• Okyanus Kokusu

7.1K 405 1K
                                    

3 Hafta Önce

"Git başımdan artık Leo! Seni istemediğimi kaç kez daha söylemem gerekiyor?!"

Harry karanlık sokakta, önündeki iri adama laf anlatmaya çalışırken kendini bu çıkmaz sokak kadar yalnız ve boş hissediyordu. Gözleri dolmuştu. Issız sokaktan yayılan buzlu havayla her tarafının titrediğini hissediyordu. Fakat önündeki uyuşmuş zihinli adamdan daha fazla korkuyordu. Ne kadar güçlü kalmaya çalışsa çalışsın, bu adam onu ürkütmeyi çok iyi başarıyordu.

Leo sarsak birkaç adım daha attı ona doğru. Göz altları morarmıştı. Nefesinden yayılan ot ve içki karışımı kokusu midesini bulandırıyordu. Kendi dudaklarından yayılan tek şeyse korku dolu çıkan soğuk buhardı.

"Beni peşinden koşturmaktan ne zaman vazgeçeceksin?" Dedi kaşlarını kaldırarak, Harry'nin kusursuz güzelliğini incelerken.

Harry ona göre, hatta arkadaşlarına göre de muhteşemdi. Leo kalıplı ve güç gösterisine hayran biri olarak, Harry'yi güzel bulan herkese tek bakış atıp onları bu güzelliğe bakmaktan alıkoyuyor, onun sadece kendisine ait olduğunu haykırıyordu.

Harry yalnızca onun olabilirdi.

Sadece Leo'nun.

"Sen delirmişsin Leo! Artık çekil önümden!"

Harry kalbine gelen ani bir cesaretle Leo'nun yanından geçmek ve arkasına bakmadan buradan kaçmak istedi. Fakat kendisinden daha güçlü olan iri eller kollarını yakaladığında, sırtını soğuk duvara dayalı, Leo'yu da bedenine yapışmış bir şekilde bulmuştu. Gözleri panikle açılırken, kendisine sırıtan bu adamın kollarında çırpınmaya başladı.

"B-bırak!"

"Seni istiyorum Harry! Her şeyinle seni istiyorum!"

"Delisin sen, Leo! Bırak beni, dokunma bana!"

Leo sinirle soluyup hırsla dudaklarını Harry'nin uzun saçları arasında kaybolmuş boynuna götürdü. Harry korkuyla onu itmek istediğinde, boynundaki tiksindirici dokunuşlarla gözleri dolmuştu.

"B-bırak b-beni! Bırak beni adi herif, d-dokunma!"

"EEH! Bıktım ama!"

Leo bağırıp geriledi ve Harry'nin yanağına sert bir tokat attı. Harry sersemlemiş halde elleri ve dizleri üzerine çökerken, şok olmuş bir şekilde yanağını tutarak gözyaşlarını dökmeye devam ediyordu. Hiçbir şey anlayamamıştı, sanki bir anda dünyası dönmüştü. Yanağındaki yakıcı sıcaklık ve karıncanlanma, Leo'nun onu bileğinden tutup çekiştirmesiyle geri planda kalmıştı.

"Kalk ayağa Harry, hemen!"

Harry hala sersemce kendini kaldırmaya çalışırken, irice açılan gözlerini Leo'ya dikip elini kurtarmaya çalıştı. Güzel yüzünü yıkayan yaşlarla başını sağa sola sallayıp duruyordu.

"H-hayır, b-bırak beni.... N-ne olursun b-bırak!"

Leo onu çekiştiriyordu. Bu ıssız sokağın en uç köşesindeki harabe depoya çekiştirirken, Harry ayaklarını yere sürtüp gelmemek için direniyordu.

"B-bırak! Hayır Leo, hayır! BIRAK BENİ!"

Bağırmaktan dolayı boğazı sızlıyor, hıçkırıklara gömülerek kendini ondan kurtarmak için çabalamaya devam ediyordu. Fakat güçlü eller onu depoya sokup hızla yere ittiğinde, yüz üstü yere düşerek tozlu katmana doğru hıçkırmıştı.

If I Could Say | Larry ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin