Feribot

102 6 0
                                    

Bazı erleri yolculuğun ne kadar süreceğini öğrenmeleri için yolladım. 4 gün dediler. Sinirlenmiştim ama yapacak bir şey yoktu. Hem her ekip için bir kamara vardı. Yani tek yapmamız gereken yolculuk boyunca yan gelip yatmaktı. İlk gün çok güzeldi. Çok iyi dinlenmiştik. Deniz Ricip'i tutuyordu ama dayanıyordu. Ama 2. günün gecesi dev bir fırtına çıktı. Dışarı çıkmamaya özen gösteriyorduk ama bazen cidden gerekiyordu. Dışarıdan ekibime balık getirmeye gittim. Balıklarla içeri girerken bir kedi silüeti gördüm... O anda üstüme birşey geldi ve beni boğazlamaya başladı. Onu pençeledim ve Ricip'i çağırmak için ıslık çaldım. Diğerleri ile beraber içeri girdi. Ricip kediyi ısırıp attı, Şeker ise onu bayılttı. Onu bağlayıp arabalardan birine attık. Ertesi gün araçları indirdik ve o kedinin olduğu araca girdik. Bize nereden geldiğini söylemesini istedik. Bize bir elçi olduğunu Sinop'ta benim için bir tuzak olduğunu söyledi. Doğrudan konvoyun başına gittim ve yönümüz değişiyor dedim. Onlar da bunun imkanı olmadığını yeterli yakıtımız olmadığını söyledi. Sonra ekibimi,beni ve o kediyi gözcülük için helikoptere bindirilebileceğimizi söyledi. Biz kabul ettik. Helikopteri Ricip sürüyordu. Kediye ismini sorduk ve bize cevap vermedi. Vanlı üstüne votka döktü, çakmağı yaktı ve üstüne bırakıp o kediyi tekmeledi. Bence haklıydı da. Aramızda tanımadığımız birine gerek yoktu.

ManyAK  KediHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin