Adsız Bölüm 10

4 0 0
                                    



Dışarı çıkınca ilk işi Zeliha'yı bulmak oldu. Zeliha da herzamanki gibi eğitim adı altında propaganda gibi bir dizi faaliyetlerinden arta kalan zamanlarda Merve ve Leyla beraber vakit geçiriyordu. Genelde normal sohbetler yaparlardı ama bu sefer Zeliha nın ağzını bıçak açmıyordu. Aylar sonra kavuştuğu Ferat için endişe ediyordu. Merve nin işareti ile arkasını döndü Zeliha. Ferat ı görünce bir anda dimdik ayağa kalktı. Neredeyse Ferat a sarılmak için koşacaktı ki, tam adımını atmak üzereyken Leyla kolundun tuttu. "Koşarsın canımızla öderiz" dedi. Aslında Leyla ile birlikteyken kaçmaktan ve Ferat tan bahsetmiyorlardı. İyice tanımadıkları için tam olarak güvenemiyor ve olan bitenin ne kadarını bildiğini de bilmiyorlardı. Ama bu hareketinden sonra artık onun da samimi olduğuna iyice kanaat getirdi.

Zeliha: " nasıl geçti heval" diye sorduğunda örgüt üslubunu kullandığı için, Ferat Zeliha nın Leyla den çekinerek, Leyla nin anlamaması için böyle konuştuğunu sandı.

Ferat: " Nasıl geçtiyse geçti. Size ne ! sonuçta bu bir görevdi yaptık. Siz kendi işinize bakın." Dedi.

Ferat ın iç parçalanmıştı. Hasretini çektiği bu sevgiliye azarlayarak konuşmutu. Zeliha nın da bundan alınacağına emindi. Zeliha kaşlarını çatıp bakarak kızar gibi yaptı. Arkasından birden gül yüzü genişleyip, çekikleşen gözleri ile kıkır kıkır gülmeye başladı.

"Korkma, Leyla den bize zarar gelmez, güvenebilirsin" dedi. Bu Ferat ın pek hoşuna gitmemişti çünkü böyle hayati bir meselenin kimseye duyurulmaması gerekiyordu " neden söyledin" dedi. Onun bu tavrına bozulan Leyla hemen erkeksi bir tavır ve tok bir sesle "korkma kimsenin söylediği bir şey yok. Kim baksa anlar şu acemi halinden. Sen önce kendine bak" dedi. Yüzü birden yumuşadı hafif bir tebessüm etti. Gülmekli bir sesle "aşık" dedi, ellerini arkada kıçının üstünde bağlayıp köy muhtarı edasıyla yavaş yavaş yürüyüp gitti.

Ferat ziliha nın gözünün içine baktı. Zeliha da Merve ya döndü başıyla hafifçe işaret yaparak Merve nin kendilerini yalnız bırakmasını istedi. Merve de muzip bir bakışla "hayır" anlamında kaşlarını kaldırdı . Bu kez Zeliha nın kaşlarını çatmasıyla arkasını döndü. "yok anam yok bunlar aşık değil kara sevdalı, kapkara sevdalı bunlar " diye söylenerek yürüyüp gitti.

Ferat: Zeliha, telefon getirdim

Zeliha: Ne! Ne telefonu öldürürler bizi, ailelerimizle görüşmemiz tehlikeli olmaz mı. Yakalanırsak vururlar bizi.

Ferat: Ne ailesi Zeliham onlar sonraki mesele, hiç sırası değil.

Zelihe: ne?

Ferat: Hemm ..... nası söylesem. Zeliha ben şu baskını askere haber vereceğim.

Zeliha : hayır, hayır kesinlikle hayır. Ya asker bizi öldürür ya da bunlar bizi öldürür. Olmaz haber veriremezsin.

Ferat : haklısın. Nerden baksan ölüm.... Ama onlar da ölecek yoksa. Bunun vebali yok mu? Nasıl geri döneriz? Kaçabilsek bile kendi köyümüzdeki askerin ölümüne göz yummuş insanlar olarak o köyde hangi yüzle yaşarız. Ben seninle olduktan sonra ölüme de razıyım. Zaten bizim kurtuluşumuz olur mu belli değil. Bari onlar kurtulsun. Hem belki karmaşada daha kolay kaçarız.

Zeliha: Baskın dedin demin. Ne baskını bu?

