The story by TayTay1995 :) Thank you for your permission xx
Tam zamanında Bay Styles ile buluşmak için ofise geldiğimde saat neredeyse 10'du. O daha sipariş etmemesine rağmen onun için yolun üzerinden latte bile aldım.
Kapıyı tıklattım ve beni içeri davet etmesi için yaklaşık bir kaç saniye bekledim. Büyük deri koltuğunda oturmuş derin düşüncelere dalmış gibi gözüküyordu.
"Günaydın Bay Styles." Diyerek onu selamladım, tanıdık gri sandalyeye otururken kahveyi ona uzattım.
"Teşekkür ederim Ella , bu yaptığın çok kibar bir davranış." Dedi kahvesinden bir yudum alırken. (Aslında burda 'That was very kind of you' diyor en doğru böyle çevirebildim. Birisi iyi bir şey yaptığında taktir etmek için kullanılıyor.)
"Peki..." dedi elindeki kahve kabını önüne bırakırken. "Bütün bu İngiltere olaylarından sonra nasılsın?"
"Çok heyecanlıyım, bu öğleden sonra Londra şehir merkezine apartman bakmaya başlıyorum bu yüzden işin yanı sıra kendi özel eşyalarımı taşımaya başlamak üzereyim." Dedim üzerimde bir ağırlık hissederek, gerçeklik üzerime hücum ettiğinde tüm bu işleri iki hafta içinde halletmem gerektiğini fark ettim.
Londra'da nasıl bir apartman bulabilirim? Nerden başlamalıyım? Belki de kalabileceğim bir yer bulana kadar bir motelde kalmalıyım. Bunu yapmak için gerekenden daha çok para biriktirdim bu yüzden belki de bunu yapmalıyım, bir apartmana depozito vermekten daha iyi. Bir anlaşma yapmadan önce apartmanda yaşayan insanları görmeye ihtiyacım var Böylece benim için gerçekten bir komşu olup olamayacaklarını görebilirim. Ülkeden taşınmaya korkuyorum ama kendi başıma yaşamaktan korkmuyorum. İki yıllığına en yakın arkadaşım Jen ile beraber bir apartman dairesi kiraladık ve o her zaman erkek arkadaşının evinde kalıyordu yani tamamen yanlızdım.
"İyi, gerçi sana bir teklifim var." Dedi masasına doğru yaslanırken.
Bana önereceği daha ne olabilir ki?
"Bunu bana itiraf edemeyebilirsin, ama biliyorum ki tek başına başka bir ülkeye taşınmak gözünü korkutacak birşey olabilir, özellikle de senin yaşlarında. 20, birinin ailesinden uzak ve daha önce hiç bulunmadığı bir yere taşınıp yeni bir hayata başlaması için erken bir yaş." Dedi gri kaşlarını kaldırırken.
"Evet, bence de öyle." diyerek ona katıldım ve sandalyemde gergince kıpırdandım.
Umarım Bay Styles bu konuyla ilgili endişelendirim olduğunu düşünüp taşınmamamı istemez. Tabiki gitmek istiyorum, sadece gerginim o kadar. Daha önce İngiltere'de hiç bulunmadım ve Bay Styles, Harry ve Dan dışında kimseyi tanımıyor olacağım, onlar da benim iş arkadaşlarım, ailem veya dostum değiller. Gerçi Harry'i bu listelerden birine koymamam, o daha çok işimin yanında gelen bir artı gibi.
"Peki, fazla strese girmeni istemiyorum. Harry ve benimle birlikte taşınmanı önermek istiyorum." (Birlikte yaşamaktan söz ediyor.)
Harry ve Bay Styles ile beraber yaşamak? Patronum ile!! Deli mi o?
"Bu önerinize değer vermediğim anlamına gelmez efendim ama bu sadece ımm..." dedim onu kibarca geri çevirmek için uygun kelime ararken.
"Biliyorum kendi apartmanını bulmak istiyorsun ama bundan daha da streslisi sen daha buradayken bir tane bulmaya çalışmaktır, uygun bir tane ararken bizimle kalabilirsin. Evin arkasında misafirler için ayrı iki tane küçük misafir evimiz var kalacak bir yer ararken orada kalabilirsin." Dedi ben bu kelimler yüzünden şaşırırken.
Çok cömert birisi hatta şaşırmamalıydım bile. Cömertliğini onun için çalıştığım üç yılda bir çok kez gösterdi ve bu zamana kadar çalışanını bu kadar umursayan başka birini görmedim.
"Peki ya Dan?" Diye sordum aynı teklifi ona da sunmuş olmasına karşın.
"Evet, Londra'daki akrabalarıyla çoktan konuştuğu için beni kibarca geri çevirdi. Kenisi için bir ev ararken bir kaç hafta teyzesinin yanında kalacak." Dedi ve ben doğrudan kıskanmaya başladım.
En azından onu oradayken desteklebilecek akrabaları var. Benim kimsem yok. Ben tamamen kendi başımayım ve farkındalık Bay Styles'ın teklifini çok daha fazla çekici bir hale getiriyor.
"Teklifinizin bana çok yardımı olur Bay Styles, teşekkür ederim."
"Bu benim genç kişisel elemanım için yapabileceğim en küçük şey. Senin iş ahlakına karşı minnettarım Ella ve 3 yıldan uzun süredir, sen kendini en çok işine adayan çalışanımsın. Hatta oğlumu bile düzelmek zorunda bıraktın." Diyerek gülümsedi ve ben de ağzımdan küçük bir kahkahanın çıkmasına izin verdim.
"Seni aileden biri gibi benimsedim Ella ve senin büyük ve kötü bir dünya olan İngiltere'de kendi ayakların üzerinde durmana izin vermek gibi de bir niyetim yok. Teklifimi kabul et ve daha sonra rahatlıkla Lonrda'ya yerleşirsin." Diyerek bitirdi.
Ona kesin bir cevap vermeden önce bir süre düşündüm. Haklıydı. Bana her zaman diğer diğerlerinden daha iyi davrandı, her zaman ihtiyacım olandan daha fazlasını verdi ve ben bunun için ona her saniye minnet duyuyorum. Hata yaptığımda hiç bir zaman kaba olmadı ve ceza vermedi ve her zaman iş standartlarımı geliştirmeme ve hatalarımdan ders almama yardım etti.
"Teşekkür ederim Bay Styles, bu yaptığınıza minnettarım." Sonunda yüzümde büyük bir gülümsemeyle teklifi kabul ettim, Bay Styles'ın gözlerinin kenarı tıpkı Harry'nin çok mutlu olduğunda yaptığı gibi kısıldı.
"Fazla uzun süre kalmayacağım, en kısa sürede bir apartman bakmaya başlarım." Diye söz verdim, hoşgeldin olayının üzerinde fazla oyalanmak istemeyerek.
"Fark etmez Ella, istediğin kadar kalabilirsin. Misafir evi ve bizim ev arasında en az 50 metre var bu yüzden birbirimizi çok zor fark edeceğiz." Diyerek bana güvence verdi.
"Teşekkür ederim Bay Styles." Dedim ayağa kalkarken.
"Bu benim için bir zevkti." Benimle el sıkışıp bana gülümsedikten sonra koltuğuna geri oturdu.
Kapıya doğru yürüdüm, kapıyı açtım odadan çıkmak üzereyken Bay Styles'ın bana seslenmesi üzerine durdum.
"Duyduğuma göre yarın akşam oğlum ve onun bir kaç arkadaşıyla beraber dışarı çıkıyormuşsun?" Diye sordu, ki son derece şaşkındım.
"Hayır." Dedim dürüstçe kafamı olumsuz anlamda sallarken.
"O senin gideceğini düşünüyor." Dedi Bay Styles yüzünde hafif bir gülümsemeyle koltuğunda geriye yaslanırken.
Tanrıya şükür kızgın değildi. Hiçbir koşulda oğluyla şirketteki diğer tüm kadınların yaptığı gibi ilişki içinde olduğumu düşmesini istemem.
"Gitmeyi düşünmüyorum yani hayır." Diyerek açıkladım hala kapıyı açık tutarak.
"Gitmelisin." Dedi ve bunu desteklemesine karşılık oldukça şaşırdım. Bunun için yaşımın tutmadığını bile biliyor.
"Bu New York'dak son bir kaç haftan, keyfini çıkar!" Neredeyse Harry'nin kelimelerini taklit ediyordu ve yüzünden suratımdaki şok ifadesine karşılık ne kadar memnun olduğunu görebiliyordum.
"Bunu göz önünde bulunduracağım." diyerek ne yapacağımı bilmememe rağmen gülümsemeye çalıştım, özellikle de Harry'le!
Gece eğlencesinden sonra, tökezleyerek eve geldiği zamanlar bir kaç kere onun evinde bulundum ve bu cidden de bulaşmak isteyeceğim türden birşey değildi...
---------------------------------------------------------
Öncelikle herkese merhaba :) yeterince geç çevirdiğimin farkındayım ama olay bundan ibaret değil, normalde 8 ve 9. Bölümleri de çevirdim fakat bende yayımlanmış olarak gözükmesine rağmen hikayede 6. Bölüme kadar gözüküyor nedenini ben de anlayabilmiş değilim cidden :/ bu yüzden taslakları sildim ve yeniden çevirdim, bu 7. Bölümüm 1. Kısmı, 2. Kısım bu hafta içinde gelecek emin olabilirsiniz, üstelik 2. Kısım Harry ve Ella'nın buluşacağı geceden başlıyo heyecanla bekliyoruz asdfg :DHikâyenin orjinalini bu hesaptan bulabilirsiniz -> TayTay1995
Bu arada hikayenin 2. Kısmını yeni bir bölüm olarak mı paylaşayım yoksa bunun sonuna mı ekleyeyim lütfen yorumlara yazın, oy da verin tabiki :)) <3 sizi seviyoruuum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Boss' Son (Türkçe Çeviri) (Harry Styles)
FanficThe Story by TayTay1995 Thank you for your permission :)