18.bölüm

2.8K 143 28
                                    

Düzenlendi...
"Açım ben açım açım " diye ferhat eden güneş'le şule ve serçe göz devirerek bağırmışlardı.

"Anladık açsın " dediler ikisi aynı anda  güneş sabahtan beri aynı şeyleri diyerek kızları kendinden bezdirmisti.

"Evet acım yaaa" dedi güneş sitemli sesiyle 

"Yeter güneş sabahtan beri açım diyorsun gece kalksaydın böyle olmazdı ac tutuyorsun orucu " dedi şule sinirle gece güneş'i uyandırmaya çalışsalarda güneş  bir türlü uyanmamıştı.

" tamam ya zaten bir hafta kaldı bayrama dayanırım ben" diye cevap verdi güneş şule'ye serçe elinde ki işi bırakarak sitemle Konuşmaya başladı.

"Bizde sabahtan beri sana onu demeye çalışıyoruz güneş bir hafta kaldı bayrama ve bizde şuan bayram temizliği yapıyoruz sende kalkıp iki yardım etsen daha çabuk bitmez mi" dedi. yerleri süpürmeyi bitirmiş  camları silmeye gecerken güneş ona başını olumsuz anlamında  sola sallayarak cevap verdi.

"Ben temizlik yapmam ben hayatımda temizlik yapmadım " dedi ve televizyona bakmaya devam etti. Şule ve serçe  birbirlerine bakarak ayni anda gözlerini devirdiler.

" aman yapma " dediler güneş onları takmamıştı bile

"Serçe güney ve efkan nerede ?" Diye sordu şule serçe sözlerimle degil gözlerimden anla anlamında şule'ye  bakınca

"Yine mi  efkaaaaaaaaaaaaan " diye bağırdı şule çünkü bu şekilde bağırınca anca uyanırlardı. Oruç başlamasıyla güney ve efkan orucu uykuya tutturuyorlardi. Serçe de sule gibi son sesle bağırdı.

"Güneeeeeeeeeeeeeeey "

Serçe'nin bağırmasıyla şule ve güneş kıkırdamaya başlamışlardı. Güney sinirle odasından çıkarak salona geldi.

"Ne var ya ne var bir uyutmuyorsunuz insan'ı" dedi sinirle ve koltuga oturdu.

"22 gündür hep uyuyorsunuz ztn güney " dedi serçe ve camları silme'ye devam etti güney onu duysa da umursamadı ne varmış uyuduysa şule efkan'ın hala gelmediğini görünce son sesle bağırdı.

"Efkaaaaaaaaaaan"

Efkan şule'nin sesiyle apar topar odasından çıkarak hızlıca merdivenleri iniyordu  ama son on basamakta ayağı takılınca  yuvarlanarak inmek zorunda kaldı  güneş,şule ve serçe onun bu hâline kahkaha atarken güney gözlerini devirmişti. Bu çocuk herzaman sakar olacak diye geçirdi içinden  efkan yerden kalkarak şule'ye baktı.

"Ya kızım kaç kere söyleyeceğim ben sana ben uyurken bağırma diye sana birsey oldu korkusuyla uyanıyorum " dedi ve güney'in yanına oturdu. Şule ve serçe efkan'a göz devirselerde temizliğe devam ediyorlardı. Güney başını televizyondan serçe'ye çevirdi.

"Annem ve babam nerede?" Dedi. Serçe  güney'e kısa bir an bakıp camları silmeye devam ederken yanıtladı onu

"Biraz dolaşmak için dışarı çıktılar " dedi. Güney başını  tamam anlamında sallayıp tekrar televizyona döndüğünde  zil çaldı. Güneş ayağa kalkıp kapıya giderken diğerlerine seslendi.

"Ben bakarım " dedi. Şule ve serçe kapıya giden güneşe bakıp aynı anda konuştular.

"Zahmet olmazsa " dediler güneş onlara sadece dil çıkartarak kapıya gitti. Kapıyı açtığında kimse yoktu etrafına baksada kimseyi görememişti tam  kapı'yı kapatacaktı ki bir bebek ağlama sesiyle yere  doğru baktı.

Güney  güneş'in bir türlü gelmediğini görünce  kapıya doğru bakarak 

"Güneş kim geldi " diye bağırdı.

Güneş elinde bir sepetle içeri girince bakışlar güneş'e döndü. 

"Oda ne ?" Diye sordu efkan merakla

"İçinde ne var  ?" Diye sordu Şule

Güneş sepetle beraber  koltuğa oturup içindekini çıkarınca dördünün de şaşkın bakışlarıyla ağızlarından

"Bebek " sözü çıktı. Güneş bir kucağında ki bebeğe birde ona bakanlara baktı.

"Biri kapıya koyup gitmiş " dedi.
Serçe güneş'in yanına gelip sepete baktığında bir not olduğunu gördü.

"Burada bir not var " dedi ve notu eline alarak okumaya başladı.

"Şimdiye kadar baktığım yeter birazda oğluna sen bak güney aftan oğlu'nun adı emir efe "

Serçe notu okur okumaz güney'e baktı. Güney ise şaşkınca güneş'in kucağında ki oğlan çocuğuna bakıyordu.

"Bu ne demek oluyor güney " dedi serçe güney bakışlarını bebekten serçe'ye çevirdi.

"Bilmiyorum " dedi. Serçe sinirle

"Nasıl bilmiyorsun ya bu çocuk seninmiş güney senin annesi kim"diye bağırdı. Güney hızla ayağa kalkarak konuşmaya başladı.

"Serçe bu çocuk benim değil inan bana değil " dedi.  Bu bebek onun değildi olamazdı.

Serçe elinde ki notu sinirle güney'e fırlattı.

"Notu tekrar oku güney bu çocugun senin çocuğun olduğu yazıyor annesi kim bilmiyorum ama senin yattığın herhangi bir kız olduğu kesin "dedi ve salondan  hızla çıkarak  odasına girdi. Güney ne kadar arkasından bağırsada serçe'nin tek cümlesi

"Yüzünü bile görmek istemiyorum güney aftan "  oldu...

Yb. Geldi kısa oldu ama bir sonraki bölüm uzun olacak sizce bu çocuk gerçekten güneyin mi? Oy ve yorumlarınızı bekliyorum...

ADI:SERÇE  (MAFYANIN TUTSAĞI) TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin