Okul çıkışıydı ve Shawn'la 20:30 da sahilde buluşmak üzere anlaştık. Tam eve doğru yola çıkmıştım ki Victoria peşimden koşup geldi.
- allison, cidden bu şekilde mi gideceksin? En azından biraz makyaj yapıp üzerine hoş bir şeyler giy.
- boşver.
- çabuk bize gel! Seni 20:30a kadar hazırlayabilirim.
Kolumdan tuttu ve babasının onun için özel olarak tuttuğu arabaya doğru sürükledi. Bindik ve Victoria'nın evine doğru yola çıktık. Yürüyerek 20dk olan yol için neden şoför ve araba tutulur ki? Tabii eğer babanın bir holdingi var ise.. bu normal. Anneme bu gece geç geleceğime dair bir mesaj bıraktım.
Eve geldik ve Victoria hızla beni odasına çıkarıp yatağın üzerine oturttu. Gardrobundan birkaç parça şey çıkarttı
- nasıl ama Ally?
- ah.. bunları giymemi istemeyeceksin öyle değil mi? Bunlar cidden.. çok JanJanlı.
- ve sana çok yakışır. Ama önce makyajdan başlayalım.
- peki.. ama ağır olmasın
Önüme bir ayna getirdi ve makyaj yapmam gerektiği konusunda çok haklı olduğunu farkettim. Göz altlarım mosmor yüzüm beton gibiydi. Kızılımsı uzun saçlarım çok bakımsız görünüyordu. Bırak Shawn'ı etkilemeyi bu halimle muhatap olduğu için şanslıyım.
Victoria geldi.
- tamam, ilk hangisinden başlayalım? Saç mı yoksa makyaj mı?
- farketmez.
Bunun üzerine ısınmış fön makinasını yanıma getirdi ve yaklaşık yarım saat boyunca kusursuz görünüme sahip olması için saçlarımı fönledi.
- ah, eskisinden daha iyi görünüyor. Bence makyaja hiç gerek yok.
- hayır. Tabii ki var,hiç kaçmaya çalışma.
Bir çekmece dolusu makyaj malzemelesi getirdi ve birkaçını özenle seçti. Makyaj malzemelerinin adları ile ilgili hiçbir şey bilmiyordum ve canım cidden çok sıkılıyordu.
Telefonumu elime aldım ve Shawn'dan mesajım olduğunu gördüm. Numaramı nereden bulmuştu?
Hemen mesajı açtım.
S: ne yapıyorsun?
Bunun üzerine Victoria bana makyaj yaparken gıdığımı çıkarıp poz vererek bir fotoğrafımı attım.
Me: bu açıklayıcı oldu mu Mendes?
S: kesinlikle
S:bitince nasıl görününeceğini merak ediyorum.
Me:ne demezsin.
Me: bugün o deftere yazdığın şeyleri ne zaman gösterirsin? Ben.. merak ettim.
S: sabret.
Victoria başımı eliyle çekiştirdi.
- eyeliner sürmeye çalışıyorum. Hareket etme şapşal!
Söylediğini yaptım.
Bir süre sonra sadece ruj sürmek kalmıştı.
- renk seç Ally.
En belli olmayacak bir renk seçmek istiyordum ama hepsi çok dikkat çekiciydi. Şeftali rengi olanı seçtim
Victoria çenemi sıkıca tuttu ve sürdükten sonra iki dudağımı birbirine sürtmemi istedi.
Aynaya baktım ve cidden sanki başka biriymiş gibi hissettim.
"Sıra elbise seçiminde" dedi Victoria
Bezgin bir şekilde ona baktım.
Önüme 4 tane elbise koydu ve "seç bakalım" dedi
3'ü de çok dikkat çekici ve renkliydi diğeri ise siyah ve gayet uygun görünüyordu. Kolları, omuz ve göğüs kısımları dantelliydi.
-şunu seçtim, siyah olan.
- tahmin etmiştim.
- tamam.. öyleyse gözlerini kapat üstümü giyineceğim.
- hadi ama Ally, kimden neyi saklıyorsun ki-
- kapat dedim!
- tamam mızmız şey.
Dikkatlice giydim ve daha fermuarını çekmeden aynaya baktım. Cidden.. garip görünüyordum.
- allison,giyindin mi?
-şey.. evet fermuarımı çeker misin?
- ah tamam. Şey.. şimdi karnını içine çek ve nefesini tut.
Dediğini yaptım bu cidden çok zordu.
- Ally, fermuarı daha yarısına kadar çekebildim. Nefesini biraz daha tut.
Söylediğini yapmaya devam ettim ve fermuarın nihayet sırtımın en üst kısmına çıktığını hissedince derin bir nefes verdim. Fakat hala rahat değildim. Hızlıca telefonumu alıp saate baktım.
Tanrım! Saat 20:23tü.
Hızlıca merdivenden aşağı indim
Victoria arkamdan seslendi;
"Hey! Neredeyse unutuyordum. Topuklu ayakkabılar! Bu elbisenin altına topuklu ayakkabı giymelisin. "
- hayır Victoria, bu eziyeti çekemem.
Askıdan ceketimi ve çantamı alıp sahile doğru koştum.
Çok uzun olduğu için devamı diğer bölümde ama diğer bölümü okunma artınca yayınlayacağım çünkü cidden az okunmam var (eğer artmazsa da yayınlarım l3p3p3prpdorkpe)
