Kıyamette Erime Sistemi

Bölüm 38: Onlar Zombi Isırıkları Değil

"Hayır, hayır! Bunu yapamazsın! Bu camın açtığı bir yara, zombilerin değil!"O adam bağırdı.

Ancak, Xiao Yunfei ve iki kişinin geri kalanı tamamen ilgisizdi. Adamın etrafını sarıp, ona sert bir şekilde baktılar. Silahlar da bir an önce vurmaya hazırdı.

Gözleri düşünceyle açıktı ve açlıkdan yüzlerinde delilik vardı. İçlerinden biri, şiddetli bir şekilde Yuttuktan sonra dudaklarını yaladı.

Lezzetli bir yemek gibiydi.

Panik aniden ayağa fırladı ve hepsinin nasıl birden delirdiğini görmüştü!

Adam geri döndü ve dümdüz koştu. Duyguları gözlerinden okuna bilirdi. İnsanların yiyeceklerin önündeyken hissettikleri şevkliydi. O kadar deliler ki onu yemek için bir sebep bile buldular!

Bir insanın etini yerken, onlarla zombiler arasında bir fark var mıydı?

Hayatta kalma isteği ona hızlı koşmasını sağlayan güç verdiği için titriyor ve korkuyordu. Önünde bir zombi olsa bile, hiçbir şey onu durduramaz gibiydi.

İnsanlar zombilerden daha korkunçtu.

"Sadece öldürün onu!" Xiao Yunfei az önce bağırdı ve ilerledi.

Üç adam peşinden sıkıca ellerinde tutulan silahla kovalandı, bu kasaplar etleri henüz baharatsız buharda pişirilmiş olsa bile etleri taze ve lezzetli olan şişman bir domuzun peşinde koştukları sahne gibi görünüyordu.

Xiao Yunfei çok kızdı ve öfkesi ve açlığı tarafından tüketildiğinde ahlaki bir şey bilmiyordu. Bildiği şey, çok aç olduğu ve et ya da başka bir şey olursa olsun, büyük bir yemek yemek istediğiydi. Midesi doyana kadar her şeyi yiye bilmekti.

Açlık, bir kişinin alt çizgisini aşağıya çevire bilirdi, et yemek çok yaygındı, çünkü yalnızca birkaç kişi aşırı açlığa maruz kaldıklarında kendilerini kontrol edebiliyorlardı.

Bu bir içgüdüydü.

Xiao Yunfei, hatanın farkında değildi. Böyle bir durumda herkesin aynı seçimi yapıp, hayatta kalmak için yoldaşlarını yiyeceğine inanıyordu.

Daha önce işinde yaptığı ile aynıydı ve tek farkı parayı o zamanlar para için yapmasıydı, ama şu anda bunu yemek için yapıyor ve hayatta kalmak için yapıyordu.

Et hala etti ve yenilebilir olmalıydı. Bu kıyamette, ondan daha kötü bir şey mi var?

Bir insan da yiyecekti ve neredeyse unutuyordu.

Kahretsin! Bunu daha önce düşünmeliydi, aksi halde günlerce aç olmazdı.

Baltalı adamı aramaya gitmeden önce iyi bir yemek yemeli. Daha sonra, onu Shi Şehrine göndermek için adamı kandırırdı.

Xiao Yunfei'nin önündeki adam daha hızlı ve daha hızlı koşuyordu ve üç kişi de onu takip edemedi. Çabucak arkasına döndü ve sebepsiz yere bir hana kaçtı. Hanın önünde, Chenguang Inn'de sallanan bir plaket vardı.

Hanın odalarından birinde saklanmaya ihtiyacı vardı. böylece yenemezdi!

İlk kapı kilitli olmadığından gerçekten şanslı bir adamdı. Zombiler ya da insanlar olmayan normal bir odaydı. Güvendeydi. Çabuk içeri girdi ve kapıyı bir patlamayla kapattı. O kapıyı barikatlamak için masayı taşımak için çok çalıştı.

Üç kişi hızla merdivenlerden çıkarken kovalamaya devam ettiler.

