KASLI GRIITSS

BÖLÜM 3~

Eve geldiğimde her zamanki gibi kimse yoktu, odama geçip üzerimi değiştirdim üstümde dar kısakollu ve altımda ince uzun mor pijamamı giydim.

Beni biraz paranoyak bulabilirsiniz ama yaptığım ilk iş Griitss in internetteki son güncellemelerine bakmaktı.

Ders çalışmam gerekti ve bundan nefret ediyordum ama zorundaydım..

Haftalar geçmişti ve son sinavlarımız yaklaşıyordu notlarımı tamamen iyi bir şekilde toparlamış ve sene sonuna hazırdım lisede ilk defa bir belge alıcaktım ve bunun gruru hiç birşeyle değişilmezdi.

Aslında hayatım okadarda dışardan gözüktüğü gibi değildir, ailevi sorunlara küçüklükten alışkındın bir başkası olsa evden filan kaçardı heralde ama ben bazı şeyleri sinaya çekiyordum.. Sabretmeyi bildiğim için kazanıyordum ama bazı şeylerde de hiç sabredemezdim garip bir insanım biliyorum. Neyse Yarınki son Biyoloji 'banu hocaya selamlar' sınavına delice çalışmıştım ve Dilda'yı aramaya karar verdim her günku klasik konusmalarımızı yaparken ben tekrar ve tekrar Griitss in mükemmelliğinden bahsederken oda abartılmıycak biri olduğunu söylüyordu Bu kız çıdırmış olmalı!

Birkaç dakika sonra telefonu kapadım ve yatağıma uzandım kışın bile üzerime kalın birşey almazken yazın hayatta örtü örtmezdim ve diğer kızlar gibi minicik şortlarla uyumazdım genelde..

Bi an hayallere daldığımı farkettim yakın arkadaşlarım, Griitss le çıkarsak mükemme olucağımızı düşünüyordu çünkü tavırlarımız düşüncelerimiz herşeyimiz aynıydı, tip olarak da yakıstığımızı söylüyorlar ama pek inanmıyorum o bir harika. Griitss ile ortak arkadaşıma her gün konuşuyorduk biz kardes gibiydik onlar sınıf arkadaşıydılar ve bizde eski sınıf arkadaşlarıydık, her muhabbet edip telefonla konuştuğumuzda vs. beni dinleyip en sonunda tipik bir

'şapşal aşık' derdi..

Ben, ben aşık omak istemiyordum

Faith'ten hoşlaninca ve karşılık alamayınca yıkılmış gibiydim ve Griitss den karşılık alamazsam bukadar severken n'apıcağımı bilmiyordum.

BEN KORKUYORDUM.. AŞKTAN..

Faith benim ondan hoşlandığımı birinden duymuştu ve o sene boyunca sırf dalga geçip, aşağılayıp aykadaşlarımın yanında küçuk düşürmüştü beni.

Karşılık verseydin diyebilirsiniz ama tüm kızlar yakışıklı bir erkeği bırakıp bana mı inanacaklardı sizce?

Bu yüzden o sene onu hiç takmamıştım ve acısını lise de almıştım bu sefer ben onun kusurlarıyla dalga geçer oldum yaptığım hoş birşey değil fakat yapmasaydım içimde kalırdı. O gün bu gün bana laf söylemeyi bıraktı

Ama her gün bana bakarken görüyordum onu korkmaya basladığımı farkettim.. evlerimiz aynı istikametteydi ve sanki beni takip eder gibi gidiyordu eve. Aslında o bir sene boyunca sadece ' umarım yaşadıklarımın aynısını ' yaşar ' diye dua ediyordum. Bir an acaba dedim ve sonra saçmaladığımı fark ettim o çocuk hala çok yakışıklıydı ama ondan nefret ediyordum.

Düşüncelerimin içinde kayboldum ..

SABAH OLMUŞTU

Rutin bir giyinmeyle odamdan çıktım her şeyle hazırdım ve?  bir dakika kahvaltıya neoldu?

Bir kase mısır gevreği aldım ve yemeğe başladım saat geç oluyordu ve evden çıktık.

Okula gemiştik ve dersler yine sıkıcı geçiyordu. 

Öğle arası gelmişti ve eski basketbol takaminda olduğum için beni hocanın spor salonunda beklemem gerektiğini söyleyen bir 9. sınıf çocuğuyla konuştum.

Ve tereddüt etmeden gittim, keşke etseymişim...

İçeri girdiğimde her yer boştu ve koridorun önündeki malzeme odasının kapısı açıktı hocanın orada olabileceğini düşünerek içeri girdim..

İçeride hoca yerine demir top kabına yaslanmış gözlerini eliyle tuttuğu basket topuna dikmiş siyah saçlı uzun ahmak Faith'i gördüm.

Utanmış veya üzgündü elindeki topu sıktı ve yere bıraktı bana yaklaşmaya başkadı. Eskiden olsa etkilenirdim veya heyecanlanîrdım ama şu an hissettiğim tek duygu öfkeydi. Ona yaptıklarının hesabını sormak istiyordum fakat kesinlikle yanlış anlardı ve bu sırada eminim sinirden ağlardım ve bana sarılırdı aslına bakrsan güzel senaryo ama okadar şeyden sonra asla, asla öyle birşey yapmazdım..

Bana yaklaştı kapıyı kapattı ve

" Aslında nasıl başlıyıcağımı bilmiyorum ama be-"

"Ne zırvalıyorsun, dalga filan mı geçiceksin ha?  Yapmadığın şey sanki?  Veya konuşmanın sonunda tepkimi diğer kızları tavlamak için mi kullnacakın ha? "

Şaşırmıştı sanırım kolay bir konuşma olacağini sanıyordu ama pek de öyle görünmüyor.

"Ben bak Pelin, biliyoruz ki sen ve ben.. çok değiştik ve ben o yaptığım salak saçma şeyleri hatırlıyorum da okadar pişmanım ki ve senden öz-"

Yine sözunu kesmistim  ve;

"Ne yani bittimi 'özür dilerim' ve silindi herşey öylemi? "

"Pelin ben daha önce hiç böyle hissetmedim, senden milyonlarca kez özür dilerim"

Sesi titriyordu başkası olsa ağlıyacak derdim..

Ama bi anda yaklaştı elleriyle yüzümü kavradı ve anlını benimkine yasladı

"Senden çok özür dilerim"

dedi kısık bir sesle, ve  daha da yaklaşıyordu...