Bölüm 1: Kiyameten bir gün önce

2.3K 142 20
                                    

Chu Han aklında kendini kızdı,"Salak!"

Kimdi o?! Bağırmak, zombileri çekmek demekti.

"Bağırmayı kes!"

Chu Han'ın gözlerini açarak, ateş etti. Göz bebekleri acımasız bir ışıkla parlıyordu ve içindeki vahşet, (korku) herhangi bir erkeği susturmak için fazlasıyla yeterliydi.

Ancak, birkaç dakika sonra, gözlerinde öldürme niyetinin yerini şaşkınlıkla almıştı.

Masmavi gökyüzü yoktu, ne de etrafta olan cesetler... Chu Han, zombilerin metalik kan kokusunu bile koklayamamıştı, hayvani kükremelerini nasıl duyamazdı?

Sıcak güneş ışığı, şeffaf pencereden parladı. Odada dört yatak ve bir kare masa vardı. Gömlek giymiş iki üniversiteli, bilgisayar başında birbirleri sohbet ediyordu, elleri sık sık klavye ve fareye değiyordu.

On yıldır görmediği odanın görüntüsü, Chu Han'a şok yaşattı. Kirli kıyafetler yere serilmiş ve kokulu erişteler bir kule oluşturmuştu. Düzensiz dağınık ve nostalji anıları zihninde akıyordu.

"Fang Rong, Deng Weibo... Eski üniversite oda arkadaşlarım."

"Neyin var? Çok mu uyudun? " Chu Han'ın karşısında oturan Deng Weibo, başını kaldırdı. Bir çift kalın lensli gözlükleri olan orta görünümlü bir adamdı. Gizli doğaüstü gücünü aktive etmeyi başarmış olsa da, bir zombi saldırısında öldürülmüştü.

"Chu Han uyandı mı?" Fang Rong sordu, gözleri hala bilgisayar ekranına bakıyordu."Sadece bırak, dostum. Yine kaybettin!" Fang Rong, Q tuşuna birkaç kez bastı. Chu Han onu biraz cesur bir insan olduğunu hatırladı, aynı zombi saldırısında öldürülmüştü.

Chu Han, gözlerini ovuşturdu ve mevcut durumu yakalamaya çalıştı. Nedense akıl almaz bir düşünce aklında yükseldi ve heyecanla titremesine neden oldu.

"On yıl öncesine yolculuk yapmış olabilir miyim? Evet, o zaman hiçbir zombi yoktu ve üçü hala yaşıyordu!"

Fang Rong bilgisayar ekranını kapattı."Chu Han," seslenerek ona döndü ve "Deng Weibo ve ben şimdi ayrılacağız. Saat neredeyse on. Deng, acele etmelisin ya da uçuşumuzu kaçıracağız."

"Saat on? Uçuş?" Chu Han'ın kalbi sarsıldı. Tarih neydi?

Chu Han yataktan kalkıp Deng Weibo'yu bilgisayardan uzaklaştırdı. Fareyi hareket ettirdi ve sağ alt köşedeki takvim simgesini tıkladı.

"Ne yapıyorsun?" Deng Weibo bağırdı. "Hey, o benim!"

Chu Han sağır bir kulağa döndü*. Tek odak noktası takvimde görüntülenen tarihti.

10:00 AM, 5/7/2015.

"Kahretsin, bu son olamaz!"

Kıyametin ilk aşaması yarın başlayacaktı. Saat altıyı vurunca, Dünya karanlıkta örtülecek ve Güneş, öğlen saatlerinde tekrar yükselecekti. Bu altı saatten sonra, Dünya kaosa sürüklenecekti. İnsanlığın bütün ilerlemesini geçersiz kılmak, sadece altı saat sürecekti.

Chu Han'ın kalbi çılgınca dövüldü*."Sadece bir gün kaldı!"

"Kaybol, dostum." Deng Weibo, elindeki çantayı sallayarak söyledi. "Bilgisayarımı toparlamam gerekiyor."

Chu Han, geri dönüşünden etkilenmemeye çalışarak gerçek duruma odaklandı. Endişeli yüreğini sakinleştirmek için derin bir nefes aldı ve şöyle dedi: "Bugünlerde bulaşıcı bir virüs olduğunu duydum. Siz ailelerinize olabildiğince fazla yiyecek ve su hazırlamalısınız ve bir süre evde kalabilirsiniz."

Kıyamette Erime SistemiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin