Senin Kücük kalbin benim dünyam <33

Sarı ile Beyaz :D

                     22. Bölüm

Sesler kesildi kapı açıldı,  şok olmuştum ne yapacağımı bilemiyordum..

Eren "süprizzzz "diye  bağırmaya başladığında yavaş yavaş üzerimdeki şaşkınlık gitti. Odamın tavanından uçan balonlar sarkıyordu hepsinin iplerinde not gibi birşeyler vardı.  Yerlerde çiçek yaprakları, camın önünde kocaman fiyonklu bir kutu..  Ben ağzım açık odamda bakınırken eren 32 diş sırıtıyordu.

- bugün benim doğum günümde haberim mi yok ?

-yoo değil sana süpriz yapmak istedim, içimden geldi

-gerçekten şaşırdım ve korktum..

-neyden korktun ?

-hırsız girdi sanmıştım, balonlar harika..
teşekkür ederim eren..

-rica ederim..

içeri doğru ilerledim balonların altındaki notları okumaya başladım.

" sen harika bir ev arkadaşısın pofuduk. "

" seninle tanıştığım için mutluyum "

" suratındaki şaşkınlık çok sevimliydi :) "

"  sadece mutlu olmanı istiyorum "

" iyiki varsın "

" bazen kavga etsekte,  pardon pardon her saniye kavga  etsekte seninle kavga etmeyi bile seviyorum "

Birden bana " seni seviyorum " demiş gibi hissettim ve öylece dona kaldım. Sonra dudaklarıma hafif bir gülümseme yerleşti, kalbim hızlı atmaya başladı.

Eren her tepkimi dikkatlice izliyordu. Gülümsüyordu. Aman allahım o gamzede ne ? beni sevsene diye bağırıyor resmen ! Elimi yavaşça gamzesine doğru götürürken birden kendimi durdurdum, bu da neydi ? eren beni etkiliyordu. Ama çok tatlı.

Sus ! ne tatlısı. o herhangi bir erkek ! uzak dur ondan diye bağırıyordu beynim.  Kafamı yavaşça sağa sola salladım. içimdeki düşüncelerden kurtulmalıydım.

Eren şok olmuş bir halde elime bakıyordu. Elim hala ona doğru uzanmış öyle havada kalmıştı.

-beyza iyi misin ?

- iyiyim.

-iyi gibi görünmüyorsun. Bir sorun mu  var ?

-iyiyim sadece çok mutlu oldum notlar için teşekkür ederim sende iyiki burdasın.

-fotoğraflara bakmadın.

-ha ?

evet evet çok kibarımdır,  biliyorum.

-balonların altındaki fotoğraflar

Hemen  balonlara doğru ilerledim. Bir sürü fotoğraf vardı. Hepsi benim haberim yokken çekilmişti. Bir tanesinde kahkaha atıyordum. Uyurken, yemek yerken, ders çalışırken, saçımı toplamaya çalışırken bile fotoğrafım vardı. Birden erenle olduğumuz fotoğrafı gördüm ben yatağımda uyurken o yanıma yatmış ve  gülümsüyordu.

-inanmıyorum bu fotoğraflar çok komik ve harika

-bencede

-sen sapık mısın eren ?

-ne ??!!

-gizlice fotoğraflarımı çekmişsin , uyurken odama girmişsin falan..

-saçmalama beyza ! ben sapık falan değilim.

-tamam tamam şaka yaptım nasılda savunmaya geçtin

Sonra kahkaha atmaya basladım. Oda benimle beraber güldü. Sonra camın altındaki kocaman kutu dikkatimi çekti. Hemen kutunun yanına gittim.

-bunun içinde ne var ?

-açta öğren

Yavaşça kutunun kapağını kaldırdım. inanamıyordum. iki tane yavru köpek vardı. Birisi sarı diğeri ise beyazdı. Her zaman köpeğim olsun istemiştim.

çığlık atarak ayağa fırladım erenin üstüne atladım. O sevinçle sarıldım. Oda bana sarıldı.

-sarılcağını bilseydim çok önceden alırdım

-ney ney ?

-birşey yok pofuduğum..

Ereni bırakıp  köpeklerin yanına gittim. Çok tatlılardı.

-bunlara isim vermeliyiz

-bencede  bunun adı sarı olsun bunun adı beyaz

- sen dalga geçiyorsun değil mi eren ?

-yoo

-saçmalama !

-tamam ya niye kızıyosun :(

-annem bizi yemeğe davet etti, yani senide davet etti gelmek istermisin

-tabiki isterim

-tamam hazırlanalım çıkalım bir an önce

-tamam ben hazırlanıyım

-tamam bende duşa giricem.

Duşa girdim, sıcak su rahatlattı. Saçımı kuruttum ve doğal haliyle bıraktım. Kapıyı açtım,  havluyla içeri girmemle erenle göz göze gelmemiz bir oldu.