Sinirle yolda ilerliyordum. Başımı aşağı eğmiştim saçlarım iki yanıma düşmüştü. Derin bir nefes almaya çalıştım ama olmuyordu. Aldığım her nefes akciğerlerimi deliyormuş gibi hissediyordum. Boğazım çok acıyordu. Gold yanımda ilerliyordu. Kafasını kaldırıp bana baktı. Adımları hızlanırken önüne döndü. Bana yetişmeye çalışıyordu.
Birine çarptığımda duraklamam zaman almıştı. Arkama dönüp bana bakan çocuğa "Önüne baksana be kör müsün bizi görmüyosun?" diye bağırdım. Yabancı olduğu belli olan çocuk bana alayla baktı. "Önüne bakmayan sendin bide kalkmış beni mi suçluyosun? Sana önüne bak diye bilerek çarptım." dedi. Ukala! Tamam haklı olabilirdi ama bu ukala olduğu gerçeğini değiştirmiyordu..
Gözlerimi devirim önüme döndüm ve yürümeye başladım. Sinirden avuç içlerim yanmaya başlamıştı. Sakinleşmeliydim. Önümde yavaşça ilerleyen Gold'a baktım. Sanki bir suç işlemiş gibiydi.
Biraz ilerde bir park vardı. Derin bir nefes aldım. Bu şehir beni boğuyordu. Nefes alamıyordum. Evet İstanbul'a aşıktım ama bazen boğucu oluyordu.
Yavaşça parka yöneldim. Biraz eski ve bakımsız bir parktı. Biraz köşede kalan büyük ağacın altına oturdum. Gold etrafa bakınıyordu. Tasmasını çözdüm ve başımla oynaması için işaret verdim. Hızla salıncaklara koşmaya başladı, güldüm. Gold salıncakları iterek oynamayı severdi.
Eğilip ağacın toprak dışına çıkmış köklerine baktım. Sakinleşmeye başlamıştım. Köklerin etrafındaki toprağı kazdım. Böyle birkaç dakika geçirmiştimki bir çocuk sesi duydum.
"Ayne bak köpeek! Yanına didebiliymiyim?" dedi. Başımı kaldırıp üç yaşlarındaki küçük ama karizmatik bir çocuk gördüm. Kot ceketinin içine siyah t-shirt altına yırtık pantalon giymişti, beline bağlanmış oduncu gömleği ve ters taktığı kepiyle oldukça karizmatik ama aynı zamanda tatlıydı.
" Ay hayır Cenk. Kuduz falaandır sakın." dedi. Allahım sabır ver. Tek tek gelin be aynı gün içinde üç olay ne bu böyle? Sınanıyorum galiba.
Ayağa kaltım ve "Hayır efendim aşıları tam. Daha geçen hafta yaptırdım. Ayrıca Gold çocukları sever ısırmaz. Sevmek istiyorsa sevsin." dedim kadın bunu derken bana şaşkın bir ifadeyle dönmüştü galiba görmemişti.
Çocuğun elini bırakıp "İyi bari sevsin." dedi. Bu ne lütuf hanfendi estağfurullah. Sinirle yerime oturdum. Biraz Gold'la o çocuğu izledim. Sonra ne mi oldu? Gelip kadında Gold'u sevmeye başladı. Yüzsüz.
Önüme sarkan örümcekle çığlık attım. Hızla yerimden emekleyerek ayrıldım. " Ohaaa o ne kadar büyük öyle lağn." kadın ve çocuk sıçrayarak bana döndü.
Sırtımda bir gıdıklanma hissedip bir daha çığlığı bastım. Ayağa kalkıp zıplamaya başladım. "Yaaaa üzerimdeee. Alın şunu alın n'olur. Aaaa" kadına doğru koşup sırtımı gösterdim. Elindeki çantasıyla sırtıma vurdu. Oha ama az daha vursaydın da ciğerlerim dökülseydi.
Parkın girişindeki bana kahkahalarla gülen iki çocuk dikkatimi çekti. Bunlar kim di?
Yıllar sonra yine ben. bucobuco sağolsun beni teşvik etti. Zaten azıcık taslağı vardı devamını da yazdım. By by
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Harita:Kontrol
FantasyMelodi ailesine yapılan bir büyü sayesinde bir harita gibiydi. Bir gün rüyasında gördüğü bir adam yüzünden hayatı değişti. Şimdiyse dünyanın farklı yerlerindeki özel güçleri olan gençleri bir araya topluyor. Hadi onun hikayesine bi bakalım.