BÖLÜM 1: ÖLÜM SİYAHI
'Dark501' şehrin en ucuz barlarından bir tanesiydi. Genellikle parasız pulsuz, kötü tipler içki içmeye gelirdi. İçeriye ağır sigara dumanı hâkimdi. Müşterileri kadar çalışanların aralarındaki ilişkide kötüydü. Çoğu zaman birbirlerine lakaplar takıp öyle hitap ederler veya yaşlı bir kadın gibi sürekli birbirlerine söylenirlerdi. Barın sahibi, Sam çalışanı olan Alyssa 'ya abayı yakmıştı. Ancak Alyssa, ona karşılık vermiyordu. Bu Sam ile ilgili bir sorun değildi. Alyssa 'nın hayatında şimdiye kadar hiç özel biri olmamıştı. Bu güzel olmadığından kaynaklanmıyordu. Güzeldi. Uzun, turuncu saçları; parlak, açık mavi gözleri, biçimli bacakları ve kıvrımlı vücut hatlarına sahipti. Üzerinde olan iş kıyafetleri de onu oldukça çekici kılıyordu.
Bu kötü yerde çalışmasının tek nedeni yalnız yaşamını idare ettirmekti. Düşük bir maaş ve kötü bir ortamı vardı ama bulabildiği en iyi yer sayılabilirdi. Kötünün iyisi.
Duvardaki siyah saate baktı. Mesai saati bitmişti. Derin bir nefes verdi. İş, onu fazlasıyla yoruyordu. Çantasını ve ceketini almak için Sam 'in odasına gitti. Sam, siyah deri koltuğunda oturmuş, büyük bir ilgiyle bulmaca çözüyordu. Bunu her zaman yapardı. Alyssa 'nın geldiğini görünce elindeki kalemi bıraktı ve mavi gözleri ile Alyssa 'yı baştan aşağıya süzdü. Oturduğu yerden kalkıp onun yanına doğru yürüdü ve arkası dönük olan Alyssa 'nın ince belinden kavradı. Dudaklarını, kızın turuncu saçlarının arasında gezdirdi. Leylak kokuyordu. Alyssa ani bir hareketle arkasına döndü ve sertçe Sam 'in bileğinden kavradı.
"Sam!"
Küçük bir çocuk gibi gözyaşları ile dolmuş gözleriyle Alyssa 'ya sarıldı Sam. Acı çekiyordu, ona âşıktı.
"Neden seni sevmeme izin vermiyorsun Alyssa?"
Ona sıkıca sarılmış olan Sam 'in saçını okşadı. Ondan uzak duruyordu. Ailesini yangına kaybettiği o acı günden sonra kimseyi sevmemek için büyük bir çaba sarf ediyordu. O faciadan sonra hiçbir zaman tam olarak kendine gelememişti. Eğer bir yabancı gelip onu büyük alevlerin arasından çıkarmasaydı, o da ölmüş olacaktı. Bunun için kendini hala suçlu hissediyordu. Annesi ve babası hariç diğer aile üyeleri ise yangını onun çıkarttığını düşünüp onu almak istememişler, bu yüzden on altı yaşına kadar bir yetimhanede kalmıştı. Hayatı boyunca hep yalnız olmayı seçmişti ve bundan sonra da öyle olmasını istiyordu.
"Buna izin vermem Sam. Eğer verecek olursam bende seni severim ve bu istediğim en son şey, biliyorsun. Birini sevmek acı çekmektir."
Sam, Alyssa 'nın geçmişini biliyordu. Bu yüzden daha fazla üstelemek istemedi. Sevgisini kalbinin en derinliklerine atacaktı. Alyssa 'nın bedenine sıkıca sardığı kollarını geri çekti ve bir adım geriye gitti.
"Haklısın. Birini sevmek acı çekmektir." Dedi ve bakışlarını yere indirdi.
Kalın, siyah ceketini giydi ve çantasını aldıktan sonra odadan usulca çıktı Alyssa.
Evi, çalıştığı yere yaklaşık bir kilometre uzaklıktaydı. Bu yüzden otobüse binmişti. Saat gece yarısını geçtiği için sokaklarda ve otobüste çok az kişi vardı. Kafasını cama yaslamıştı. İçindeki üzüntü onu yiyip bitiriyordu. Bu yalnızlığının sonu olmayacaktı. Bir bilinmeyenin içinde çürüyecekti. Öldüğü zaman adını kimse hatırlamayacak, arkasından onun için üzülen kimse olmayacaktı. Bir bakıma hiç doğmamış olacaktı. Peki ya nedeni neydi bu yalnızlığın? Her şeyin bir nedeni olmalıydı. Tanrı, her şeyi belli bir neden içinde gerçekleştirirdi. Buna inanırdı hep. Belki de o yangından kurtulmasının tek iyi yani ailesini öldüren o yangını kimin çıkarttığını bulabilmek olacaktı. Hayatını bunun üzerine adamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytanın Kızı -Tamamlandı-
ParanormalSıradan bir yaşamı olan garson kız Alyssa 'nın tek isteği, küçükken yangında kaybettiği ailesinin ölümüne kimin sebebiyet verdiğini bulmak. Ailesinin katilini bulmak uğruna hayatını değiştirecek bir antlaşma yapıyor. Çok güçlü şeytanlarından biri ol...