4.bölüm

11.9K 387 114
                                    

Düzenlendi...

Serçe elini güney'in kalbinden hızlı bir şekilde çekti ve bir iki adım uzaklaşarak kısık sesiyle konuştu sesi çaresiz ve herşeyi kabullenmiş gibiydi.

"Biraz dinlenmek istiyorum güney "dedi güney anlayışla başını salladı.

"Gel  o zaman sana  kalacağın odanı göstereyim "dedi ve önden ilerlemeye başladı. Serçe bavulunu eline alarak güney'in arkasından merdivenlere doğru gidiyordu ki gözleri'nin kararmasıyla dengesini sağlayamayarak yere düştü. Güney arkasından gelen yüksek sesle arkasına doğru dönünce yerde baygın yatan serçe'yi görme'yi beklemiyordu adımlarını  hızlıca ona doğru atarak başını dizlerine aldı.

"Serçe uyan!Serçe " dedi  yanaklarına hafifce vururken sesinde sadece endişe vardı tabi gözlerinde de arka cebindeki telefonunu hızlıca çıkartarak kuzeni şule'yi aradı o   doktordu.Hemen onun evine gelmesini  hızlı olmasını söyleyerek telefonu kapatıp nereye attığını bilmeden fırlatarak serçe'yi kucağına aldı ve odasına götürdü. 

Serçe kendine gelirken yanında  iki kişi'nin daha olduğunu gelen seslerden anlıyordu. İkisinin de sesini net bir şekilde  duyuyordu biri'nin güney olduğunu anlamıştı kalın ve gür bir sesi vardı. Ama diğeri ince ve kız sesiydi. Kız olan doktor olmalı diye düşündü serçe  Yavaşça gözlerini açtığında ilk nerede olduğuna baktı beyaz ve siyah renk ağırlıklı bir odadaydı yatak beyaz renginde siyah çarşaflarla kaplanmış duvarlar da siyah rengindeydi. Bakışlarını kendisine bakan iki çift göze çevirdi. Güney serçe'nin uyanmasına sevinse ve iyi olduğu için rahatlasa da  bunu belli etmemekte ustaydı boşuna mafya değildi duygularını saklamayı bildiği için ona kalpsiz diyen çoktu.

"Ne oldu bana  " dedi  kısık sesiyle serçe güney 'in yanındaki kız serçe'ye  yaklaşarak yatağın yanındaki koltuğa oturdu.

" iyi misin? Ne zamandır acsın sen?bünyen açlıktan zayıf düşmüş ve bu da bayılmana sebeb  olmuş" dedi. Serçe anladım anlamında başını sallayarak arkasına yaslandı. Kaç gündür doğru düzgün birşey yemiyordu ki tek yediği bir parça kuru ekmek bir bardak suydu  bünyesi iyi dayanmıştı şimdiye kadar Kız bu sefer ayağa  kalkarak serçe'nin yanına gelerek yatağın kenarına oturdu ve gülümseyerek elini uzattı.

"Ben şule güney'in kuzeniyim hemde doktoruyum " dedi. Serçe de şule'ye  gülümsedi.

"Bende serçe " dedi ve uzatılan eli geri çevirmedi. Güney uzun bir sessizlikten sonra ayağa kalkarak

"Ben sana yiyecek birşeyler hazırlamasını söyleyeyim saniye hanım' a"diyerek odadan çıkmıştı. Serçe güney'in odadan  çıkmasıyla daha rahatlamış bir şekilde üzerine baktı üzerindeki kıyafetler değiştirilmişti.

"Üzerimi kim değiştirdi?." Diye sordu şule'ye güney'in olmaması için dua ediyordu içinden şule serçe'nin sorusuyla gulumseyerek baktı

"Ben değiştirdim merak etme  " dedi. Serçe rahat bir nefes alarak başını tamam anlamında salladı. Şule meraklı bakışlarını serce'ye dikerek ağzındaki soruyu sordu.

"Vücudunda ki kemer izleri'nin nasıl olduğunu anlatmak istermisin?" Dedi.

Serçe aldığı soruyla gözleri doldu  başını  hayır anlamında iki yana salladı. Şule içten bir şekilde gulumseyerek serçe'nin ellerini tuttuve nazikçe sıktı

"Bana güvenebilirsin serçe sırrın sırrımdır " dedi

"Babam" diyebildi serçe gözlerinde ki yaşlarla ağlamaya başlamıştı.

"O izleri  sana baban mı yaptı?" Dedi şule şaşkın ve birazda öfkelenerek hangi baba yapardı bunu Serçe başını evet anlamında sallayarak sessiz bir şekilde ağladı.

"Bir baba kızına neden böyle birşey yapar ki " dedi şule sakin kalmaya çalışiyordu.

