ManyAK Kedi

Veteriner

Ricip: Çarpılmış için ekip arbalarından birini çağırdık ve onu bindirdik. Yaralıydı ama mermi omzunu iyi sıyırmıştı. Kan kaybediyordu. O benim en iyi dostumdu... Ölmeyecekti... Hayır, hayır bu imkansızdı. Sonra biiip diye bir ses geldi... Çok korkmuştum... Meğer arabadan geliormuş. Şoför'ün ağzına tam anlamıyla sıçtım ve ben direksiyona geçtim. Gaza basıyordum... Ekip arabamız veteriner duvarına daldı... Mihmit ve Vanlı hafif yaralıydı, Çarpılmış'ın kanaması artmıştı. Kırık delikten girmiştik. Her yerden sakinleştirici oklar geçiyordu. Bir anda göğsüme ve bacağıma üçer ok saplandı... Bulanık görüyordum... Ama yoluma devam ediyordum. Ekipler telsizden haberi duymuşlardı. Çarpılmış'ı kedi bölümüne soktum. Dışarıda destansı bir çatışma vardı. Bizimkiler ve hayvan kontrol... Bayılmadan önce sonra son gördüklerim Vanlı'nın elindeki votka'yı yere döküşü ve kibriti araba lastiğinde çakmasıydı...

Mihmit:Ben molozlardan kalktım ve  döner bıçağımı bir hayvan kontolcüye attım. Ricip bayılmıştı ama onu ve Çarpılmış' ı küçük bir köpek sürükledi ve içeri aldı. Bir anda dev bir patlama oldu ve Vanlı geriye savruldu tüm hayvan kontrol arabaları patladı ya da savruldu. Vanlı ve ben usta kırık şişe ve bıçak atışlarıyla kalanları etkisizleştirdik. Vanlı sarhoş ve atarlıydı ama korkmuyordu. Ortalık dinmişti ama herkes Çarpılmış'ın kurtulmasını istiyordu. Hemen ameliyata aldılar ama kurtulma ihtimali düşük dediler...  Ricip ile o ufak dişi köpek ilgileniyordu. Lakabı Sert Şeker idi. Çünkü korkusuz ve tatlı ufak bir köpekti. Annen baban var mı dedik .Siyah küçük yavru bize annesi'nin gangsterler tarafında Ankara'da öldürüldüğünü söyleyip burada yatan babası'na kaçtığını söyledi. Annem üveydi babam burada sizin çetede sanırım dedi. Ama o siyah yavru tanıdıktı.Korkarak anne'nin adı ne diye sorduk. Verdiği cevap herkesi şoke etmişti. Çarpılmış anesteziden bir anda çıktı ve köpeğin gözlerine baktı...

Şeker'in cevabı " Akfatma" idi...