kalacaksın. Odanı ayarladık. Ders programın odandaki panonda asılı. Yarın ilk dersine başlayacaksın" dedi ve işini bitirdikten sonra doğruldu.

"Hadi gel seni odana götüreyim" dedi. Ben de başımı onaylarcasına salladım. Kocaman ve kapkaranlık koridoru seyrek yerleştirilmiş meşaleler aydınlatıyordu. Ama yine de çok karanlıktı. Korkmuştum. Korkunca hep anneme sarılırdım. Annem aklıma gelince irkildim.

"Ben hallederim Ashley. Sen derslerine odaklan yeter. Tatlım eğer yardıma ihtiyacın olursa çekinme tamam mı ? Ve bana yalan söyleme. Ben düşünce okuyabiliyorum." dedi ve elime odanın anahtarını tutuşturduktan sonra gitti. Odaya girdiğimde çok şaşırmıştım. Odamda mutfak bile vardı. Sevinçle etrafı gezerken ders programını gördüm. Yarın 9 da başlayacaktı ilk ders. Ve dersim 'vampir fizyolojisi' idi. Sanırım vampirlik hakkında bilgi alacaktık bu derste. Düşüncelerimi kenara bırakıp yatağa yattım ve odamı iznceledim. İstemsizce düşüncelerimin hepsini beynimden uzaklaştırıp geleceğe odaklandım. Bunu neden yaptığımı bilmiyordum ama bunu engelleyemiyordum. Bir anda kendimi okulun bahçesinde buldum. Yüksek rahibe Anastasia bahçede dolaşıyordu.

"Rahibem" diye seslendim ama beni duymadı. Tam karşısındaydım ve o beni görmüyordu...duymuyordu.

"Rahibem" dedim daha da yüksek sesle. Ama duymuyordu işte. Duymuyordu. Rahibenin yanına bir kedi geldi. Tombul ve simsiyah bir kediydi. Rahibe kediye eğildi.

VampirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin