Silahın Bıçağı

4. Bölüm

Harley, Gusion'a doğru döndü.

"Hahah. Ne yapacaksın?" sesi dalga geçer bir şekilde çıkıyordu ki zaten dalga geçiyordu.

Islık çalan birinin kendi kendine konuşma sesleri duyuldu. Olay yerine varan kişinin bir maymun ile konuştuklarını fark etmişlerdi.

Hepsi birbirleriyle bakıştılar sadece. Gelen kişi Lesley'e baktıktan bir kaç dakika sonra öksürmeye başlayarak gözlerini başka tarafa çevirdi.

"Sen kimsin ulan?" diye çıkışan Gusion maymunlu çocuğun yakasına yapıştı.

"Ben, Claude."

Yüzünde dalga geçen bir sırıtış vardı. Yavaşça Gusion'un ellerini yakalarından çekti.

"Claude..." diye tekrarladı bir kaç kere Gusion.

" 'Külot' gibi okunuyor." gülmemek için zor duran Harley bu lafı kendisinin söylediğine bir yandan inanamıyordu.

"Hey! Harley'de kız ismi! Biz bir şey diyor muyuz?" dedi Lesley.

Claude dirseğini Lesley'in dirseğine yasladı.

"Bu kız sizden daha zeki beyler."

"Bu kız dediğin benim ablam oluyor Külot bey!" yumruklarını sıkan Harley, Claude'un suratına yapıştıramayacak kadar kısaydı.

Gusion ellerini kıtlattı.

"Harley, boyun uzun olsa keşke kardeşim..." diyerek Claude'a baktı sert bakışlarıyla kızıl saçlı kahramanımıza az bir ilgi besleyen kahraman.

                           * * *

Claude'un kalacak yeri olmadığından ve aynı şekilde Gusion'un da olmadığından ikisini saraylarında misafir etmişlerdi Valois kardeşler.

Sabah güneş pırıl pırıl parlıyor, kuşlar sinir bozucu şarkılarını söylüyordu.

İlk uyanan, odasından içeriye gözlerinin ebesini belleyen güneş ışığla birlikte, Lesley olmuştu.

"Mh... Bu nasıl bi ışıktır ya?"

Ardından Gusion ve Claude'un odalarından çığlık sesleri geliyordu.

Claude çığlık atarak banyoyu bulmaya çalışıyorken;

"DEXTER SURATIMA SIÇMIŞ AMINA KOYAYIM BÖYLE MAYMUNUN!!!" diye bağırıyordu.

Gusion ise gülmemek için kendini zor tutmaktaydı.

Ve... Harley ise horul horul uyuyordu.

"Talihsiz arkadaş bok kokmasaydı onu banyoya götürürdüm ama leş gibi bok kokuyor." diyip kıs kıs güldü Gusion.