Loş koridorun en derin kısmında, uykulu bir kadın da dahil olmak üzere üç kişinin kapıdan dışarı çıktığını farketmedikleri için yiyecek bulmak için koştular.

Bang bang Bang!

Bu üç kişi kolayca kapıyı kırdı. Odada yemek vardı ve yemek istediler!

Xiao Yunfei elinde bir cesetten aldığı baltaya baktı. Tahta kapıyı bölmek için baltayı kaldırırken gözleri birden parlaklaştı.

Kır!

Kalın balta kolayca ve kapıyı kesti.

Xiao Yunfei'nin eylemleri nezaketsiz bir ipucu olmadan açlık konusunda net bir gösterge idi.

Kapıyı itti ve baltasıyla kesti. Kaba ve doğrudan hareket, kalbinin derinliklerindeki sabırsızlığı açıkça belirtmiştir.

Kapıyı birkaç kez baltayla kırdı. Sonunda, kapı ikinci katın koridorunda sağır edici ve korkunç bir vurmalı ses eşliğinde kırıldı.

Kesmek-- --

Kapı düştükten sonra, üç kişi hızla odaya koştu.

Odada kesici izler vardı ve sonra adamlardan birinin çığlığı vardı. Odanın içindeki manzara kurbanlarını yiyen zombilere göre daha sert ve çılgıncaydı. Adam öldü ve bedeni birkaç parçaya bölündü. Xiao Yunfei ve adamları hızla vücudu sardı. Adamın vücudunun bir kısmını aldılar ve önce yemek yemeleri gerektiğini düşündüler.

Shang Jiuti, koridorda olanlara şahit olmuştu.silaha sıkıca sarılmıştı. koridorun sonunda nişan almıştı. Üç adamın neden o adamı acımasızca öldürdüğüne dair hiçbir fikri yoktu çünkü hissettikleri açlığı yaşamamıştı. Zombiler tarafından ısırıldılar mı?

——————

Chu Han Jia Chunjie'nin cesedini çok uzağa fırlattı ve yolda kan vardı. Kıyafetlerini değiştirmek için biraz zaman harcadı ve sonra dükkandan yiyecek aldı.

Tüm bunlar bittiğinde hanlara geri dönmek için yollar değiştirdi. Arka tarafa yukarı çıktı. Koridordan geçerken aniden durdu.

Yanındaki kapı daha önce sağlamdı ama şimdi parçalar halinde kesilmişti. Oda temizlendi, ancak kan kokusu hala çok kalındı. Koridorda Shang Jiuti, Chen Shaoye ve Onsekiz ve birkaç yabancının sesi vardı.

Chu Han kaşlarını çattı ve yan odaya sessizce girdi. Tuvalete girerken hızla etrafına baktı.

Küvette vücut parçaları parçaları vardı. Kan yoktu ve bir adamın kafası oradaydı. Su musluğundan su damlaları akıyordu ve lağama bir miktar kan damlasıyla akıyorlardı.

Chu Han yavaşça çömeldi ve vücudu dikkatlice kontrol etti. Derinin bir bölümünün kaybolduğu yere baktı. Diş izi olduğunu ve etinin yırtılması gerektiğini yargılayabilirdi, ama baskı kesinlikle bazı zombi ısırık izleri değildi!

Üç arkadaşının kaldığı yöne bakarken kaşlarını çattı.

Chu Han durdu ve evi hızla terk etti, çünkü kan temizlendiğinden beri dışarıdaki zombileri etkileyemedi, ancak yokluğunda ne olduğunu bilmek istedi.

"Bana yardım ettiğin yemek için teşekkür ederim. Ben, Xiao Yunfei, senin saygını hatırlayacağım! Doğru, Shi şehrine mi gidiyorsunuz? Eğer öyleyse beraber gitmeliyiz. Daha fazla insan olsaydı daha güvenli olurdu. Ayrıca, ben Shi şehri askeri ile tanıdıklığım var ve kolayca bir iki kelime söylemek çocuk oyuncağı."

Chu Han dışarıda iken nazik bir tonla hafif bir ses duydu

Xiao Yunfei?

Chu Han'ın keskin gözleri, odaya hızlı adımlarla girerken çevreyi hızla taradı.