21. bölüm

620 24 0
                                    

Jihye ben özür dilerim

Minsoo: gel biz çıkalım

Ben: evet hadi

Deyip önden çıktım. Yüzde yüz herkes baka kalmış ti

Aşağı inip otelin havuzunun kenarına oturdum.

Normalde sahile gidicegimi dusunucekleri için burayı pek düşünmezlerdi

Yarım saat... Bir saat... Derken hala kimse yoktu yanıma gelen.

Kalktım geri gidicektim ki kapıya yaşlanmış gözlerimin içine direkten bakan bir Jungkook vardı.

Geçip gidicektim ki kolumdan tuttu ve bitkin bir sesle

Jungkook: Jihye lütfen beni bir dinler misin

Ben: afederesin oynadığım kişileri dikkate alamıyorum

Jungkook: özür dilerim bilerek demedim

Ben: ama o kelimeler bu ağızdan bir kere çıktı ve bu adam da gözümden bir kere düştü. AAAA pardon canım ne münasebet dimi ben senin gözünden düşmüş olmalıyım sonuçta oynadım dimi!!?

Jungkook: yeter anla seni seviyorum tamam mı!!!

Ben: n-ne?

Jungkook: bunu anlamicagini düşünmüyordum yani nasil anlamıyorsun bildiğin seni seviyorum diye bağırıyor haraketlerim.

Ben: ben gerçekten bilmiyor dum.

Jungkook: Tamam bunu yarın konusucaz ama şuanda basım çatlıyor uyumam gerek

Ben: tamam

Dedim ve onunla beraber odaya gitmeye başladım.

Odaya varınca yatağıma geçip uzandım ve gözlerimi kapatıp kendimi uykuya verdim.

Sabah uyanınca Jungkook ile beraber kahvaltıya indik. Konuşmuyorduk.

Minsoo: bu sessizlik ne böyle?

Ben: hiç yemek yiyoruz bagiralim mı?

Tae: barışınız mi?

Bu cümle ile Jungkook a döndüm

Ben: daha bu konu hakkında konuşmadık

Bir süre böyle konuştuktan sonra sakince kahvaltı yaptık.

Günü çok saçma bir şekilde bitirdik.

.
.
.

Şuanda valizleri topluyorduk. Jungkook hala bu konu ile ilgili konuşmadı.

Okulumun son senesi 2 ay içerisinde baslicakti.

Akşama doğru yola çıkalım dedik ki eve gidince uyuruz.

Ve şuanda eve varmamiza bir saat kaldı.

Yol deniz kenarındaki bir dağ yamacında ilerliyordu ve şuanda gün batımı ile çok güzel görünüyordu.

Jungkook yavaşça arabayı sağa çekti ve durdu.

Ben: ne oldu?

Jungkook: arabadan inebilir misin?

Dedi ve kendide iniyordu. Şaşkın bir şekilde arabadan indim. Dışarıda rüzgar vardı.

Saçımı sürekli yüzüme geliyor ve ben bunu önlüyordum.

Ben: neden indik çok rüzgar var.

Jungkook: Song Jihye benimle çıkar mısın?

Ben: bunu söylemek için dış- ne?!? Sen? Sonunda bana çıkma teklifi mı ediyorsun?!?

Jungkook: evet

Dedi ve gülümsedi

Ben: Evet

deyip hemen üstüne atladım. O da sıkıca belime sarıldı.

Daha fazla yolda vakit harcamadan arabaya bindik ve yola devam ettik.

Elimi tutuyor ve huzur veren bakışlar atiyordu.

Eve vardığımızda çok uykumuz vardı. Kendi odama gidicektim ki Jungkook beni kendi odasına sürükledi.

Beraber çok rahat bir şekilde uyuduk. Sabah uyandığımda Jungkook hala uyuyordu. Zaten zor uyanan biriydi.

Kalktım ve elimi yüzümü yıkadım. Aşağı inip birkaç malzeme ile kahvaltı hazırlamaya başladım.

Jungkook: ......

Jungkook ile hayal etHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin