8.Bölüm

14 1 0
                                    

Bugün okulda deneme vardı ama ben gitmedim daha doğrusu gidemedim. Cumartesi günleri bazen sıkıcı bazen de eğlenceli oluyor. Bizim binada oyun odası var ve bu oyun odasında masa tenisi kursu verilicekmiş. Alt kata kerem yani kardwsi kardeşim ile indik. Orda hoca hepimize ilk olarak vuruş stilleri ve nasıl vurulduğunu öğretti. Hoca benim masa tenisinde iyi olduğumu söyledi. İstemsizce bir konuda iyi olmak beni mutlu etmişti. Kurs bitti ve biz kerem ile eve çıktık. Anneme kırtasiyeye gitmem gerektiğini söyledim kırtasiyeden sonra da gezeriz dedim. Olur dedi. Üstümü giyindim ve çarşıya çıktık. Ben kırtasiyeden çıktı alacaktım. Çok fazla sıra vardı. Kerem'in alınması gereken test kitapları varmış annem geldi ve dedi;
-kızım biz kardeşinin test kitaplarını başka bir kırtasiyeden almaya gidiyoruz sen bizi burda bekle
Dedi. Ah bilseydim bende giderdim. Annem geldi ve bana sordu
-Çınar, onun bir deri ceketi var demiştin o ceket siyahmıydı?
+evet
-kollarında dikiş desenlerimi vardı?
+ohaaa eveeeet
-az önce onunla karşılaştık
Ben hala şok içersindeydim. Annem anlattığına göre Çınar karşıdan geliyormuş. Dar bir yolmuş ve o anneme bakmış galiba tanıdı bence çünkü önceden görmüştü. Ben üzüleyim mi sevineyim mi bilemedim. Ama cidden çok şok olmuştum.

ÇARŞAMBA GÜNÜ

Bugün deneme vardı ben heyecanlı değildim aksine bok gibi geçeceğini bildiğim için. Okula geldim merdivenlerde onu gördüm. Çınar... Sanırım bana bakmıştı. Ben hemen hızlıca yukarıya doğru çıktım. Denememi yapacağım sınıfa oturdum. Sınıf boştu ve yanıma oturacak kişi gelmemişti. Bir süre sonra sınıfa Çınar'ın arkadaşı olan Selim ve adını bilmediğim birj geldi. İçimden dualar sayrdırıyorum.
Lütfen yanıma oturmasın,lütfen yanıma oturmasın...
Ama tahmin edeceğiniz gibi Selim yanıma oturdu. Nedendir bilmem ama istemsizce aşırı derecede heyecanlanmıştım. Sınava girmeden önce hoca ayırdı bizi. Sınav bitti ve yemehaneye çıktık. Yemekte Salçalı spagetti vardı tam bir dram. Yerken hertatafim Salça olduğu için hemen yavaş yavaş yemeye çalıştım ama o direk hayvan gibi gömüyordu ama bu bile tatlıydı. Derse tam gimek üzereyken biz yukarı yani sınıfımıza çıkıyorduk. Rüya arkamdan seslendi;

-Ecriiiin geliyorlar

Ben arkamdan geliyorlar sandım ve hızlıca yukarı çıkıyordum. Meğerkim oda aşa iniyormuş. Ahh yere bakarak hızlıca çıkarken onun ayakkabısını görene kadar. Fark ettim onun olduğunu. Biz yukarı varınca Rüya tekrar seslendi bana;

-Ecrin senin ondan kaçtığını anladı galiba çünkü gülmüyordu ama seni görünce sağlam bir güldü

Diyince saçma salak sevindim. Teneffüs oldu ve biz koridordaki büyük camın önüne geldik. Benim asıl amacım onun görmekti. Beden eğitimi dersi vardı onun için. Bir anda Rüya Ecriiiiiiin diye bağırmaya başladı. Ben susu işareti yapıyorum ama susmadı. O beni görmesin diye geri çekildim. Rüya'ya dedim

+ bakmadı dimi
-Hayır baktı
+oha
-yukarı baktı sonra saçı ile oynadı ordan kantine gitti
+hımm

Sanırım çok Sevinmiştim. Derse girdik. Ders bittikten sonra Ceren yanıma geldi ve bir kağıt verdi elime. Kağıtı açtım ve okumaya başladım.

