chapter one

141 5 0
                                    

Bütün sokak beyazlar içine bürünürken, ayakkabılarının karda çıkardığı ses ise sokakta yankılanıyordu. Caddeye vardığında etrafına bakındı. Bu saatte taksi nerden bulacaktı ki? Saatin geç olmasına rağmen caddede ki canlılık onu şaşırtmamıştı. İlerde tabelasında "boş" yazılı taksiyi gördüğünde el hareketi yapıp çağırdı. Taksi en az 20 saniye sonra yanına geldiğinde arka tarafa binip aklına kazıdığı adresi söyledi. Karın yağışı yüzünden yavaş giden taksi ona düşünme şansı vermişti. Planı kafasında tasarlarken şoförün "Geldik efendim." demesi ile düşüncelerinden ayrıldı.
Cebindeki cüzdanından bir miktar para verip üstünü almadan arabadan indi. Geldiği evi incelemek için bahçe kapısından girdi ve nerden girebileceğini düşündü. Tam balkonun oraya giderken açılan ışıklar ile yerinde duraksadı. Bir süre bakakaldıktan sonra kendi kendine mırıldandı "En azından eve girmekle uğraşmamış olurum." Evin kapısına gelip zile bastı. Zile bastıktan sonra yılbaşı için yapılmış özel zillerden biri olduğunu anlayınca göz devirdi. Ceketinin iç cebinden güneş gözlüğünü ve eldivenlerini aldı. Gözlüğü gözüne taktıktan sonra eldivenleri eline geçirdi. Kapı açılınca yüzünde ki soğuk sırıtma ile açan adama baktı. Adam uykulu ve yorgun "Sen de kimsin? Bu saatte ne işin var?" dediğinde Nate kafasını eğip elini çenesine götürdü ve düşünüyormuş gibi yaptı. Yüzünde ki soğuk gülümseme ile "Kendin tuttuğun tetikçiyi bile tanımıyorsun, yazık." adamın yüzü hafif bir korku ile kasılırken yutkundu ve "İşi tamamladığını umuyorum." dedi. Nate gözlüklerini hafifçe indirip alaycı bir şekilde baktı ve evin içine girmek için bir hamle yaptı.
Adam korku ile gerilirken Nate küçümseyici kısa bir kahkaha attı. Kapıyı kapatırken o keskin cümlesine başladı "O kadar saf ve salaksın ki. Beni tuttuğun için ve o kızı öldürdüğüm için kendinle gurur duyuyorsun." yüzüne koyduğu sinirli ve alaycı bir gülüşle devam etti "Ama bilmiyorsun ki benim bir prensibim var." Adama yaklaşırken adam geriledi. Duvara yapıştığında yutkunarak "Ne prensibi?" sorduğunda Nate elini adamın arkasında ki duvara koyup iyice yaklaştı ve kulağına "Beni kiralayıp başkasını öldürmek isteyeni de öldürürüm;prensip meselesi." fısıldadı. Adam korku ile donarken Nate ciddi bir ifadeye bürünüp belindeki silahı çıkarıp adamın kafasına dayadı. Tettiği çektiği an adam üstüne yığılmadan geri çekildi. Adamın can cekişini kısa bir an izleyip evden hızlıca çıktı. O Nate Archibald'du, tamamen korkusuz ve soğuktu. Hiçbir kimseyi umursamazdı. Gece lambasının aydınlattığı sokakta karın altında yürümeye başladı.

-2 HAFTA ÖNCE-

Daha gün aymamıştı, ev her zamanki gibi fazlasıyla soğuktu. Küçük eski moda olan televizyonun ışığı odayı daha da görünür hale getiriyordu. Dar olan koltukta uzanan Nate tüm gece ayakta kalmış ve haber bekliyordu. Yerdeki telefonunu eline alıp bir kez daha kontrol etti. Ne mesaj vardı ne de cevapsız arama. Eğer ona bugün iş gelmezse bir iki gün aç kalacaktı. Telefonunu yere geri fırlatıp kolunu başının altına koydu. O kim miydi? O Nate Archibald, ya da Ken Adams diyebiliriz çünkü genellikle kendi ismini kullanmaz. Nate kiralık bir katil, herkesin korktuğu kişi.
Annesi ve babası ülkenin aranan isimleriydi. O daha 6 yaşındayken onu hırsızlık için kullanırlardı. Ve 15 yaşına geldiğinde babasının zoruyla ilk defa birini öldürmüştü. Babası sayesinde kiralık katil olmuştu. 4 yıl önce ise babası annesini öldürdüğü gerekçesi ile hapishaneye girmişti. Ve Nate yalnız kaldığından kiralık katil işine devam etmişti. Sadece küçük bir değişiklikle, onu arayan ve birini öldürmek isteyenlere küçük bir ders veriyordu. Müşterisinden parayı almadan işe koyulmuyordu.
Telefonunun klasik zil sesi odanın içinde yankılandığında hızlı refleksleri ile yerden telefonunu eline aldı. Tanımadığı bir numara arıyordu. Telefonu açtı karşı taraf "Ken Adams?" soru sorar bir şekilde söylediğinde Nate cevap verdi "Benim." "Kim olduğumu açıklayamacağım, ne için aradığımı tahmin edebiliyorsundur."dedi karşı taraf. Nate göz devirip "Devam et." diyerek onu dinlemeye başladı. Adam " Sana attığım fotoğraftaki kızı halletmeni istiyorum." dedi ve o sırada Nate telefonuna gelen fotoğrafa baktı.

MURDERERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin