Umut yataktan hızla kalkıp ellerini cebine soktu.Nefesim normal düzene girmeye başlayınca yavaşca " Kabus gör..düm" diye konuştum.Umut başını sağlayıp odadan çıktı.Ayıp mı etmiştim ? Tamam Ezra sana aşığım diye inlemem biraz kötü olmuştu ama bu onun umrunda olamazdı.
Mutfaktan mis gibi kahvaltı kokuları yükseliyordu .Yatağımdan yavaşca kalktım ve çekmecemden bir albise çıkarıp hızla giyindim.Genelde elbise giyen bir tip değildim ama benim için en kolay giyilebilen kıyafet elbiseydi.Saçlarımı yukardan at kuyruğu yapıp odamdan çıktım.Mutfaktan gelen sesler ile oraya yöneldim.Teyzem yalnız başına şarkı söyleyip omlet yapıyordu.Beni görünce ateşi kıstı ve " Hazan bu saatte uyanmazdın birtanem , bir sorun mu var ?" dedi.Başımı hayır anlamında sallayıp " Belki kahvaltıdan önce Ezra'yı görürüm " dedim.Teyzemin gerilen yüz hatlarına bakılırsa bir şey olmuştu.Kekeliyerek " Ezra dün gece ateşlenmiş , enişten ile hastaneye gittik." dedi.Kalbim sanki durmuştu.Ezra'yı kaybetmeye dayanamazdım.Dudaklarımı aralayıp " Şimdi nerde ?" dedim.Teyzem dolaptan paltomu çıkartıp " Bahçedeki ağaç evde , bizi rahatsız etmek konusunda hassas biliyorsun " diyince paltoyu kapıp hızla kapıyı açtım.Teyzem bahçeye kadar sandalyemi sürdü ve gerisini bana bıraktı.Ağaç eve doğru gittiğimde Ezra 'yı hamakta uyurken buldum.Yanına yaklaşıp " Ezra ,hadi içeri geçelim " dedim.Elimi alnına bastırıp rahatca nefes aldım.Ateşi düşmüştü.Ezra elimi tutup " Ben iyiyim , Hazan " diye mrıldandı.Başımı göğsüne yaslayıp " Ez...ra , hadi " dedim." saçımı okşayıp " Peki " dedi.Hamaktan kalktı ve arabamın önüne diz çöktü " Hazan , o eve girmeyeceğimi biliyorsun ve ısrar ediyorsun.Seninle başım büyük belada benim " diye huysuzca konuştu.Sırıtıp arabamı sürmesini bekledim.
İçeri girdik ve şöminenin yanına uzanan Ezra'nın saçlarını hafifce okşayıp rahatlamasını bekledim.Teyzem battaneyeyi üzerine örtüp " Ona bizimle kalamsını söyle , Hazan " diye çıkıştı.Sanki o dediğimi yapacak .Elimi saçlarının arasından çekip " Şehre inecek misiniz ?" diye sordum.Teyzem burun kırıştırıp " Enişten ile kar tatiline çıkmak istiyoruz .Biliyorsun soğuk , tedavine iyi gelmiyor.Ezra 'da burda bir kaç gün kalır.Yeri geldiğinde Umut'tan da yardım alabilirsin " diye konuştu.Başımı sallayıp " Hallederim , uzun zamandır yalnız kalmamıştınız " dedim.Teyzem suratında kocaman bir gülücükle " Sadece 2 gün tatlım , tedavin için geri dönücez " dedi ve hızla odasına çıktı.Ezra'nın battaniyesini düzeltip odama doğru ilerledim.Acaba Umut nerdeydi ? Dün geceden beri yoktu.Sanırım patavatsızlık yaptığını anlayıp evden gitmişti.
Eniştem valizleri arabaya koyarken teyzem yaptığı yemekleri mutfağa yerleştirdi.Ezra arabamı dışarı itti ve yanıma diz çöktü.Toprak kokan saçlarınının kokusunu içime çektim ve başımı omzuna yasladım.Çoğu insan bana tepeden bakardı.Ama Ezra her zaman yanıma eğilir veya beni kucağına alır karşısına otuttururdu.Teyzem arabanın önünde durdu ve " Ezra oğlum bak , Hazan ..." demesine fırsat vermeyen Ezra soğuk bir sesle " Sizin eğlenin , Hazan 'a gözüm gibi bakıcağım " dedi.Teyzem kıkırrdayıp bana sarıldı ve sonra " dikkatli olun " diyip arabaya bindi.Eniştem arabayı çalışrıp gözden kaybolana kadar kapının önünde durduk ve sonra içeri geçtik.Ezra bir elini bacağımın altından geçirip diğerini belimin altından geçirdi.Tamamen kucağında olduğumu anlayınca kollarımı boynuna doladım ve beni koltuğa oturtturmasını bekledim.Ezra beni koltuğa yavaşca bırakıp üzerime ince bir örtüyü örttü ve yanıma kıvrıldı.Kokusu burnuma dolarken beni kolları arasına aldı ve çenesini başımın üzerine yerleştirip " Hatılıyor musun ? Ağaç evde seninle kilitli kaldığımız günü " diye sorarcasına baktı.Başımı aşağı yukarı sallayıp " Evet , hatırlıyorum " diye mırıldandım.Ezra kollarını belimden geçirip karnımın üzerinde birleştirdi.Tüm vücuduma yayılan elektirik akımı ile kıpırdandım.Ezra saçımı öpüp " Yüzünü saklayamıyorsun , kiraz yanak " dedi.Dudağımı ısırıp ellerim ile yanaklarımı kapattım.Ezra başını omzum ile boynum arasındaki yere yerleştirip " O gün , orda kilitli kalmasaydık senden hoşlanmayacaktım." diyince gülümseyip başımı başına yasladım.Soğuk Ezra , sıcacık kalbini bana açmıştı.Yıllardır duygularını dışarı vurmayan Ezra sonunda benden hoşlandığını söylemişti.
Dudaklarımı hafifce aralayıp " Ben sana..." Zilin çalması ile cümlem yarıda kesilmişti.Ezra koltuktan kalkıp kapıya yöneldiğimde hafifce doğrulup kimin geldiğine bakmaya çalıştım.Umut elinde poşetler ile içeri girdi ve hepsini masaya bırakıp bana ters bir bakış attı.Ezra huysuzca bir açıklama beklerken aynı şey Umut 'un da beklediğini gördüm.Ezra küçük adımlar ile yanıma gelip oturunca Umut omuz silkip " Ben odamdayım " diye geveledi.Ezra kaşlarını çatıp " Onun bir odası mı var ?" dedi.Başımı sallayıp " Teyzemin misafiri " dedim.Ezra beni onaylarcasına baktı ve kollarını tekrar belime doladı.yutkunup başımı boynuna gömdüm.Onunla sevgili olamayacağımı biliyordum.Bunu o da biliyordu ama işte söylemişti bana senden hoşlanıyorum demişti.
Umut masayı hazırlamıştı ama Ezra oturmak istemediğini söyleyip televizyonun başına geçmişti.Tabağımdakilerin tamamını yiyip Ezra 'ya döndüğümde paltosunu giyip " Hazan benim gitmem gerek , yarın sabah uğrarım " dedi.Tekerlikli sandalyemi hızlı hızlı sürdüm ve yanına ulaştım.Yanıma eğilip burnuma ufak bir öpücük kondurdu .Gülümsedi ve " Sabah döneceğim ve yanında olacağım " diye fısıldayıp kapıyı açıp gitti.Geri geri gelip Umut'a baktım.Yemeğindekiler ile oynuyordu.Masaya yaklaşıp " Onları yemeyeceksen , oynama " diye çıkıştım.Umut çatalını sert bir şekilde masaya bırakıp " O Ezra mı ?" dedi.Başımı hafifce ona çevirdiğimde siyah gözleri beni buldu .Kaşlarımı çatıp " Evet " diye konuştum.onun kim olduğu onu ilgilendirmiyordu hemde hiç.Masadan bir hırşımla kalkıp odasına çıktı.Ahh !! Tüm olay o gece Ezra'yı sayıklamam mı yani ? Masadakileri tezgaha doğru taşımaya başladım ve masayı silip bulaşıkları öylece bırakıp odama geçtim.
Tuvalete gitmem gerekdi ve tek başıma yapamayacağım bir şeydi.Ezra olsa yardımcı olurdu ama Umut ...Ahh teyze.Kapımı açıp dışarı çıktığımda Umut'un televizyon izlediğini gördüm.Hafifce yanına yaklaşıp öksürdüm.Umut bana bakıp " Bir sorun mu var ?" dedi.Başımı sallayıp " Tuvalete gitmem gerek...teyzemden yardım isterdim ama burda yok.Aslında şuan gerçekten çok utanıyorum .Ama bacaklarım olmadığı için yapamam " Umut hızlı bir şekilde beni kucağına alıp tuvalete götürdü.Neye uğradığımı şaşırmıştım ki kendimi klozetin üstünde buldum.Umut arkasını dönüp " işin bitince seslen kapıda olacağım " diyip çıktı.Ne yapmaya çalışıyordu bu serseri ?işimi halledip Umut'a seslendiğimde beni yavaşca kucağına alıp " Bayan aşk düşkünü , sonunda benimle iletişime geçti " diyince kendimi kucağından bırakıp yere sertçe oturdum." Lanet olsun !! Senden nefret ediyorum.Bana yardım etmenin sebebi benimle alay etmen öyle değil mi ? Senden nefret ediyorum !!" diye bağırdım.Umut yanıma diz çöküp " Benden nefret etmiyorsun ,Hazan " dedi.Senden nefret ediyorum , bana acıdığın için senden nefret ediyorum.Umut yüzüme doğru eğilip " Benden nefret ettiğini söyle " dedi.Geri geri gitmem için bacaklarımdan destek almam lazımdı.Aramızdaki mesefayi kapatıp beni yerle arasına aldı ve tekrar " Hadi söyelsene " dedi.Dişlerimi sıkıp " Senden nefret.."
Dudaklarımın üzerine kapanan yumuşak sıcaklık ile susmak zorunda kalmıştım.Sıcak ve yumuşak dudaklarını benimkilere bastırıp sertce öpmeye başladı.Öpüşüne karşılık vermemeye çalışsamda eli ile başımı kendine bastırmıştı.Dudaklarımı aralayıp nefes almaya çalıştığımda " Benden nefret etseydin , karşılık vermezdin" dedi ve dudaklarımı tekrar öpüncevgeri çekilip " Senden nefret ediyorum " diye ağlamaya başaldım.Umut geri çekilip dudaklarını yaladı ve " Bende senden nefret ediyorum , hadi ama Ezra'dan daha iyi öpüştüğümü söyle de kurtul " diyince beni öpmesinin sebebini anladım.Dudaklarımı kazağımın kolu ile silip " Aptal bu benim ilk öpüğümdü" dedim.
