Herkes rüyaların geleceğimizle ilgili bize bilgi verdiğine inanır. Asıl gerçek, o hiç sevmediğimiz, anlatmaya gerek duymadığımız, bazen korktuğumuz bazense hayatımıza daksille bile silinmeyen kara bi mürrekkeple yazılmış kabuslarımızda saklıdır.
&
Gecenin karanlığına gözlerimi araladığımda yataktan hızla doğrulmuştum. Nefes nefeseydim. Gördüğüm kabus zehirli solungaçlarını beynimde dolandırıyor, bilinç altımı kendine yuva edinip sonsuza dek orada kalmayı planlıyor, beni bu bilinmezliğe mahkum etmek istiyordu. Korkuyordum. Gördüğüm kabusun gerçek olmasından asıl şimdiki zamanın bi kağıdın bir çakmakla yakılıp yanması gibi yok olmasından korkuyordum. Ya buda bir kabussa, hani rüyanın içinde rüya görmek gibi. Bende kabusun içinde kabus görüyorumdur. Belki de odamda bulunan banyo kapısı iç gıcırtatıcı bir ses ile ölümüme aralanacak. İçinden saplantılı katilim çıkacak ve elinde büssürü ruhun bedenden ayrılmasını sağlayan küflenmiş gibi duran kan içinde bir bıçağı gerdanımı, kurbanlık bir koyunu kesmek gibi, kesmek için kullanacaktı.
Yine kendi kendime uyduruyordum. Artık korku romanlarını okumayı bırakmalıydım. Ama yinede kendimi bonya kapısına bakmaktan alıkoyamadım. Kafamı çok yavaşça oraya çevirdim. Ve uzun uzun baktım. Delirdiğimi hissediyorum sanki beynimi yöneten karanlık bi güç beni bu zamana, bu odaya hapsetmiş ve bana gerçeği en korkunç kabuslarla bir film izlermiş gibi gösteriyordu. Sonra kafamı ordan çektim ve sanki azrail canımı bağışladıktan sonra alınan ilk nefes gibi derin bir nefes içime çektim ardından kendimi ruhu onu terk etmiş bir beden gibi yatağa bıraktım...
İyi okumalar...
Sizi çok seven saplantılı yazarınız...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAPLANTI BAŞLANGIÇTAN - KABUSA (SAPLANTI SERİSİ 1. KİTAP)
Teen FictionGecenin karanlığı onun tenine işlemişti. O katran karası gözleri ile beni bu saplantısına mahkûm edecekti. Canımı çok yakacaktı belki ama yine de parmak uçlarına bağlanmış bir kukladan farksızdım. Onu istiyordum sonsuza kadar her şeyi ile... Beni k...