Ertesi gün:
Her ne kadar okuldan nefret etsem de artık yanımda şu Kanada'lı çocuğun oturuyor olması beni okula gitmeye cidden teşvik etmişti. erkeklerle fazla ilgilenen kızlardan değilim ama o.. anlarsınız işte.. tam istediğim türden bir erkekti ve umm.. ah hayır tabii ki onunla olacağımı düşünmüyorum. Onun gibi erkekler çoğu zaman mükemmel fiziği olan salak kızlarla kısa süre çıkmayı ister. Bana gelecek olursak.. evet bu 1.55 boyla hiç şansım yok.Okula geldiğimde saat 6.30du ve ders 8'de başlıyor. Kahretsin! keşke biraz daha uyusaydım. Tabii birden fikrim değişti. O gelmişti.. Mendes.
Ah Ally çapkınlık yapmayı kes diye geçirdim içimden.Sıranın üzerine çantasını, onun üzerine de başını koymuştu. Evet, O an çantanın yerinde olmayı biraz istemiş olabilirim.. hatta biraz değil.. Lanet olsun keşke o çantanın yerinde olsaydım!!
Birkaç saniye sonra sonra bunu sesli söylediğimi farkettim. Neyse ki sınıfta sadece Mendes vardı. Bir dakika, olamaz Ne!? Aman tanrım! Daha 2. Günden rezil olmuştum. O an onu uyandırdığımı farkettim. Ayrıca yüzünde ;
"Ne diyo bu deli amk" dercesine bir bakış vardı. Umursamadan yanına oturdum , çantamı koydum ve günaydın diyip dişlerimi de göstererek yüzüme aptal bir gülümseme takındım.
-umm sana da
Uyku sersemiydi ve bu hali cidden çok çok çok çok tatlığğ!
Elleriyle yüzünü ovuşturarak söze devam etti
-bu arada hala adını öğrenemedim
Tanrım! Adımı öğrenmek istiyodu ve bu bana cidden heyecan verdi!
Peki.. biraz abarttım. Sakince cevap verdim;
-ben Ally yani şey.. Allison.
Tekrardan gülümsedim.
-memnun oldum,Ally.
-umm ben de öyle!
Fizik öğretmeni bay Fursty içeri girdi. Ve ardından Louis.
Neden bilmem ama Fursty ona takıntılıydı her ne olursa olsun ona kızıyordu.
Yine bir fasıl daha başlıyor dedim. Tam 28 dakika (üşenmeden süre tuttum) boyunca söylenen bay Fursty sonunda derse başladı. Louis mi? O dersin sonuna kadar bu dünyada Adalet olmadığını söyleyip durdu. (O bir Che Guevara hayranı)
Gözüm tekrar Mendes'e kaydı. Uyuyordu ve feci tatlıydı.. Aylak şey, ne olacak.