Bir anda kaldırımla öpüşürken bulmuştum kendimi. Otobüsten bir gün doğru düzgün insem kendimi öldüreceğim.
Çenemi ovarak okula doğru geldim.
"Amanin o neydi gız? Bu ne hal Aşkın?"
Banka oturup çantayı yanıma koydum.
"Otobüsten inerken düştüm yine Sülo."
Önüme çöktü.
"Caminin önünde dilencilik yapıp sana helikopter alacağım en sonunda. Neydi bu çektiğin kardeşim senin ya!"
Oflayıp arkama yaslandım. Kafamı döndürdüğümde yine keyfim kaçmıştı.
"Bu gevşek yine bana bakıyor ya!"
Sülo baktığım yere baktı."Döv de döveyim kanka. Benimde sinirimi bozmaya başladı."
"Ya bırak şunu Allah'ından bulsun."
Ayaklanıp Sülonun koluna girdim. Birlikte sınıfa geçtik. Bugün nasıl olduysa erken gelmiştim. Süloyu kız arkadaşı aradığında yanımdan ayrılıp gitti. Bende önümde oturan Sema'yı konuşturmaya çalışıyordum.İnsan konuşmadan nasıl durabilir anlamıyorum. Bir kelime bile etmiyor ya. Yanıma sinirli birinin oturmasıyla yere düştüm.
"Oha Aşkın iyi misin lan? Pardon."
Yerden kalkmaya çalışırken sinirli sinirli Süloya bakıyordum.
"Ey saçına başına kaşına gözüne kurban olduğum o nasıl bir göttür sırayı götürdü beni de düşürdü."
"Kanka kusura bakma ya birşeyin var mı?"
Az önce konuşturamadığım kız şimdi hönkürerek gülüyordu. Allah'ım sonunda GÜLDÜREBİLDİM.
"Yok birşeyim de sana noldu.?"
"Ya Gökçe gelmiş diyor ki benle fazla ilgilenmiyorsun Semih hep sürekli Aşkın'ın yanındasın. Benimle ilgilen."
"Kız haklı oğlum ilgilensene sevgilinle azıcık. Biz zaten saniye başı görüşüyoruz."
"Kanka öyle de bunalmaya başladım ben de. Sürekli bir garip gurip tavırlar. Yanında erkek görüyorum hep. Anlamadım kız arkadaşı yoktur sanki. Erkeklerin koluna giriyor. Hepsinin ağzına sıçıyorum. Bir gün ordu halinde hepsi gelip silicekler beni en sonunda."
"En iyisini sen bilirsin be Sülom. Hayırlısı olsun diyelim. Ama eğer ki artık birşeyler olmuyorsa ayrılırsın. Kendini yıpratman doğru değil."
"Galiba yoruldum ben Aşkın."birden yüzünü küçük bir çocuk gibi astı. Yapma oğlum ya kıyamıyorum. Birden sarılınca sanki ihtiyacı varmış gibi sımsıkı tutundu. Bazen ben onun annesi gibiydim. Bazen o benim babam gibiydi. Saçlarını karşıtırıp öptüm.
"Üzülme dayanamam. Sana kurşun döktürelim bu böyle olmaz. Nazar var nazar."
"Diyorsun."
"Dedim bile."diyip ikimiz birlikte gülmeye başladık.
Hoca geldiğinde derse başladık. Bir ara Sülo'nun defteri düşünceli şekilde karaladığını gördüm. Kalemi elinden alıp tahtadakileri deftere geçirdim. Pamuk şekerini elinden almışım gibi bana baktı.
Kağıt yırtıp 'Teneffüste konuş kızla. Ve kalbini dinle yafrım.'yazıp uzattım. Bana kafa sallayıp zil çaldığında hemen gitti.
"Kızlar ne olmuş biliyor musunuz?"diye yanımıza geldi Aysel. Aha DEDİKODU!
Bunun adı Aysel. Mahallede oturup çekirdek çıtlayan dedikoducu teyzeler gibi ismi var. Ve ismini gayet iyi taşıyor. Okulda laf getir götür işine bakar aynı zamanda bir numaralı elemanımdır."Ne oldu kız Aysel?"biraz daha yaklaştık birbirimize kimse duymasın diye.
"Bu 12/A da yokmu Fatih hani Yürek olanından.."
"Eeee??? Hadi Aysel ya. O ses Türkiye gibisin 1 saniye dedikodu 1 saat reklam arası."
"Aman ne bileyim Aşkın ben. Dinle dinle bu var yaaaa gitmiş babasının arabasını sen çal. Git direğe çarp okula getirip arka bahçeye parket. Şuan ortalık inliyor inliyor. Babasi geldi. Sıçıyor ağzına yeminle."
"Bu muydu? Yani bu muydu? Bize ne millet nereye sıçarsa sıçsın. Bu bizi hiç alakadar etmez Aysel daha orcinal şeyler bul"
Elini tamam anlamında sallayıp koşarak gitti. Sülo yanıma gelip oturunca derin bir oh çekti.
"Ne yaptın?"
"Gerekeni."
"O ne dedi?"
"Sevmiyormuş zaten beni göt. Birde beni aldatmış." Ne! Şaka gibi. Birden Semih bana bakarak donup kaldı.
"Hasiktir beni aldattı!"
"Yoyoyoyoyo boşver Sülo boşver."bacaklarımı önüne atıp gitmemesini sağladım. Siniri yatıştıktan sonra kafayı koyup yattı.
*******
"Hazır mısın Sülo döküyorum."
Şuan güne gelmiştik. Ve Sülo'ya kurşun döküyorduk."Hazırım kanka dök!"diye bağırdı.
"Ne bağırıyorsun oğlum sakin ol."
"Ne bileyim kanka heyecan yaptım."
Haydi bismillah! Dökünce cosss diye ses gelmişti.
"Yandığmmm yandım anam!! Ha yok yok yanmamışım tamam."
Bütün teyzeler toplanıp kurşuna bakıyorduk."Abooo oğlum sende fena nazar varmış ha. Kurşun yeminle yamulmuş yavrum."
"Demeeeee teyzeee. Hep o şıllık verdi bana nazar demi. Kim olduğu yazıyor mu?"
Teyze çarşafın altında ki Sülo'ya eğildi.
"Yavrum kahve falımı bu tövbe yarabbim."
Kurşunu eğip Süloya gösterdim.
"Kız Sülom bak kurşuna nasıl olmuş. Az kala kalkıp bizi vurucakti diyim sana." Sülo görünce başka birşey görmüş gibi baktı."Tamam çek kanka çek. Bana birşeyler oluyor." Elimdekini teyzeleri verip günden çıktık.
Yolda yavaşça yürümeye başladık. İkimizde sıcaktan soğuğa geçince sarhoş gibi olmuştuk.
NE YANİ BURADA BİTMEZ Mİ BİR YAZI. BİTER TABİ. KEYFİMİN KAHYASI BİLİR KAHYASI...