Ben seni seviyormuyum bilmiyorum. Ama seni görünce aptal kalbim hızlı atmaya başlıyor. Gözlerim hep seni arıyor. Aptalca demi. Ben ilk sevdiğim kişinin beni sevmesini istiyorum. Yahu sevmiyorsan neden bakıyorsun. Sevgilin vardıydıda neden baktın be adam. Serviste,balkon gibi yerde,yemekhanede,sınıfın camından,dışarıda neden ya neden baktın. Neden engelleyipte engeli geri kaldırdın. Aklına ne geldide engeli geri kaldırdın. Napmaya çalışıyorsun Poyraz? Fakeden sence kimim dediğimde o kadar isim vardıda benim ismimi neden söyledin? Beni tahmin ettin. Sınavda neden bakıp bakıp durdun. Ben diğer değersiz kızlar gibi olmak istemiyorum...

ERTESİ GÜN

Hayatımın en kötü gününe uyanmışım haberim yok. Kalktım okula gittim. 3.ders saatinde Burak'a dedim;
+Çınar'la konuştunmu?
-Hayır
+peki
Bu konuşmadan bir kaç dakika sonra dün kesmiş olduğum kolumu ve elimi gördü Burak ve dedi;
-Bunları onun yüzündenmi yaptın?
+...
-Teneffüste onunla konuşucam
+Ne konuşucaksın?
-Bir kere dene bak kız seni ne kadar çok seviyor diyicem
+Tamam
Teneffüste gerçektende gitmişti Çınar'ın yanına. Geldi ve ben heyecandan ölmek üzereyim. Zil çaldı ve hemen sordum ne dedi diye
-Olmazmış. İlk dedim elini beline getirdi burama gelen gözlüklü olan kızmı dedi sonra evet dedim oda dedi onunla olmaz Poyraz ordan dedi şu paytak paytak yürüyen kızmı dedi falan. Siz onunla hiç göz göze gelmemişsiniz falan dedi. Sana bakmazmış.
+B-burak lütfen şaka yapıyorum de
O anda içimde besleyip büyütüğüm Çınar ağacını belediye işcisi gibi yerinden Sökmek istedim. Ellerimle o ağacı kesmek atmak istedim kalbimden, söküp atamasam da artık sulamayacaktım...
-Yemin ederim böyle dedi
+Anladım...
Bu anladım cümlesinin altında o kadar çok anlam barındırıyordum ki size anlatamam. O ders bu olanları düşündüm. Sonra kendi kendime dedim;
Neden üzülüyorum?neden gözlerim doluyor?neden?
Sonra üzülmekten vazgeçip kendimi toparladım ve gülümsedim her ne kadar canım çok yansada sadece insanlara gülümsedim. Burak geldi ve dedi;
-söyledim
+neyi
-onlarla konuştuğum bu şeyi sana söylediğimi
+naptılar
-güldüler
+NEDEN????
-çünkü aşada senin yürüyüşünün taklidini yaptı Poyraz ve bizde güldük
+nasıl yürüyormuşumda?
Yerinden yavaşça kalktı ve pişik olmuş gibi yürüdü.
+Cidden ben böylemi yürüyorum?
-Hayır
İşte şimdi gerçekten çok sinirlenmiştim.
İçimdeki Çınar ağacının yanına benzin bidonu ve kibritle yaklaşan bir kız çocuğu vardı. Kız bir hışımla elindeki benzin bidonunu Çınar ağacına döktü ve  kibritini yakıp tam ağaca atacakken bir anda o bütün gücü,emin adımları gitti ve sadece yerine güçsüz,çelimsiz bir kız gelmişti adeta. Yere dizlerinin üzerine çöktü ve ağlamaya başladı...
Onlar kim oluyirda benim yürüyüşümle dalga geçerler. Tutamadım kendimi gözlerim doldu neredeyse aglayacaktım. Ama direndim. Çıkışta biraz geç çıktık çünkü Ezgi'lerin dersi sanırım kimyaydı ve hoca onlari geç bırakmıştı. Merdivenlerden inerken çok ağır yürüyordum. Bi anda o bok parçasını gördüm. Çınar. Ezgi'yi kolundan yanlışlıkla sert bir şekilde tuttum. Neden geç çıktı anlayamadım hergün erkenden servise yetişmeye çalışan çocuk böyle yapmıştı. Bence benimle alay etmek için geç çıktı. Hah cidden Burak'a dediği şey hem garip hemde sinir bozucuydu. "Biz onunla hiç göz göze gelmedik". Cidden ben ömrümde böyle yalan görmedim. Çok sinirliydim. Biraz oyun oynadım ve kendime geldim.

Çikolata Kabuğu~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin