Lanet herife kimseye söyleme demiştim birde. Herifi yakasından tutup kendime çektim ve kulağına "lanet herif sana kimseye söyleme demiştim" "mü mü müşteriye ihtiyacın paraya ihtiyacın olucağını düşündüm görünümlerine bakma elinde ne kadar varsa ver fazlasıyla karşılığını alırsın" diyince bıraktım ve arkasındakilere baktım. Herif gitti ve diğerleri tek tek para uzatmaya başladı. Bir tanesi 300 dolar verdi ve sadece 3 paket aldı. Hepsiyle işim bitince sadece bundan çok para kazanabileceğimi anladım. 500 dolara 30 kilo aldım ve gelen herkese tek tek satmaya başladım. Bir kaç gün sonra 1 trilyon olmuştu elimde bile. O evsiz herifin zengin arkadaşları vardı ve onlar onlara söylemiş derken yüzlerce müşterim olmuştu. 1 trilyona belki 900 kilo ya da 500 kilo alabilirdim o bile yeterdi benim için. Gerisi zaten kolaydı. Satın almak için Guagree adında olan gangstarın kulübesine gittim. Bu herifinde bodyguardları seksi kadınlardı. Bu karılar nasıl koruyacaktı ki. Guagree den satın almak için geldim dedim karılara. Sarı saçlı olan içeri gitti ve geri geldiğinde neresinden çıkarttığını anlamadığım silahı başıma tutarak içeri sürükledi. Masada oturan zenci herif guagree ydi. "Otur helena miller. Baban gerçekten kötü bir müşteriydi. Borcunu hiç ödemezdi.""Ben 1 trilyona ne kadar alabilirim"" 450 kilo kaldırın" diyince arkadaki kadınlar gittiler. Taşımak için bir araba bile verdiler. Kendime hayretler içerisinde eve döndüm. Ve yarın fifi ye emanite verebileceğimi düşünerek odama çıktım ve uykuya daldım.
Beyaz ışık............mavi kırmızı ışık...............Helena Miller uyan, ellerini görebileceğimiz yere kaldır. Karanlık..........
-Günümüz
Artık temiz olucaktım. Annemi bulmak dışında. Hala yaşadığını hissediyordum.Sabahın ilk ışıklarında iş aramaya başlamıştım bile. Neredeyse öğlene kadar anca iş ilanı görebilmiştim. Tren adlı cafede garson aranıyordu. Şimdilik idare edebilirdi. İş ilanını yırtıp içeri girdim ve kasada duran yaşlı teyzeye ilanı gösterdim."ben ilan için gelmiştim" " tabi yavrum adın nedir""Helena" "bugün denemek için işe gir bakalım eğer marifetlerini beğenirsem alırım" diyip göz kırptı. Benden başka garson yok muydu burada acaba. Cafe yarım saate kalabalık olmuştu bile. "Merhaba hoşgeldiniz ne alırdınız?""Merhaba hoşgeldiniz sipariş vermişmiydiniz""merhaba hoşgeldiniz limonata kalmamış fakat size çok lezzetli frappacino önerebilirim""buyrun efendim menünüz" akşam üzeri eve dönerken neredeyse başım çatlıyacaktı ve konuşmaktan çenemi oynatamıyordum bile. Lanet cafede benden başka garson yoktu ve acaba bulaşıkları kim yıkıyordu. Umarım bugün kü çalışmamın karşılığını işe alınarak alabilirdim. Gerçekten ihtiyacım var. Eve gider gitmez hapisteki teyzeden öğrendiğim yemek tarifini evdekileri kullanarak yaptım. Evet son malzemeleri kullanmıştım ve evde su ve yaptığım yemek bir kaç çiğnenmiş ve çiğnenmemiş sakız parçaları yarım gofret ve yarım limon dan başka bir şey yoktu. Acınası haldeydim. Doğduğumdan beri...fakirlikten bıktım.
Yemeği yedikten sonra tüplü televizyonu açtım ve çekmesi için çatıya çıkıp anteni bile düzelttim ama nafile. Boşverdim ve sinirlenmemeye çalışarak telleri çıkmış koltuğa yattım. Her yerime batıyordu. Para kazanır kazanmaz ilk işim televizyondan önce koltuk almaktı.
****
İş önlüğümü giydim ve peşin aldığım 2000 doları çantama sıkıştırdıktan sonra ilk gelen müşteri yaşlı amcaya menü götürdüm. Tam arkamı döndükten sonra kapıdan giren esmer bomba sayesinde sandalyeye yapışıyordum. İçeri girdiğinde kapı üzerinde ki çan çıngırdadı ve kasadaki kadının yanına giderek önlük aldı ve giydi. Önlük aldı ve giydi mi. Direk kasaya gittiğimde yaşlı teyze bana baktı ve daha sonra esmer bombaya baktı. "İkiniz buranın yeni garsonlarısınız " diyince elimi sıkışmak için uzattım."helena" "Billy" billy mi! Bu seksi vücut ve seksi ses... isim ise billy mi? Yazıklar olsun. Yaşlı amcanın servisini onun yapmasına izin verdim ve bir süre onu izledim. Kahverengi gözleri ve kahve gözleri vardı.Basit gibiydi ama cidden çok.yakışıklıydı.Herifi siktir edip diğer müşterilerle ilgilendim. Saat 14:53 olur olmaz öğlen tatiline girdik ve kapıda asılı duran açığız yazısını çevirdim"Öğlen tatili 👍"
"nasıl yani en sevdiğin yemek gerçekten havyar mı?" Dedim esmer bombayı süzerken. "Evet. Ailem çok varlıklı insanlardı. Bana sadece borçları kaldı ve bende çalışmaya başladım" "varlıklı oldukları en sevdiğin yemekten anlaşılıyor" "tadı cidden güzel ama denemelisin, denedin mi?" "hayır ben zengin değilim" diyip güldüm ve hamburgerimin son parçasını da ağzıma attım. Poşetini küçültüp tepsiye koydum ve kolamı içmeye başladım. Aynısını esmer bombada yapınca kalktık ve iş yerine geri döndük."
***
Neredeyse 1 haftadır garsonluk yapıyordum ve bir haftadır esmer bombayla öğlen yemeklerinde sohbete dalıp yaklaşık 3 dakika geç kalıyorduk. Bugünde sabah 10 da yine kafede değildim. Bugün pazardı.tatil. Tatil.sonunda. "Hoşgeldiniz efendim ne alırdınız" sız bir gün. Çantama tekrar yerleştirdiğim 2000 doları gelecek maaş günüme kadar kısıtlı harcamalıydım. 50 doları cebime sıkıştırarak en yakın markete gittim. Girişten sepet alarak girişi klimalı olan otomatşk kapıdan içeri girdim. İçeride sanırım yaşıtım olan 16 yaşında ki kız elinde ki prezarvatifin arkasını okuyordu. Göz devirip eksik ve ihtiyacım olanları aldıktan sonra istediklerimi aldım ve marketten çıkacakken Esmer bomba yı oyuncak bölümünde gördüm. Yanına sessizce yaklaştım ve "kendine Ken mi bakıyorsun?" Dedim bana sanki yakalanmış gibi baktı ve daha sonra oyuncaklara bakmaya devam etti. "15 aylık yeğenime oyuncak bakıyorum. Çok çiyan bir kızdır. Oyuncak almassam benim suratıma bile bakmaz" alt dudağımı ısırarak omzuna masaj yapar gibi dokundum."seç işte birşeyler bu kadar zor olamaz " dedim. Sanki şehzadeye oyuncak bakıyordu. Eline aldığı iğrenç bir yeşil renge sahip ayıcığı kasaya götürdü bende arkasından gittim ve kasaya aldıklarımı okuttum. 46 dolar 21 cent.torbaları eve kadar taşımama yardım eden esmer bombaya sarıldım ve içeri geçerken davet etmek aklıma geldi ama kafamı çevirip evin içine baktığımda gerçekten de evin daha yaşanılacak bir yer olmadığını farkettim ve uğurladım. Marketten aldığım hijyenik temizlik aletleriyle evin heryerini köşe bucak temizlemem bittiğinde zaten saat gece yarısınu geçmişti bile. Yarın iş günüydü.
***
"Zencefilli kurabiyeniz-göğsüme bakmayı kes- zencefilli kekiniz ve ıhlamurunuz efendim başka bir isteğiniz?" "Sen" diyince gözlerimi şaşı gibi diktim ve arkaya geçtim. Esmer bombamız elinde sigarayla kolikere yaslanmıştı.elimle silah işareti yaptım"buum yakalandınız" sigarayı yere attı ve bana flörtümsü bir bakış attı. "Sahiden kaç yaşındasın hell" "16" dedim onun yanına yerleşip iyice sokuldum ve cebindeki sigaradan bir tane yaktım. Bana baktığını fark edince bende ona baktım ve gerçekten çok yakındık. Dilimi çıkartsam değerdi. İlk adım helena ilk adım. Hafifçe başımı kaldırdığım sırada geri çekildi ve karşıma geçti."şeyy Helena kusura bakma şeyy....ben.... Gayim" der demez kapıyı açıp içeri gitti. Ben mi ben elimde sigarayla şok içinde duvara bakıyordum. Yazıklar olsun gerçekten. Ama 28 yaşında bir herifin bana bakmaması normaldi.
*"okula kaydını yaptırdım. Aslında tam san diegonun ortasında sayılmaz babanın yani senin evine yakın. Okulunu bitirmek zorundasın helena sonra anneni ararsın. Bende yardıım ederim. Okul eşyalarını bile aldım. Bir gün yanıma ugra lütfen. Hoşçakal." Üvey annemin cırtlak sesi kulağımı zırlatmıştı. Kapattıktan sonra billyi aradım ve 5 dakikada hazır olacağımı söyledim. Bu kesinlikle randevu değildi. Bu billynin beni eşiyle tanıştırmak için yaptığı buluşmaydı. Hayret değil mi. Eşi... Bir kaç dakika sonra kafedeydim bile. Masalarında sarışın omzuna kadar uzun sarı saçı olan bir erkek ve kıvırcık uzun saçlı minik bir kız vardı.masalarına selam vererek oturdum. "Ben kevin bu da kızım trovian."
****
Gerçekler acıydı. Trovian kevinin hala daha boşanamadığı karısından kızıydı. Daha sonra erkeklere ilgi duymaya başlamış ve hem başka bir kadınla evli hem de billy le sözlüyü. Geçen gün billy nin aldığı oyuncak ise trovian içindi. Ahh yalan dünya. Dünya yakışıklısı sırasına girebilecek bu çocuğun gay olması hayret..
*
*
Üvey annemden eşyalarımı aldıktan sonra giderken yanına çağırdı ve kulağıma söylediğinden sonra rahatımın bozulduğunu anladım."Fifi de Melome bana geldi.......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Strong young
AdventureGeçmişi tam bir felaket olan Helena Miller bile kendi annesi ve babası dahil kimseyi gerçekten tanımıyordur. Ne gerçek ne yalan kimse birşey bilmiyor. Fransanın ünlü gangstarı FifiDeMelome dan hiçbir şekilde kurtulamayan 16 yaşındaki hell birde aşık...