6

3.1K 250 163
                                    

Şarkıyı dediğim yerde açınız pls, öpüldünüz. İyi okumalar <3





  Hermione onların alması gereken eşyalarının hepsini küçücük bir el çantasına atıyordu. Eşyaların ne kadar büyük olduğu da önemli değildi, genç kız eşyayı o küçük çantaya atttığında, çanta dolduğunu gösteren hiçbir belirti vermiyordu "Vay canına." dedi Ron her zamanki şaşkınlığıyla Hermione onun bu şaşkınlığını yanıtsız bırakmadı "Saptanamaz genişletme büyüsü, ihtiyacımız var diye düşündüm." Kızıl saçlı çocuk aynı şaşkınlıkla bakıyordu, hatta şaşkınlığı biraz artmıştı "Vay canına!" Kıvırcık saçlı kız ona göz devirip, Hedwig'in kaesine döndü "Harry, Hedwig ne olacak? Burada mı bırakacağız?" Zümrüt çocuk kısa bir süreliğine düşündü ve zaten karışık olan kuzgun siyahı saçlarından ellerini geçirerek, daha çok karışmalarını sağladı. Hedwig, onlarla gelecek olursa kafeste taşımak zorunda kalacaklardı, ki Harry onu iyi tanıyorsa kuş kafesin içinde olmaktan nefret ediyordu. Onu serbest bırakıp, peşinden gelmesini de bekleyemezdi o zamanda yakalanma riskleri artıyordu. Zümrüt Çocuk derin bir şekilde iç çekti ve aklına gelen en mantıklı şeyi söyledi "Bence onu cam bir kadehe dönüştürüp, odaya saklamalıyız." Hermione, başıyla onaylayıp asasını kafesteki baykuşa yöneltmişti. Nazikçe büyüyü mırıldandı "Vera Verto." Hedwig, güzel bir cam kadehe dönüşürken genç kız gülümsedi ve onu alıp Harry'nin yatağının altına sakladı. Hermione, diğer iki arkadaşına baktığında aklına gelen şeye refleks olarak dudağını ısırdı "Dumbledore'un odasına gitmemiz gerekiyor, orada muhakkak hortkuluklarla ilgili bir ipucu vardır." Altın üçlü hızla Gryffindor binasından çıkarken, üçünün de aklından tek bir şey geçiyordu 'acele etmeliyiz'.

---
Önceki okul dönemi bittiği için Dumbledore'un odasına girmek beklediklerinden kolay olmuştu Harry hızlıca içeri tarafa giderken, Hermione kitaplıklara, Ron ise masaya ilerlemişti.

Ron, elindeki çakmak gibi şeyi sürekli olarak çakıyor ve odadaki ışığın yanıp yanıp, sönmesini sağlıyordu. Kıvırcık saçlı kız buna o kadar çok sinir olmuştu ki, yine hiçbir ipucu bulamadığı kitabı sertçe rafına yerleştirdi ve Kızıl çocuğa döndü "Yeter Ron! O elindeki şeyle oynayacağına gel de biraz bana yardım et!" çocuk, hızlıca elindekini son kez çaktı ve cebine yerleştirip kızın yanına ilerledi "Aman be Hermione, çok abartı-" lafı kitaplıkta mavi ciltli bir kitabı gördükdekten sonra kesilmişti "Merlin'in sakalı! Ozan Beedle'ın Hikayeleri!" Ron elindeki kitabı incelerken gülümsedi, Hermonie ise kitaba şaşkın şaşkın bakıyordu Kızıl saçlı çocuk onun bu şaşkınlığı görüp anlam veremezken konuştu "Annem okurdu, Büyücü ve Tencere, Tavşan Mavşan ve Kıkıdayan ağaç!" genç kız olaya daha da anlam veremezken çocuk kaşlarını kaldırdı, sanki ona bir şeyleri hatırlatmak istercesine bir hararetle konuşuyordu "Hadi ama! Tavşan Mavşan? Yok mu?!" Hermione, göz devirip kitabı onun elinden çekip aldı "Hayır Ron, bilmiyorum." kitabı açtığında ilk sayfada olan ve sayfanın köşesine çizilmiş olan şekil dikkatini çekti. Şekil bir üçgen, üçgenin içinde daire, dairenin ortasından geçen bir çizgiden oluşuyordu. Hermione daha meraklı bir şekilde kitabın sayfalarını karıştırdığında Dumbledore'un el yazısıyla yazılmış fazlasıyla not'a denk gelmişti "Bunu alıyoruz." diye mırıldanıp, önemli olduğu kitabı hızlıca çantasına attı.
Harry içeri taraftan geldiğinde bir elinde seçmen şapka, diğerinde ise neden Dumbledore'un odasında bulduğuna anlam veremediği ve ilk Quiddtich maçında yakaladığı Snitch vardı. Snitch'i cebine koyarken şapkayı Hermione'ye uzattı "Şapka, gerçek bir Gryffindor'a ihtiyacı olduğunda kılıcı veriyor. Kılıca ise ihtiyacımız olabilir diye düşündüm." genç kız şapkayı da alıp çantasına yerleştirdi.


---

Altın üçlü okulun dışında, uzaktalardı şimdi soluk soluğa kalmalarından anlaşılıyordu ki fazlasıyla koşmuşlardı. Ron nefes alış verişlerini düzenlemeye çalışırken eğildi ve ellerini dizine yerleştirdi "Neden koştuk ki Herm? Sen cisimlenebiliyorsun!" Hermione sinirle cevap verdi "Okulda cisimlenmek yasak ya aptal!" genç kız iki arkadaşının da kolunu tutarak Londra'nın en kalabalık caddelerinden birine cisimlendi.

I don't fuck with you, Potter. ( Drarry / BoyxBoy )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin