Selam tüm okuyucularıma.Öncelikle bu benim ilk deneyimim.O yüzden yanlışım,hatam,kusurum varsa lütfen beni affedin.Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum ve sizi çok seviyorum...Bu arada bölüm şarkısı Sia-Chandelier okurkende dinlemeyi ihmal etmeyin. :)) İyi okumalar....
''Selam gençliik''...
Berille aynı anda kekeleyerek ''S-seelam'' diyebildik.Hayır yani benim bu hallerim normalde Beril'e noluyo anlamış değilim yani kuzenisin demi git sarıl olayı toparla ama o da şaşırdı tabii..Neyseki bakışlarımdan anlamış olan Beril sonunda konuştu.
''Vaay kuzen bu ne değişim ya?''
''Ahaha...Sağol kuzen ya harbiden sizde çok değişmişsiniz.'' Ben ise o an sadece kalbimin gümbürtüsünü duyabiliyordum. Arda'nın adımı seslenmesiyle irkildim.Ona doğru baktığımda ela gözleri benim gözlerimle sanki bütünleşmişti.Bana tebessüm ederek ''Ece sendeki değişimde büyük.Tam bir genç kız olmuşsun.''
Hıı ?Ne pardon anlayamadım?Ne demeye çalıştı bu şimdi?İyi bişi mi kötü bişi mi?İyi anlamda söyledi galiba ama ne yani zaten aynı yaştayızböyle söylemesi garip değil mi? 2 yıl öncesine kadar hep aynı kalmayı dilerdik biz ama noldu şimdi?Kafamdaki bu saçma salak sorulardan ayrılarak ona karşı gülümsedim ve ''Sende tam bir me...'' derken telefonu çaldı.Arayanın kim olduğunu çözmeye çalışırken ellerimin ter içinde olduğunu fark ettim.Sağ elim çantamı sıkı sıkı kavrarken sol elimin ise yumruk yapmış olduğumu gördüm.Ahh ne kadarda sıkmışım kendimi. Birde en son ben ne diyordum?Aman Allahım ona ''tam bir meteor'' olduğunu söyleyecektim.Ne tür salağım ben?Umarım son söylediğim daha doğrusu söylemeye çalıştığım cümleyi sormaz.Beril'e baktığımda pür dikkat Arda'yı dinliyordu.Ben ise biliyorsunuz saçma salak düşüncelerimin içindeydim.Arda telefonunu kapattı ve arayanın yakın arkadaşı olan Barkın olduğunu ifade etti.Beril ''E hadi o zaman gidelim buradan bir an önce.Annem sana çok güzel yemekler hazırladı.Eve uğrar akşamada dışarıda takılırız ne dersin Arda?''
''Tamam bana uyar.Sahi Çiğdem teyzemi nasılda özledim helede onun yemeklerini...''
Havadan sudan muhabbet ederek gelmiştik evlerine.Bu arada bende sakinlemiştim ve fark etmiştim ki üçümüzün o muhabetini nasılda özlediğimi...
Evlerinde tam bir sevinç çığlıkları kopuyordu.Herkes bu oğlanı nasılda özlemiş.E tabi 2 yıl sonra yaparlardı böyle şeyleri Arda için çünkü Arda'nın yaşanmışlığı dört dörtlük değildi.Aslında herkesin dört dörtlük değildi ama onun hikayesi bizim hikayelerimizden daha farklıydı.Arada Beril bana anlatırdı fakat çokta şey bilmezdim onun hakkında.Benim bildiğim kadarıyla anne ve babası 2 yıl önce ayrılmışlardı.Bu ayrılmalarındaki sebep hem annesinin başka adamla hemde babasının başka bir kadınla birlikte olmasıyla birer birer ortaya çıkmış tüm bu yaşananlar.Arada duyardım Çiğdem teyze bazen anneme anlatırdı ve hep ağlardı.Birde o durumda olan Arda'yı düşününce işler çıkılmaz bir hal alıyordu.Arda ne annesinde ne de babasında kalmak istemiş.Haliyle oda kendi isteğiyle yurda gitmek istemiş.Evet hikayenin ben sadece bu kısmını biliyorum.Beril'e sorduğumda o da aynı şeyleri söylüyordu.Ama bizim bilmediğimiz daha neler neler vardı.Neyseki Arda'yı herkes böyle görünce mutlu oluyordu.Arda yakışıklı,özgüveni yerinde,havalı benim tabirimle 'meteor' olmuştu diyebiliriz.Benim merak ettiğim 2 yıl boyunca kendini nasıl toparladığı onu çok merak ediyordum ki aslında herkeste bunu merak ediyordu.
Yemekler yendi,hoş sohbetler edildi sanki hiçbir şey olmamışcasına herkes mutluydu.İçimi çektim ve şükrettim umarım her şey böyle geçer diye nasılda dualar etmiştim.Ama şükür ki herkesin ağzının tadı yerindeydi.Beril'i mutfakta tek başına yakaladım ve ''Beril, hadi çıkalım dışarıya şimdi olur olmaz laflar felan çıkar yani olmasın öyle şeyler diye bir an önce gidelim.'' dedim.
''Tamam tamam farkındayım zaten şimdi gidip herkese dışarıda takılacağımızı söyleyelim''
Dışarı çıktığımızda eskiden takıldığımız yerlerden gezmeye başladık.Eskiden takıldığımız yer derken bizim mahalle yani.
Arda,''Nasıl da özlemişim İzmir'i...Şu evi hatırlıyor musun Ece?Saklambaç oynarken o evin bahçesine atlardık hep.Hepte ikimiz olurduk orda.''
''Ahaha...Hatırlamaz mıyım orada çok anılarımız var.Ordaki teyze bizi her gün kovmaktan bizde her gün orada olmaktan sıkılmıyoduk.''
Beril bizi dinliyordu.Arada sohbete katılsada gözü hep bizdeydi.İkimizde halimizden memnunduk.Hala o içten gülümsemesini,samimiyetini hissedebiliyordum.Taa ki Damla'yı görene kadardı bu olanlar.Damla, bizim orda otururdu.Çocukluk arkadaşımızdı ama Arda ile olan yakınlığı beni deliye döndürürdü.Arda buradayken tam bir iki yüzlü şempaze rolünü oynardı.Ona yakınlaşmalar,onu etkilemek gibi birçok saçma hareketlerde bulunurdu.O gidince de saf kapli,iyilik meleği oluverirdi.Hiçbir şey olmamış gibi bizimle takılırdı.Neyse insanın istemediği ot burnunun dibinde bitermiş derler ya işte tamda o oldu.
''Ardaaaa oha inanmıyorum! Bu sen misin?İnsan haber verir demi geliyorum diye''
''Kusura bakma ya eski hattımı kapattım yeni numaramı veririm artık.''
''Kızlar aşk olsun sizede yani insan banada haber verir.''
Iııy tam bir yapmacık ya.Nefret ediyorum bu kızdan.Beril çok geçmeden cevabını verdi.
''Arda buraya kısa süreliğine geliyor zaten daha bugün geldi eninde sonunda görücektin Damlacım'' dedi.İşte Beril'i böyle zamanlarda çok seviyordum.Cevabı anında yapıştırıyordu.
''Tamam ya.Nereye gidiyordunuz bende sizinle takılayım biraz.''
Arda ''Gel ya takılalım.Harbiden çok özlemişim her şeyi....''
Ya bu hala anlamadı mı Damla'dan hoşlanmadığımızı.Berille ikimiz sinir ola ola sahile kadar geldik.
'Offf şuranın manzarasına bak abi ya.''
Damla ''Daha duur ben seni nerelere götürücem.İzmir'in daha görmediğin birçok yerini gezicez.''
Ve sonunda herkes evlerine dağılmıştı.Beril ve Ardayla vedalaştıktan sonra eve gelmiştim.Ne gündü ama sıkıcı,sıradan ve Damla gibi bir baş belasıyla olan mücadelem.Ah harikaydı gerçekten(!).Hemen üstümü değiştirdim ve puantiyeli pijamalarımı giydim.Yarın için tam bir planımız yoktu.Zaten yarın içinde çok şey konuşamadık.Neyse sabah konuşurduk heralde.Hemen telefonumu şarja taktım ve yatağıma uzandım.Ama hiç uykum yoktu.Garip.Bugün o kadar şeyin arkasına yorulmadım mı ben ya.Elime kitabımı aldım tam okuyacağım sırada telefonuma mesaj geldi.Baktığımda numara bende kayıtlı olmayan birisiydi.
''Hala uyamadın mı sen?''