Destiny Colors

1.1K 85 37
                                    

Her bölüme, duruma uygun bit Gakupo x Luka şarkısı atmayı planlıyorum ama bulamayabilirim :D Multideki şarkı süper, tavsiye ederim :)

[Megurine Luka]

Miku'yla sınıflarımıza giderken gözlerim yine onu aradı. Bahçenin her tarafını taramaya başladım. Zaten mutlaka dikkat çekmesi gerekirdi. Mor, uzun, havalı saçlar, yapılı bir vücut.

"Yine mi, Luka? Artık sıkmaya başladı ama." Miku'nun oflayan sesini yok saydım ve bakınmaya devam ettim. 

"İstersen sen devam et. Ben burada kalacağım." diye mırıldandım.

İç çekerek yanıma geldi. "Olmayacak şeyler için edilen hevesin sonu hüsrandır, Luka." dedi uğursuz bir ses tonuyla. "Bunu senin arkadaşın olduğum için söylüyorum, yanlış anlama."

"Git, Miku." dedim sertçe.

"Sonra gelip omzumda ağlarsın ama..." diye mırıldandı ve sınıfa sallana sallana gitti. Mavi, uzun saçlarının arkasından bakmakla yetindim. Normalde iyi bir arkadaştı ama söz konusu Gakupo olunca nedense böyle bir tuhaf oluyordu. Ona güvenmiyor olabilir miydi ki?

Sonunda okul kapısından içeri o girdi. Arkasından bakakaldım. Mavi gözlerini bu uzaklıktan seçebiliyordum. Birkaç arkadaşıyla konuşmaya başladılar. Ben de uzaktan onları izliyordum.

Aniden bir eli sırtımda hissedip o tarafa döndüm. "Luka!" Rin'in çınlayan şirin sesini duydum. "Burada ne yapıyorsun?"

"Bir şey ilgimi çekti de onu izliyordum." dedim gülümseyerek. Miku dışında kimsenin bu ilgimden haberi yoktu ve olmamalıydı da.

"Tuhaf biri olduğunu zaten anlamıştık." bu da Len'di. İkisi bir süredir zıt kişiliklerine rağmen çıkıyorlardı.

"Len! Çok kabasın!" diye bağırdı Rin ağlamaklı bir sesle.

Len "Tch." dedi ve okulun kapısına doğru yürümeye başladı.

Rin hemen peşinden koşturdu. "Gelince hemen hangi erkekten hoşlandığını bana söylersin!" diye bağırdı ve yoluna devam etti.

Bahçedeki herkes dönüp bana baktı.

Gakupo da bana bakıyordu.

Tüm okul birinden hoşlandığımı duymuştu.

Baştan aşağı kıpkırmızı olarak arkamı döndüm ve son hız sınıfıma gitmeye başladım. Rin'i gördüğüm yerde suratının ortasına okkalı bir yumruk atacaktım.

Tabii Len atmama izin verirse.

Hızla sınıfıma koşup sırama oturdum. Sensei'in gelmesini beklerken bahçedeki olayı düşünüyordum. Aptal Rin! Ona bahsetmememe rağmen inatla anlamış ve bunu tüm okula duyurmuştu! Birileri bu kızdan yahni yapmalıydı.

Sensei intikam düşüncelerimi susturarak içeri girdi. Matematiği anlatmaya koyuldu. Ben de önüme laf olsun diye bir defter açtım. Şu anda ders dinleme havamda değildim.

Aniden önüme beyaz, buruşmuş bir defter kağıdı uçtu.

Olanları duydum.
~H.M.

İyi, ne güzel, duyduysan bana ne, Miku? Ona ters bir bakış attım. Benimle ilgilenmiyordu, defterine bir şeyler çiziyordu. Resimle hep ilgilenmişti. Hızla kağıda bir şeyler çiziktirdim.

Ee, duyman bir şeyi değiştirir mi?
-Luka.

Kağıdı sakince katlayıp ona uzattım. Çaktırmadan elimden aldı. İki saniye kadar bir süre kağıda çatık kaşlarla bakıp cevabı hızla yazdı.

Lie [Vocaloid]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin