Jungkook odasının camından yüzüne vuran güneşe lanet ederek yattığı yatağından doğruldu. Zaten kendisi, sırf uyandığı zaman yüzüne çarpan şu güneşten dolayı yaz aylarından nefret ediyordu.
Yüzünü yıkayıp tamamen ayıldıktan sonra polis üniformasını giyip karakola gitmek için yola çıktı.
Yüksek binaları inceleyerek karakola vardığında, içeride herkesin büyük bir telaş içinde olduğunu fark etti ve tek kaşını kaldırdı:
Jungkook'un ağzından:
"sorun nedir millet?sabah sabah ne bu telaş??" en yakın arkadaşım olan Suga yanıma geldi:
"mavi gölge geri döndü!"
"mavi gölge...mi...?" gözlerim yavaş yavaş yuvalarından fırlayacak gibi açılırken ellerim geçmişte olanları hatırlayarak sinirle titriyordu.yanımdaki masada duran telsizi alarak yolda devriye gezen gruba seslendim:
"mavi gölge dışarıda! Tekrar ediyorum mavi gölge dışarıda! BULUN ONU BANA!!" sesim karakolda bayağı bir yankı yapmış olmalı ki, karakolun öbür ucundaki odada olan Tae yanıma gelip kolumu nazikçe tuttu:
"sakin olun efendim"
"BANA SAKİN OLUN FALAN DEME!!O DIŞARIDA KIÇINI SALLAYA SALLAYA YÜRÜDÜĞÜ SÜRECE İNSANLARIN CANI TEHLİKEDE!!"
"... Evet ama.. Şuanda bağırmanızın dışardaki insanlara hiçbir faydası yok" susmayı daha fazla sürdüremeyen Suga'da konuşmaya dahil oldu:
"taehyung haklı.. Şuanda bizimde yola çıkıp onu aramamız gerekiyor.. Ne kadar bulamayacak olsakta.." sinirle elimi masaya vurdum:
"bulamamak diye birşey yok!!! O şerefsiz bugün ölecek!!!" Tae ve birkaç adamla birlikte sokaklara dağıldık. Ben evimin bulunduğu 5. Bloğa gittim. Tanrım... İnsanlar bu havalarda türlü eğlencelerle ruhlarını tazelerken... Ben bu boktan adamlar yüzünden her gün 1 sene daha erken yaşlanıyordum..
5. Bloktaki ara sokağa girip oradaki çöp kutusuna tekme attım:
"burası tam onluk bir yer ha?" arkamda bir çift ayak sesi işittiğimde arkama döndüm. Aklıma yine geçmişteki olaylar gelince sinirle sırıtmadan kendimi alıkoyamadım:
"hooo?? Bizim mavi gölge, siyah gölge olmuş" dediğimde, eskiden mavi olan ama şuanda siyah renginde olan saçlarını eliyle geriye attı:
"bende tekrar karşılaştığımıza çok sevindim jungkook ^^"
"yarak yemiş orospu gibi gülme lan" elime silahımı aldığımda bir anda dibimde bitti ve silahı elimden alıp boynuma dayadı:
"geldiğim gibi beni yoruyorsun jungkook... Ne sıkıcısın ama..." ben ondan kurtulmaya çalışırken o silahı boğazıma daha çok dayadı:
"şimdi uslu bir çocuk ol ve seni bıraktığımda bana birşey yapmayacağına söz ver~"
"cehennemin dibine git Jimin!!"
//////////
İvitt..bölümün sonuna geldik.. Tabii ki 2. Bölüm biraz daha uzun olacak.. Yani umarım '•. •'
Neyse.bu arada seme jimin *ibne gülüş*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my dear mafia (jikook)
Fanfiction"bir erkek uyuyan güzele nasıl bu kadar benzeyebilir..?" ...
