İLK'E

Süpriz mi ?

Okuldan çıktığım gibi doğru eve gittim evde Can abi vardı. Telefonla konuşuyordu kulak misafiri oldum istemeden telefonda konuşurken şöyle diyordu

Can : Tamam anne hayır anne iyi kızlar evlenmiycem senin bulduğun kızla anne iş buldum evet anne ben kapatıyorum Nil ' e söylersen abini kız bul diye burdan da giderim anne huzur verin artık . Yok sana torun morun dedi .

Ben içten içe güldüm bi duruma Gülşah teyze dediğini yapan bir kadındı bakalım bu iş nolacaktı. Hemen Nil'e olanları içeren bir mesaj attım ve ben geldim diye bağırdım . Hoş geldin İlke lafını duyduktan sonra kolları sıvayıp mutfağa geçtim salata yaptım soğanları doğrarken ağlamaya başladım gözlerim yanmıştı.O arada Ayaz aradı sesim de bor tuhaf çıktı

Ben: Efendiim

Ayaz:Napıyorsun

Ben: Soğan doğruyorum Ayaz'cım

Ayaz: Ben de bizim cadı napıyor diyordum ağlıyorsun heralde sevgilinden mi ayrıldın sen bakıyım diycektim (gülerek)

Ben: Ayaz senin bana kastın mı var ya soğan doğrar gibi doğrarım bak seni de

Ayaz:Tamam tamam akşama bi şey lazım mı diye aradım hani malum yaptığın  tatlılar (gülerek)

Ben: Bikere o tatlı çook güzel di tamam mı hem ilk sen bitirdin

Ayaz:Ya kızınca sesin ayrı bi güzel oluyor bak

Ben: Zevzeklik yapma Ayaz tutma beni yemek yapçam ben

Ayaz:Yandık desene

Ben:Ayazzzzz

Ayaz:Hadi yemek yap sen akşama görüşürüz cadı

Ben konuşurken dalmışım Can abi bizi dinliyor muş kaç saattir

Çok iyi anlaşıyorsunuz ya tebrik ettim vallahi

Can abi sen yapma bari Nil gelmedi mi hala

Gelicekmiş yoldaymış

Tamam Can abi diyerek soğan doğramaya devam ettim salatayı hızlıca yaptım. Sonra aklıma Aryayı çağırmak geldi telefon rehberinden ismini buldum ve arama tuşunu bastım

Arya:İlke ablaa (sevinçli bir sesle )

Ben: Canım nasılsın?

Arya :İyilik ya dersler işte dershaneden çıkıp eve gidiyordum.

Ben : Akşama bizim evde kutlama var Arya'cım işin yoksa adresi mesaj atıyım gel

Arya:Çok iyi olur kafam dağılır da abimin haberi var mı?

Ben : Sen gel ben açıklarım durumu ona

Arya :Süpersin İlke abla

Ben :Adresi atarım görüşürüz Arya'cım diyerek telefonu kapattım Ayaza  Arya'nın geleceğini içeren bir mesaj attım:

Ayaz'cım ben akşama Arya'yı davet ettim kabul etti haberin olsun akşama kendi tatlını alıp gel :)

Uzun sürmeden mesaj geldi;

İlke'cim senle sonra görüşçez ben tatlımı aldım bile.

Uyuz şey diyerek kremalı mantar çorbamı yapmaya başladım. Nil ise yeni gelmiş elinde alışveriş poşetleri vardı abur cubur ekmek tatlı et falan almış . Çorbamda oldu. ve et sote yapmaya karar verdik Nil söylene söylene pilav yaparken bende et biber domotes soğanları doğrayıp baharat ekleyip karıştırmays karar verdim. Nil çok yorulmuşa benziyordu abisi içinde üzülmüş annesinin inadını biliyordu çünkü onda da aynı inat vardı Ilgınla araları çok çok iyiydi. Ben soteyi pişirmeye bırakıp ıslak kekimi yapmaya başladım o da pratik ellerde çabucak oldu. Lisedeyken az kek yapmamıştık Nil ile hatta çoğu yanıyordu ama öğrenmiştim artık. üstüne çikolatalı sosu Nil hazırladı ve döktük. ayretten brokoli salatası Kırmızı biber salatası da yaptı Nil 'ciğim . yemeklerin hepdi bittiğinde ılık bir duşa girdim.  kısa kot bir tulum giydim saçlarımı doğal haliyle bıraktım ve hazırdım İlk Ilgın geldi merhabalaştık .Can abiyle konuşmaya başladılar erkek muhabbetleri falan sonra Arya geldi çok mutlu gözüküyordu bütün hepsi şaşırdı Arya'nın gelmesine o da muhabbete katıldı Ayaz elinde bir pastayla geldi . Uzunca sohbet ettiler sonra sofraya geçtik çok güzel olmuş diye diye yemeği bitirdiler Ayaz da şaşkın şaşkın etrafa bakıyordu. Tatlılara geçtik. Ayaz tatlıyı iki tabak yedi. Solana geçtiler film izlemeys başladılar bende burayı toplıyım dedim Ayaz da bana yardım etmek için kaldı . Burayı güzelce topladık Ayaz Gökkaya yemek masasınnı sildi bulaşık makinesini yerleştirdi inanılır gibi değil  .Biz de içeri girdik filmden sıkılmış olmalılar ki tabu oynamaya karar verdik kızlar erkekler dedik. ben anlatıyordum kelimem çok zordu Ayaz da kontrol ediyordu yasak kelimeleri şekilden şekile girdim çok uğraştım Ayaz bu halime çok güldü oyunu erkekler kazanmıştı. Sonra Nil şişe çevirmece oynayalım dedi ısrar etti. herkes gönüllüydü Nil çevirdi Can abi bana soruyordu doğruluk mu cesaretlilik mi diye doğruluk dedim Ayaz'ı seviyor musun dedi? sorudan sonra uzunca bir sessizlik oldu ben de o arada düşündüm ben bile bilmiyordum ki ben soruyu cevaplamayıp bir bardak viskiyi içtim oyun devam etti. Ben Ayaz'a soruyordum doğruluk mu cesaretlilik mi diye sordum Ayaz cesaretlilik dedi ve pencereyi aç   kas yığınıyım diye bağır dedim O da bana  görüşçez senle sonra diye söylenerek dediğimi yaptı. Arya da mutlu gözüküyordu . Ilgın ve Nil bir köşede Can ve Ayaz ayrı köşede sohbet ediyorlardı. Saat geç olunca Ayazla Arya kalktı. Can abiyi tebrik ettiler. Nil ile Ilgın da sahile indiler yürüyceklermiş Can abi de televizyondaki maça daldı. Bense çok yoruldum. kitap okuyup uyuycaktım ama düşündüğüm tek şey Ayaz'ı karşı birşeyler hissediyor muydum bu soru kafamı çok karıştırıyordu sonra gözlerimi kapadım uyumaya çalıştım küçükken Deniz ile kurduğumuz hayaller aklıma geldi sırıttım kendi kendime özlemiştim şebeği arıycaktım yarın onu . Telefonuma gelen mesaj sesiyle irkildim mesaj

Ayaz'dan dı

İyi geceler cadı yarın sana süprizim var :) dı

Ben ise gülümsedim. ve yanıtladım;

İyi geceler kas yığını bu gün güzeldi süprizini merakla bekliyorum ;)

Mesajı gönderdikten uykuya kendimi bıraktım Bakalım Ayaz bana ne süprizi yapacaktı ?
İyi okumalar benim için beni hikayeyi sevmeniz önemli ben mutlu oluyorum yazınca beğendiyseniz lütfen bana iletin tatlı yazarınız hande :)