Ferat :" Zeliha durum sandığından da kötü. O gün bizi pusuya düşüren askerler kimdi biliyor musun?"

Zeliha yok anlamında başını salladı ve dikkat kesildi.

Ferat : Bizim köydeki askerlerdi. Sığındığın kayanın başında bekleyenler de kardeşimin hayatını kurtaran askerlerdi. O yüzden son âna kadar bekledim.

Zeliha : o zaman intikam intikam dedikleri. Aman Allah ım! O zaman saldırıyı kendik köyümüze mi yapacağız. Askerler köye çok yakın mutlaka insanlar da zarar görür.

Ferat: Asker veya köylü fark etmez. İşte bu yüzden başarmak zorundayız.

Zeliha : Haklasın. Ama çok korkuyorum.

Ferat: Ben de. Leyla ye güvenebileceğimizden eminsin değil mi.

Zeliha: Eminim. Her şeyin farkında. İstese elli kere yakalatırdı bizi.

Ferat: o zaman onlara da kaçacağımızdan bahset planımız baskın için giderken yoldan ayrılacağız. Beceremezsek ormanda kaybolduk deriz. Ben her şeyi düşündüm. Sadece işaret bekleyin birbirinize yakın durun. Şüphe çekmeyelim şimdi gidiyorum ben.

Günler geçti. Ermo nun bahsettiği plan olgunlaştırıldı. İçlerinden biri Ermo kulağına Ferat Zeliha ve Merve nin o köylü olduğunu fısıldadı. Ermo da biliyordu ama aklına gelmemişti. Doğru söylüyordu sivillerin zarar görme ihtimali de vardı sonuçta.

-" Doğru söylüyorsun. Onları burada bırakın gelmesinler bizimle " dedi Ermo.

Yanındaki adam :"Eğer köyden bir ihtiyacımız olursa veya köylü bize karşı gelmeye kalkarsa onlara ihtiyacımız olabilir." Deyince.

-"Haklısın, çağır gelsinler" dedi.

Onların çağırıldığını duyan Leyla de arkalarına takılıp Ermo'nun yanına kadar gitti.

Ermo parmaklarıyla üçünü işaret ederek "Siz gelmeyip, burada kalacaksınız" dedi.

Ama onların mutlaka o eyleme katılmaları gerekiyordu. Bütün planları bunun üzerine kuruluydu.

Ferat : N'olur bizim kardeşlerimizin intikamını almamıza mani olmayın. Hepsi gözümüzün önünde öldüler. Haftalardır intikam ateşiyle yanıyoruz. "dedi.

Hepsi çok istekli görünüyordu. Ermo nun amacı onlarda bir tereddüt olup olmadığını anlamaktı. Aslında nereye gideceklerini henüz söylememişti bunlara ama her ne hikmetse bir şekilde fısıltılar kulaktan kulağa yayılıp kesin olmasa da bilgi edinilmiş oluyordu. Onlar da öğrenmiş olmalıydı. İstekli görünmelerini gerçekten de intikam almak için olduğunu sandı. Aslında bu isteğin Ermo nun değil kendi planlarının uygulanması için olduğunu bilmiyordu.

Ermo"sizin köye gidecek olsak da mı?"

Ferat " bizim köyümüz burasıdır artık. Anamız babamız da liderlerimizdir. Biz davamız uğruna kendi hayatımızdan geçmişiz başkasının hayatından da geçeriz.

Bu söyledikleri Ermo nun hoşuna gitti. Ama yine de içinde bir tereddüt vardı. Siz üçünüz artçı olacaksınız, sızmaya ve ateşe katılmayacaksınız yalnızca destek vereceksiniz anladınız mı?" dedi. Arkasını dönüp yürümeye başladı.

Onların istediği de tam olarak buydu ama Leyla kalakalmıştı orta yerde. Bu sefer de mi olmayacaktı yoksa. Boyun büktü, gazel yaprakları gibi dökülen umutları Ermo nun aniden geri dönmesi ile birden bire yeşerdi

Ermo: Çilli kız sen de artçısın. Beklemeyin " dedi ve arkasını dönüp gitti. Olaylar şaşırtıcı şekilde istedikleri gibi ilerliyor sanki görünmeyen bir el niyetleri sebebiyle kendilerine yardım ediyordu.


POLEN MEVSİMİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin