Ben bu işin içerisinden nasıl çıkacaktım?Hayatım mükemmel gidiyorken birden garip tehditler almaya başladım.Sonra o çok sevdiğim kız arkadaşım tarafından terk edildim. Bunlar da yetmezmiş gibi en yakın arkadaşlarım ortadan kayboldu. Kısaca ben ölmüştüm. Her şeyimi elimden almıştı o şerefsizler. Eğer onlar her kimse,onlar her kimse onları bulup soracaktım. Neden yaptıklarını soracaktım. Benden ne istediklerini soracaktım. Sadece soracaktım. Ama ben yapmayacaktım. Onlar gibi yapmayacaktım. Çünkü ben hiçbir zaman onlar kadar alçak,onlar kadar vicdansız olamazdım. Ama elbet onlar bunu cezasını çekecekler. Her ne kadar yapmam desemde sadece kendimi kandırıyorum. Aslına bakarsanız elimden gelse o alçakların bir dakika hatta bir saniye bile bu dünyada yaşamalarına izin vermezdim. Resmen elim kolum bağlanmıştı. Yapacak hiçbir şeyim yoktu sanırım. Ama olacaktı. Her şeyi bıraktım sadece düşünüyordum. Bir çare arıyordum.
Bir yandan da Elif bu yüzden mi beni terk etti diye düşünmeden edemiyordum. Kesin o alçakların bir parmağı vardır bu işte. Çünkü o bana böyle bir şey yapamaz,yapmaz. Eğer o alçaklar Elif'ime bir şey yaptılarsa onları doğduklarına pişman ederdim. Düşünüyordum. Acaba şu an yanımda olsa o şerefsizler onlara ne yapardım diye düşünüyordum. Bir yanım böyle alçak bir sesle yapma,sen onlar gibi olma derken,diğer yanım öldür onları,hepsini öldür. Sana yaşattıklarını sende onlara yaşat diyordu. Şöyle bir bakıyorum da sanırım o yapma diyen yanımı dinlemem için hiçbir sebebim yoktu. Olsa bile,istesemde dinleyemezdim zatenNefret ediyorum.Dünyanın dönüp durmasından nefret ediyorum. Güneşin her sabah doğmasından ve her akşam batmasından da nefret ediyorum. Kalbimin benim isteğim dışında atmasından nefret ediyorum. İster istemez nefes alıp vermekten... Aslında ne kadar zavallı,ne kadar aciziz. Kalbimiz bile bize rağmen atıyor. İstersen durduramazsın. Aşık olduğun kadını bile seçemiyorsun. Sadece aşık oluyorsun. Oysa bu senin seçimin değil. Kendimi bazen kukla gibi hissediyorum. İplerim kimin elinde belli değil... Allah kahretsin... Her şeyden nefret etmekten nefret ediyorum.
Aslında bütün bunlar başıma neden geliyor biliyor musunuz? Adam gibi deliremediğimden. Ah bi delirsem,bi şu aklımı kaybetsem. Hayat ne kadar güzel olurdu.Ne siz sorun ne ben söyleyeyim. Bir kere bir insanın başına ne geliyorsa aklından gelir. İtirazı olan varsa o zaten delidir. Düşünsenize; aklınız yok. Düşünmesi bile insanı rahatlatıyor. Terapi gibi...
