Güneş'ten
Sabah erkenden kalkıp alışverişe gidecekmişiz. Ama benim erken kalkmam için uyumam uyumak için de kafamın rahat olması gerekir. Ama kafamdaki bu kırk tilki buna izin vermiyor. Düşündürdüklerim anlamsız şeyler.Daha doğrusu Demir. Çok güzel bakıyordu ,gülüyordu,öpüyordu.Peki güzel seviyor muydu? Aman zaten başka birine aşıkmış. Aman kıza yazık Acaba güzel mi? Ay bana ne be!!!!Güneş uyu uyu uyu uyu...
Sabah
Yüksek uyıma çabalarım sayesinde uyumayı başardım.Sabah erken kalkıp kahvaltı ettim. Odama gittim .Saçlarımı yaptım üstüme straplez kot bir tulum altına mavi topuklu sandelet giydim.Neden bu kadar özen gösterdiğimi anlamadım ama ...Kendime bakmak istiyor olamaz mıyım????
-Güneş hadi kızım Demir Ağa geldi.
-Geldim!!!!
Şeytan diyor aşağı inme iki saat beklet şunu ama o kadar da cesur değilim. Biraz ağırdan alarak aşağı iniyorum.Tanrım bu kadar yakışıklı olmak zorunda mı???Tanrı özene bözene yaratmış tü tü tü tü...Tövbe tövbe. Rüzgar 'ın da kendine göre bir cazibesi vardı ama ...Demir sanki o farklı . Rüzgar demişken offf Rüzgar ayrılığımız ne bileyim sanki hiç acı çekmedim .İki medeni insan gibi derler ya aynen öyle. Ağlamadım.
Demir aşağıda duvara dayanmış siyah gömleği altında siyah pantolonu ve kravatıyla o kadar yakışıklıydı ki. O da bana bakıyor etkilenmiş gibi. Yanına yaklaştım.
-Günaydın Demir Ağam.
-Günaydın Güneş.
-Çok bekletmedim değil mi?
-Hayır .Ama evlendikten sonra bütün bu kıyafetleri yakmak gerek.
-Sebep?
-çünkü şu an bile gözlerimi kamaştırıyorsun.Sen benimsin.Benden başkası sana bakamaz.
-Evliliğimizin hiçbir gerçek tarafı olmayacağı için bir ben senin değilim iki sen buna karışamazsın üç kıyafetlerimi asla ama asla yaktırmam.
-Bir evliliğimizin gerçek tarafı olmayacağını söyleyen kişi seni fena kandırmış iki bu kıyafetleri istersen benim yanımda giyebilirsin üç gerekirse seni böyle görmemeleri için dünyayı yakarım şimdi düş önüme güzelim iki gün sonra evleniyoruz.
-Neeee!!!Vu kadar çabuk mu?
-Aynen prenses hadi çabuk.
İtekleye itekleye arabaya bindik. Yolun çok uzun olduğunu düşünmüyorum ama.
Yaklaşık on beş dakikadır yoldayız . Bir araba önümüzü kesiyor.Demir önce bana bakıyor.
-Sakın arabadan çıkma ben orada ölsem bile arabadan çıkma .Ve unutma o kadın sensin...
-Ne ne kadını ne oluyor Demir
Demir'den
Bir haftadır hiçbir kadın girmedi hayatıma birkere gündelik ilişki yaşadığım Zehra'nın yanına gittim güzelce cilve yaptı yanıma soyunup dans ederek geldi ama ben dondum kaldım nereye baksam Güneş'ten birşeyler görüyordum. Ona aşık oldum. Bunun başka açıklaması yok.Kızı orada bırakıp gittim.Aklımda Güneş'ten başkası yoktu. Onun gibi duru sade hiçbir kadın görmemiştim. Olduğu gibi dobra .
Sabah erkenden kalkıp siyah takımımı giydim .Güneşe güzel görünmek için çaba sarfettim.Kapının önünde onu görünce deliye döndüm. Üstüne giydiği tulum çok hoşuma gitti. Ama çıplaktı neredeyse. Üstü askısız olduğu için göğüsleri meydandaydı.Ben bile üzerine atlayacak duruödayken elin adamları ona ne gözle bakardı soyup soğana çevirirdi sevdiğim kadını.Onu adam gibi uyardım .Daha sonra yola çıktık.
Yaklaşık on beş dakikadır yol alıyorduk ki önümüzü bir araba kesti. Tanımıştım Haşmet Ağa ydı bu.Daha ilk günden itibaren Güneş'i isteyen adi pislik. Güneşe arabadan çıkmamasını söyledim çok tehlikeliydi çünkü. Güneş uysalca başını salladı.Ve:
-Tamam .Ne olur kendine dikkat et ne olur .
Dedikleri sanki beni önemsiyor gibiydi. Sevdiğim kadın bana öyle güzel bakmıştı ki artık Haşmet Ağa ne yapsa razıyım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK
RomanceAşkın doruğunu yaşadığını sanan bir genç kız ... Aşkın sonsuz büyüsüne kapıldığını düşünen bir genç adam ...Ve onların kesişen sonsuz aşk hikayeleri...