Medya Ege
***********
" Derslerden nefret ediyorum, okuldan nefret ediyorum, sabah olmasından nefret ediyorum, ilk derse fizik koyan insanlardan nefret ediyorum. " dedim sinirle.
Sabah erkenden kalkmıştık. Ve aksam geç yatan benim için bu işkence gibiydi. Erkenden niye kalkıyoruz ki. Daha geç başlasa okul ne olur sanki.
" Bu okulu kim buldu lan. Kim yapti bize bu kötülüğü. Hadi buldun diyelim ki. Matematikte 2+2 neyine yetmedi de fonksiyonları buldun. Hadi onuda gectim. Matematik neyine yetmedi de fizigi buldun. İlerde çok beddua yerim demedin mi? Cehenneme giderim demedin. Senin bulacağın derse de for.... " lafımı bitiremeden bir el ağzımı kapattı." Sabah sahah bi sus Merve ya. Uyanamadım zaten. " dedi Can. Oda uykusuzdu farkındaydım. Göz altları şişmişti. Baygın baygın bakıyordu. Bir an onun bu halinden dolayı kendimi suçladım. Benim yüzümden uykusuz kalmıştı. Bu yüzden uzatmadan olumlu anlamda başımı sallayınca elini çekti.
Müdürün olduğu katı tam geçecekken " Merve Soylu... " birinin ismi bağırarak söylemesi sonucu istemiye istemiye arkamı döndüm. Müdür tüm heybetiyle karşımda duruyordu. Benimle birlikte diğerleride müdüre döndü.
Sabah sabah ne isteyecekti bu adam yine." Yüzündekileri çıkarmamışsın. " dedi otoriter bir sesle." Çıkaracağım demedim zaten hocam. " dedim bende. Ama onun otoriter sesine karşı benim ki alaycı bir sesti. Çatılı kaşları daha da çatıldı. Avına yaklaşan bir aslan gibi beni süzdü." Buranın müdürü benim farkındasın dimi. " dedi. Sırıtarak cevap verdim." Evet buranın müdürüsünüz. Ama bizim sahibimiz değilsiniz. Ve bende Türkiye Cumhuriyeti'nin her özgür vatandaşı gibi istediğimi yapabilirim. " dedim.
Müdür tek tek hepimizi süzdü." Burada çok kalacağınızdan şüpheliyim. " dedi." Bende hocam. Belki biz gideriz belki siz. " dedi Can duygusuz bir sesle. Müdür bende olan bakışlarını ona çevirdi." O niyeymiş delikanlı ? " dedi tak kaşını kaldırarak." Sonunuz Bakırköy gibi gözüküyorda ondan. " dedi.
Hoca sinirden renkten renge girdi. Ama bir şey demedi. Sadece hepimize tekrar bakıp arkasını döndü ve gitti.
" Can vurdu ve golllll. " diye bağıran Ege ile birlikte bende gülmeye başladım." Abicim o nasıl bir laftır. " dedi Serhat elini Doğa'nın omzuna atarak." Ya şu kolunu çek. Tüm yükün benim üstümde. " dedi Doğa ve Serhat'ın kolunu itti." Ay... İyi be indirdik kolumuzu Doğa Hanım. Böyle olduk demekki. Kuzen diyip sarılırsın bana. O zaman bende aynı cevabı vereceğim. " dedi Serhat ciddi bir ifade ile. Tek amacı Doğa'nın vicdanına oynamaktı ve Doğa'nın " Yaa ama öyle deme. " diyerek Serhat'a sarılması da, Serhat'ın amacına ulaştığını gösteriyordu. Gülerek baktım onlara. Ben kuzenlerimle hiç bu kadar yakın olmamıştım. Ailem ölünce kimse istememişti beni. Bir halam almıştı yanına. Zaten onun yanındada fazla durmamıştım. Hayat bana güçlü olmayı zorla öğretmişti.
Can kolunu omzuma atarak beni kendisine çekti " Yine ne getirdin aklına? " dedi saçlarımım arasına bir öpücük bırakarak. İçten gelen bir gülümsemeyle gözlerimi o güzel gözlerine çıkardım. Burnumu hafifçe sıkıp " Aklına saçma şeyler getirmeyi bırak. " dedi. Başımı sakladım usulca.
Sınıfa girip cam kenarında en arkada olan sıraya oturdum. Can tam yanıma oturacakken telefonuna gelen mesaj sesiyle telefonunu cebinden çıkardı. Kaşları birden sinirle çatılınca ne olduğunu anlamak için ayağa kalktım. Ama benim kalktığımı görüp telefonunu kapattı.
" Noldu? "
" Hiççç önemli bir sey degil. " dedi omuz silkerek." Ege " benimle uğraşmayı kesip Ege seslenince Ege bize döndü.
" Ne var lan? " dedi fazlaca kibar (!) bir sekilde.
" Bu ders Merve'nin yanına otur. "
" Tamam. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
5 BELA
Teen FictionHani her bitiş yeni bir başlangıç ya. Hani bir kapı kapanır bin kapı açılır ya. Oda bu okulda böyle hissetti. Can'ı kendisine kapanan kapılara inat açılan bir kapı olarak gördü. Gülüşünü o karanlık gecelere doğan güneş gibi gördü. Birbirine bağlı...