Artık düşünmeyi bırakıp icraata geçmeliydim. Vakit kaybetmek belkide en büyük hatam olabilirdi. Bu yüzden vakit kaybetmemeli hatta olabildiğim kadar hızlı olmalıydım. Sonuç olarak en değer verdiklerim o alçakların elinde ve ne yapacaklarını bilmiyorum. Umarım onlara zarar vermemişlerdir. Eğer öyleyse onlara bu hayatı zindan ederim. Nasıl olsa artık kaybedecek hiçbir şeyim kalmamıştı. Gerekirse ölümüne savaşacaktım, gerekirse canımı yoka sayacaktım. Ama onlara zarar gelmesine izin veremezdim. Özellikle bu zarar benim yüzümdense asla böyle bir şeye müsaade edemezdim. Acaba şu an ne yapıyorlardı? Onlarda beni düşünüyor mudur acaba? Evet... Artık icraata geçme vakti gelmişti. İlk olarak Asım ' ların mahallesine gidecektim. Karşılarında bir market vardı. Küçükken her bayram oraya giderdik. Bir tane lanet kadın vardı. Bayram harçlığımızla bir şeyler almaya geldiğimizde bizi terslerdi. Tüm bayram sevincimizin içine ediyordu. Hepimiz o kadından nefret ediyorduk. Ve o markete kazık bağlamış gibi hep o markette çalışıyordu. Yaklaşık on senedir,belki de daha fazladır, orada çalışıyor. Normalde zorunda olmasam oraya asla adımımı atmazdım. Ama bu kez mecburdum. Orada illa ki güvenlik kamerası vardır diye düşündüm.Çok net olmasada en azından binaya girip çıkanları görebilirdim. Tabii güvenlik kamerası gerçekten varsa. Üstelik bu kameranın bir de karşı binayı da görmesi gerekiyordu. Evet kamera olsa bile belki karşı bina fazla görünmezdi ama yine de şansımı denemek istiyordum. Kapının arkasından deri ceketimi aldım ve sırtıma attım. Hızlı adımlarla dış kapıya doğru yürüdüm. Kapıyı açtım ve ayakkabılarımı giydim. Eğilip bağcıklarımı bağladım. Yine hızlı adımlarla merdivenlerden inmeye başladım. Merdivenlerden inerken bir yandan da montumu giyiyordum. Bu mont her defasında bana Elif 'i anımsatıyordu. İlk kez ona bu montla sarılmıştım. Hep bana küserdi, uzun süre uğraşırdım gönlünü almak için. Küsme sebebi de her zaman saçma konular olurdu zaten. Ama dayanamaz barıştırmaya çalışırdım. Naz yapardı,barışmazdı. Ama ben pes etmezdim. Ve en son barışır ve sarılırdı bana. Bana küsmelerini,bana attığı tiripleri özledim. Onunla ilgili her şeyi özledim...
Kısa bir yolculuk sonunda varmıştım Asım 'ların evine. Önce bir inceledim. Gözümle binayı ve marketi süzdüm. Bir tane kamera vardı. Karşı binayı görebilir diye düşünüyordum. Markete girdim. Yine ilk gözüme çarpan o gıcık kadın olmuştu. Saçının bir kısmını sarıya boyatmıştı. Çok çirkin olmuştu böyle. Önceden de çirkindi, şimdi daha da çirkin. Ama bu benim umurumda değildi.O kadından başka kimse var mı diye süzdüm etrafı. Bir adam vardı. Üzerinde her çalışanda olduğu gibi mavi ve omuzlarında gri çizgileri olan bir t-shirt vardı. Altında ise siyah kot bir pantolon ve neredeyse herkeste bulunan klasik beyaz çizgili mavi bir ayakkabı vardı. Adamın yanına yaklaştım. "Pardon,benim buranın müdürü veya herhangi bir yetkiliyle görüşmem gerek." dedim. "Ne konu hakkında ?" diye karşılık verdi adam. "Bir mahzuru yoksa güvenlik kameralarına bakmam gerek,oldukça önemli bir mevzu. Siz bana yetkili birisini bulur musunuz lütfen ." dedim. Adam bir süre düşünür gibi yaptıktan sonra; "Sanırım ben yardımcı olabilirim.Şöyle buyurun" dedi ve eliyle bir yeri işaret etti. Sanırım depo gibi bir yere gidiyorduk. Bir kapıya geldik. Kapının üzerinde "Personel Harici Giremez" yazıyordu. Her markette buna benzer bir kapı oluyordu. İçeride ne olduğunu hep merak etmişimdir. Adam önden ilerledi. Peşinden takip ettim. Uzun bir merdiven indik. Sonra yol ikiye ayrıldı. Küçük bir yerdi burası. Sağımda bir masa ve bir bilgisayar vardı. Solumda ise tam gözükmesede üst üste duran pirinçler,çikolata kutuları gibi şeyler vardı. Kısaca sol tarafım depoydu sanırım. Adam ne için bakmak istediğimi sordu. Ben ise üstü kapalı bir şekilde kısaca özet geçtim. Adam bir şey söyleyecek ama sanki çekiniyor gibiydi. "Ne oldu,bir şey mi söyleyeceksiniz?" dedim.Adam ise "ııı... Aslında evet. Fakat bunu benden duymadınız. Tamam mı?"dedi adam tedirgin bir şekilde.Ben de "Peki,söyleyin lütfen."dedim. Adam yine oldukça tedirgin bir şekilde "Birkaç gün önce buraya iki takım elbiseli kaba dayı tarzı adamlar gelmişti. Bellerinde silah vardı. Kamera kayıtlarını açmamı istediler. Açtım. Ve son bir iki saatteki tüm kayıtları silmemi istediler. Bende çok korkmuştum. Silmek zorunda kaldım."dedi. Demek öyle diye geçirdim içimden. Buna göre arkadaşlarım kaçırılmış olabilirdi. Başka neden silmek isteyeceklerdi ki? Heyecanlanmıştım."Adama nasıl ya? Şu an elinizde hiç kayıt yok mu?Bakın benim bu kayıtlara ulaşmam gerek. Çok önemli. Bir yolunu bulmalısınız. O kayıtlara bakmam gerek. Hayat memat meselesi." Adam çok tedirgin olmuşa benziyordu."Maalesef,yok." dedi. Ama hiç inanasım gelmemişti. Tekrar sordum. "Bak emin misin? Bu konu çok önemli. Yalan söylüyorsan söyleme. Eğer o adamlardan korkuyorsan merak etme hiçbir şey yapamazlar. Güven bana."dedim."Adam çok tedirgine benziyordu.Bir süre düşündü ve korkarak "Sanırım... Sanırım o kayıtlara ulaşabilirim."dedi. Sözünü kestim. Çok heyecanlandım. "Gerçekten mi?"dedim. Adam "Evet."dedi. Sonunda o şerefsizlerin bir izini bulmuştum. Adam sözüne devam etti. "Bu kayıtlar iki yere birden kayıt ediliyor. Adamlar geldiğinde sadece bilgisayardan silmiştim. Fakat aynı zamanda tüm görüntüler bir tane Hard Diske kopyalanıyordu."dedi. "İşte bu mükemmel bir haber."diye bağırdım neredeyse."Bu görüntüler ne zaman elime geçebilir?"dedim. Adam "Birazdan dükkanı kapatacağız.Sistem de kapanacak.O yüzden ancak yarına verebilirim."dedi."Tamam o zaman yarın mutlaka tekrar geleceğim."dedim
Sonunda o alçak şerefsizlerin bir izini bulmuştum. Onların peşini bırakmamalıydım,bırakmayacaktım.Sevdiklerim için... Bunu başaracaktım.Yapacaktım bunu.Onları kurtaracaktım, onları o alçakların eline bırakmayacaktım. Ne olursa olsun bunu başaracaktım...
![](https://img.wattpad.com/cover/141067547-288-k836847.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HER ŞEY BİTTİ Mİ?
Короткий рассказGece değişik sesler duymaya başlamıştı,ürkmüştü.Yavaşca kalktı.Yanındaki sopayı eline aldı ve ilerlemeye başladı... Mete üniversiteye giden yirmili yaşlarda biriydi.Son zamanlarda garip tehditler alıyordu.Bunun üzerine birde sorunsuz ilerleyen i...