사랑해 / Seni Seviyorum / \ jenmin, rosekook, Vlisa, jinsoo /

💄

Selin

Yağmur dinleneceğini söylediği için bizde pek zorlamadan oda'dan çıktık. Bir şey olmuştu ve yağmur bunu bizden saklıyordu. Gözleri şişti zaten. Kesin ağlamıştı, ama sebebi ne olabilirdi ki?

Kendi kendime düşündüm iyi mi yapmıştım bu 3 arkadaşı edindiğim için? Evet benim en yakınım, ailem, kardeşlerim olmuşlardı. Ben ilk erem'i tanıyordum. Erva ve yağmur'a göre erem'e daha yakındım. Onbeş sene önceki anılarımız geldi aklıma.

10 sene önce:

Yetimhanede kalıyorduk. Burda en iyi arkadaşım erem'di. Onu kimseye değişemezdim, o benim tek arkadaşımdı. Bir gün sıkılıp bahçeye çıkmıştık. Yeni bir kız daha yetimhane'ye gelmişti. Erem benimle değilde bu sıralar yeni gelen kız erva ile daha çok oyun oynuyor ve daha çok ilgileniyordu. Evet yaşım küçük olabilirdi ama zihnim her şeye eriyordu. Beni unutmuştu artık. En yakın arkadaşı Selin'i de unutmuştu. Benim ne günahım vardı ki? Gözlerim dolu bir şekilde bebeklerle oynayarak gülen erva ve erem'in yanına gittim. Erva beni görünce gülümsedi. Ne yalan söyleyeyim çok şeker bir kızdı. " selin sende gelsene bizimle oyna. " dedi. O zaman dedim ki galiba arkadaşım beni unutmamış olabilir. " gerçekten mi, ben beni unuttun diye düşünmüştüm. " Deyip masum bir bakış attım. " Ben seni nasıl unutabilirim ki, sen benim bu dünya da tanıdığım en yakın arkadaşımsın. " Deyip bana sıkıca sarıldı. Erva'yı küçük ellerimle gel işareti yaptım. O gün hep beraber birlikte kardeş olmuştuk.

Ondan 1 ay sonra filan yağmur ile tanışmıştık. Bu sefer gıcıklık olmadı. İyi anlaşmıştık. Ve 4'ümüz de sonsuza dek kardeş olmaya söz vermiştik...

Erva

Selin'e baktığımda balkon da dışarı seyrediyordu. " selin. " diye seslendiğimde bir cevap alamamıştım. Tekrar seslenince " Efendim? " Dedi. Ne düşünüyordu acaba? " nerelere daldın selin? " Dedim. Umursamaz bir tavırla yine dışarıyı seyretmeye koyuldu. " hiçbir şey. " dedi. Sanki bir şeyler düşünüyordu ama dile getirmiyordu. Fazla zorlamadım. Zaten zorlayamazdım ki.

" erva? " dediğinde " hm? " diye cevap verdim. " sana bir şey söyleyeceğim. " dedi. " söyle balım? " Dediğimde " bişey " Deyip salona doğru kaçtı. Ah ben çocukça esprilerden bıkmamıştı sanırım. Ama gülmedim değil yani. Bende saf gibi ne diyeceğini merak ediyordum. " selin of bıkmadın mı şunu yapmaktan? " Dedim bağırarak. " Hayır. " diye sesini yükselterek içimden deli kız diye geçirmeden edemedim.

Erem

Yağmur'u uyandiracaktım. Kız resmen kış uykusuna yatmıştı. " yağmur " dedim. " ne? " diye mırıldandığında ya sabır çektim. Bi kerede uyan be kardeşim!

" kalk lan! " Diye bağırdığımda yerinden sıçradı. " hissi- " diyemeden sözünü böldüm. " devamını getirme! " dedim gülerek. Yağmur'un içindeki canavar 2 dakika sonra çıkacaktı.

" EREEEEEEEEEEEM! " diye bağırdığında kulaklarımı kapattım. Şimdi dayak yiyecektim. Kaçma zamanıydı.

Mide bulantısı gelince direk banyo'ya koştum.

Kusmuştum ya. Üşütmüştüm sanırım yoksa ne diye kusayım? " yağmur git başımdan uğraşamam şu an seninle " dedim yorgunca. " neden matmazel seni döveceğimi bildiğin için mi? " Dedi gülme geldi ama mide bulantısından gülemedim. " hı hı " diye cevaplayıp mutfağa geçtim. Bir hap alıp içtim. Umarım iyi gelirdi.

Yağmur

Yüksek sesle adımı duyunca yerimden sıçradım. Erem'in kıkırdamalarını duyuyordum oydu yine. " EREEEEEEEEEEEM! " Diye avazım çıktığı gibi bağırdım. Boğazım ağırmıştı resmen ya!

Kulaklarını kapattı. Bir süre sonra mide bulantısı ile oda'dan çıktı. Sanırım yine üşütmüştü. Kendine iyi bakmıyordu ki nasıl iyi olsun!

Yanına gittim bu sefer. Yorgun, bitkin duruyordu. " yağmur git başımdan seninle uğraşamam. " dedi. " neden matmazel seni döveceğim için mi? " Dedim. Bana cevap vermeden yine lavaboya gitti kusmaya. Ne oluyordu Allah aşkına. Cidden merak uyandırıcıydı.

Ve son...