"Annemi öldürdüğümü düşündüğü icin " dedi  serçe bir anda şule duyduğu ile  şaşkın bir şekilde baktı serçe'ye

"Nasıl yani ? "Diye sordu. Serçe yavaşca burnunu çekti şule hızlı banyoya gidip ona peçete getirince buruk bir tebessüm gönderdi serçe ona ve konuşmaya devam etti

"Yıllar önce bir akşam canım çikolatalı pasta çekmişti annem'in ve babam'ın itirazlarına rağmen ağlamış ısrar etmiştim babam ve annem benim bu ısrarlarıma dayanamadı ve kabul etmişlerdi. Tabi ben sevincle hazırlanmış ve hızlıca evden çıkartmıştım onları. Babam ve annem benim bu hâlime kahkaha atmışlar ve arabaya binerek pastaneye gitmeye başlamıştık . Ben tabi sevinçle başımı orta koltuktan öne uzatarak

"Iki dilim yiyeceğim Ben " demistim ve kıkırdamıştım. Annem hemen tabi

"Bir dilim yiyeceksiniz küçük hanım " demişti çikolata yiyerek midemi bozmamam için tabi ben onu dinlememiş ve babama bakıp

"Baba anneme birsey soyle " demistim. Babam ne kadar beceremesede sinirli gibi görünerek anneme bakmış

"Kızım'a karışma hanım istediği kadar yesin " demişti ve bana dönerek göz kırpmıştı  işte ne olduysa  o anda oldu  babam annemin çığlığını duyarak hızlıca önünü döndü. Ama artık herşey için geçti karşımızdan gelen arabayla çarpışmıştık . Işte o gece annem oracıkta ruhunu teslim ederken babam ve ben ise  kazayı küçük sıyrıklarla atlatmıştık. O günden sonra babam kendini içkiye kumara verdi ve elimizde ne varsa yoksa  kaybettik ve o günden sonra beni annemi öldürmekle suçladı ve dövmeye başladı." Dedi ve daha çok ağlamaya başladı. Şule tam birsey diyecekti ki  kapı tarafından gelen  birşey devrilme sesiyle ikisi'nin bakışları da kapıda elindeki yemekleri yere döken ve kendilerine bakan güney'le karşılaştılar. Güney büyük adımlarla gelerek serçe'yi kendine doğru çekti ve sımsıkı sarıldı.

"Annenin ölmesi senin suçun değil serçe baban bunu anlamamış olabilir ama ben bunun senin suçun olmadığını biliyorum ve kendini üzmeni istemiyorum diğer mesele'ye baba'nın seni dövmesine gelirsek ona öyle türlü  işkenceler edeceğim ki seni dövdüğü her gece için pişman olacak" Dedi serçe kendini güney den uzaklaştırırken  yaşlı gözleriyle güney'e baktı.

" hayır Güney O ne yaparsa yapsın benim babam ona birsey olmasını istemiyorum" dedi.

Güney onu  kollarının arasına  daha çok çekerek gülümsedi babası ona ne yaparsa yapsın o yine ona birsey olmasını istemiyordu. Bu iyi kalbe gülümsemişti güney
Serçe kendini güney'den ayırarak yavaşca yatağa uzandı.

"Biraz yanlız kalsam daha iyi olurum  " dedi şule gülümseyerek  başını sallayarak onu onayladı.

" Aynen  dinlen canım sen  kendini iyi hissedeceksin" dedi ve güney'i de alarak odadan çıktı. Serçe onların odadan çıkmasıyla hemen yatak tan kalkarak pencere'ye doğru gitti ve pencereyi açtı. Etrafına  kısaca bakarak aşağıya doğru  baktı  eğer buradan atlarsa  en fazla bacağı kırılırdı bu bile bu evde durmaktan iyiydi. Tekrardan  sağına soluna  bakarak pencereye oturdu. Ve gözlerini kapattı ve bismillahirahmanirahim diyerek  atladı.  Şuan bir acı hissetmesi gerekiyordu ama hiçbir acı yoktu gözlerini yavaşça açarak düştüğü yere baktı ama gördüğü tek şey güney 'in yeşil gözleri oldu Şaşkınca ona baktı

"Hayırdır hanım efendi nereye böyle " dedi  güney sesindeki alayla serçe yakalanma'nın siniri'yle hemen güney'in kucağından inerek ona baktı.

"Bu evden de  senden de  kurtulmak istiyorum anladın mı? senden nefret ediyorum senden de babam'dan da nefret ediyorum ikinizdende nefret ediyorum " diyerek bağırıyordu serçe Güney  ise hiçbirşey yapmadan ona bakıyor icindekileri boşaltmasını sağlıyordu. Serçe güney'in tepki vermemesine iyice sinirlenerek  adımlarını eve doğru atmaya başladı anlamıştı buradan çıkış yoktu. Güney eve doğru giden serçeyi görünce gülümseyerek bağırdı

"ANLADIGINA SEVINDIM KÜÇÜK HANIM BU EVDEN ÇIKIŞ YOK BENDEN KURTULUŞ YOK"

ADI:SERÇE  (MAFYANIN TUTSAĞI) TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin