Chapter five

1K 98 74
                                    

Daha düzenli nefes almaya başladığımda gözlerimi araladım. Gözlerimi açar açmaz yaptığım ilk şey bileğime bakmaktı.

Yanık izi hâlâ duruyordu. Değişen hiçbir şey yoktu.
Kafamı kaldırıp etrafa bakındım. Tüm gözler beni izliyordu.
Sanırım vereceğim tepkiyi ölçmeye falan çalışıyorlardı.

İlk olarak onlara olan güvenim son bulmuştu. Bileğimdeki yara izini incelemesi için kolumu uzattığımda Steve'in lanet bir çakmakla derimi yakmasını beklemiyordum.
İkincisi gördüğüm eski anıların doğruluğunu tartamıyordum ve bu beni çıldırtıyordu.
Gerçekten sikik bir denek olma ihtimalim vardı.
Üçüncüsü annem evde deliriyor olabilirdi.
Dördüncüsü ise..onlara gerçekten sinirliydim. Aklımdan geçenleri numaralandırırken her cümle arasına aynı kelimeler giriyordu.

Bunların hiçbiri gerçek değil.

Ama hayır. Gerçekti. Sadece ben kabullenemiyordum. Bunca zamandır evden çıkmamamın bir sebebi vardı. Ve bu sebep de eğer evden çıkarsam ne boklar döndüğünü anlayacak olmamdı.
Geç bile kalmıştım.

Konuşmayı ilk başlatan Lucas oldu.
"Eee..Lia? İyi misin?" bu soru karşısında ayağa kalkmakla yetindim. Hiçbir şey umrumda değildi.
Aniden kalktığım için başım döndü. Elimi alnıma koyarak gözlerimi kapadım ve birkaç saniye boyunca baş dönmesinin geçmesini bekledim. Bu süreçte hiçbir şekilde benimle iletişime geçmiyorlardı.
Tahmin ediyordum. Nasıl bilmiyorum ama ettim. Benden korkuyorlardı. Onlara karşı nasıl bir tepki vereceğimi bilmiyorlardı.
Nihayetinde geçince çantamı kaptığım gibi dışarı fırladım.

Peşimden gelmelerine rağmen ilerlemeye devam ettim.
Seslerini seçemediğim 2-3 kişi Eleven'dan beni durdurmalarını istiyorlardı. Ama Eleven hiçbir şey yapmadı.

Çünkü anlayış gösteriyordu. Bana zaman tanıyordu.

***

Eve gelince annem sinirli değildi -bunun nedeni sanırım Eleven'ın güçlerinden kaynaklıydı-. Bu sefer roller değişmişti. Çünkü küplere binen kişi bendim.
Annem kapıyı açtığında ve içeri girip çantamı rastgele bir yere fırlattım.
Kolumu sıvayıp ona doğru havaya kaldırdım.

"Bu ne?"
"Bir yara izi. Çocukken oyun oynarken yakmıştın. Hatırlamıyor musun?" bana masum bir tebessüm yolladı.
Bunun üstüne bir kahkaha attım ve sesimi yükselterek konuşmaya başladım.
"Sen beni aptal zannediyorsun. Ben senin kızın değilim. Ben aptal değilim. Senin lanet kanından değilim. SEN BENİ KAÇIRMIŞSIN BE!"
"Öncelikle bana karşı ses tonunu ayarlasan iyi edersin. İkinci olarak bunları nereden duydun bilmiyorum ama tamamen saçmalık. Seni neden kaçırayım ki? Seni ben doğurdum."
Sinirden gülmeye devam ettim.
"Ah hadi ama Tris! Masum rolü oynamayı bırak!" ona anne demek istemiyordum. "Peki ya ses tonumu ayarlamazsam ne olur? HA SÖYLESENE! HAYATIM BİR YALANMIŞ BENİM! EVDEN ÇIKARTMIYORDUN ÇÜNKÜ KORKUYORDUN! EĞER BEN TÜM GERÇEKLERİ ÖĞRENİRSEM VE ÇEKİP GİDERSEM SANA KİM BAKACAKTI DEĞİL Mİ?!" masadaki bardağı alıp aynı çantamı fırlattığım gibi fırlattım.
"ŞAŞIRDIN TRIS! ŞAŞIRDIN ÇÜNKÜ ÖĞRENMEMİ BEKLEMİYORDUN!"
"Lia bak ben sadece seni kurtarmak istedi-"
"Bu sokuk yalanlarını kendine sakla tamam mı?! Çünkü bu saatten sonra ne aynı soy adını paylaşırız, ne aynı evi, ne de aynı şehiri."
"Ben sadece seni o çirkin yerden kurtarmak istedim Lia. Gerçekten ben sensiz yapamam canım kızım. Senin dışarı çıkmanı engelledim çünkü eğer çıksaydın bir daha dönmezdin..ve..
ve ben yalnız kalırdım."  ellerimi saçlarımın arasından geçirdim. Bencilliği canıma tak etmişti.
"Git."
"Ne? Gitmiyorum burası benim de evim Camelia. Ayrıca büyüklerinle nasıl konuşacağını öğretmedim mi ben san-"
"Sayende sadece seninle konuşmayı biliyorum. Şimdi bana bir daha söyletme."
"Bensiz yaşayamazsın. Sana kim bakacak?"
"Siktir git."
"Pardon?"
"Ne dediğimi duydun. Ya gidersin, ya da hiç kullanmadığım güçlerimi senin üstünde seve seve denerim." gülümseyip yemek masasının sandalyesini tekmeleyerek yere sert bir şekilde düşmesine sebep oldum.

"Yoo, hayır hayır. Bunu yapamazsın. Onları nasıl kullanacağını bile bilmiyorsun amatör kız." Tris cümlesini tamamlar tamamlamaz evin kapısı yere sertçe düşerek açıldı -kırıldı-.

"Neden senin üstünde deneyip öğrenmesine yardımcı olmuyoruz o zaman?" Steve korumacı bir tavırla öne çıktı.
Ve arkasında da Lucas, Dustin, el ele tutuşmuş Mike ile Eleven, Max ve Will vardı.

Belki de tek kaçış biletim onlar olabilirdi.

———————

bu hikaye benim için çok özel bölümleri elimden geldiğince uzun yapmaya çalışıyprıö çok zor hayat amk uf ödev ders sınav derken sizleri unuttuk. Hepinize iyi geceler höarım beğenmişsinidr bölümü uykum ar yazamtğeom

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 11, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Lonely Girl // Stranger Things Fan FictionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin