Bölüm Başlığı

2 1 0
                                    

Ardı arkası kesilmeyen o iğrenç kabuslar yüzünden terli bir sabaha uyandım yine. Sabah beş sularıydı, perdeyi araladığımda havanın daha aydınlanmadığını görünce tekrar uyumak istedim fakat uyanmıştım bir kere! Bir kahve içip, rüyamı hatırlamak istedim. Yanlış hatırlamıyorsam küçük mavi bir fildim, büyük gri bir ormanda. Kanatlarım vardı, o kadar güzellerdi ki onlara dokunmak istedim ama yetişemedim. Uçmak nasıl bir şeydi sahiden? Gökyüzüne çıktığımda içimden geçirdim; ne muazzam bir şey! Derken çok uzun sürmedi, koca bir zeplin çarptı. Kanatlarımı da aldı gitti. Yapabildiğim tek şey düşerken yere değil, gökyüzüne bakıp onlardan ansızın uzaklaşımı izlemek oldu. Gözümden süzülen bir damla yaş ise okyanusa karışmıştı çoktan. Yere değil, okyanusa çakılmıştım. Bütün balıklar toplandı etrafıma, kanatlarıma mı üzülsem yoksa minik bedenimin onlara yem olacağına mı? Kafam karışmıştı. Sonra bir ses duydum bu ses derinlerden geldi. Okyanus anaymış kendisi, bütün okyanus onunmuş öyle söyledi. ''Yaşam mı ölüm mü zavallı minik fil?'' diye sordu bana. Tekrarladı; ''Zavallı''. Farketmez dedim; ''Ölümden de yaşamdan da korkmuyorum ki ben!''. Halbuki yaşamayı ne denli istiyordum. Sen gerçekten de ne ölmeyi ne de yaşamayı hakketmiyorsun, dedi, acımasız okyanus ana. Beni lanetledi ve evrildim. Kalbi olmayan bir varlığa, varlık denirse eğer adına... Deniz anası dedi benim adıma ama unutuyordu bir ana kalpsiz olur muydu? Olmazdı elbette ama olmuştu. Rüyamı anımsarken cezvede unuttuğum kahvem geldi aklıma. Yerimden fırladım ama çok geç, taşmıştı artık. Saate baktım, saat altı. Zaman ne çabuk ilerliyordu. Sonra oturdum, düşünmeye devam ettim. İnsanlar da ikiye ayrılıyordu. Zavallı mavi bir fil ve kalpsiz bir deniz anası dememi bekliyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü bu hikaye görüneni değil, görünmeyeni anlatıyordu aslında. Uçan zeplin ve okyanus ana. İşte insanlar da tam olarak böyleydi. Kanatlarınızı gökyüzüne sürdüğünüzü gördükleri an onları kıracak sizi uçan bir zeplin gibi düşürecekler derin bir okyanusa. Daha kötü ne olabilir ki? Dibe battım zaten dediğiniz an daha kötüsü olacak. Okyanus ana misali çıkacaklar karşınıza.Sizi öldürecekler, kaybolacaksınız okyanusun derin ve karanlık sularında. Elbette kolay olmayacak kendinizi tekrar doğurmak, bambaşka biri olmak. İşte böyle acımasızdır insanlar, sizi hiç tanımadığınız varlıklara dönüşmek zorunda bırakırlar. Doğuşunuz sırasında çok şey eksilecek belki sizden. Korkmayın! Öldürün içinizdeki o zavallı mavi fili ve diğer bir gün kalpsiz bir deniz anası doğurun kendinizden. Unutmayın, bu sizin çöküşünüz değil, bu sizin doğuşunuz. Tüm noksanlıklarınıza rağmen...
Umarım ilk yazımı beğenmişsindir sevgili arkadaşlar, var olun.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 15, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kabuslardan, gerçeklereHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin